Gabin - Kat Karşılğı İnşaat Sözleşmesi - Yargıtay 15. Hukuk Dairesi 2006/4666 Esas 2007/5275 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
15. Hukuk Dairesi
Esas No: 2006/4666
Karar No: 2007/5275
Karar Tarihi: 12.09.2007

Gabin - Kat Karşılğı İnşaat Sözleşmesi - Yargıtay 15. Hukuk Dairesi 2006/4666 Esas 2007/5275 Karar Sayılı İlamı

     Özet:

Ankara Altındağ'da bir inşaat işi için kat karşılığı sözleşme yapılmıştır. Sözleşmede belirtilmeyen bir tarihte kottan daire yapma imkânı ortaya çıkmış ve ek sözleşme ile bu dairelerin yükleniciye kalacağı belirtilmiştir. Davacı, bu anlaşmanın hata, hile veya gabin nedeniyle geçerli olmadığını iddia ederek, kottan elde edilen dairelerin tapu kayıtlarının iptali ve kendisi adına tescil edilmesi istemiyle davada bulunmuştur. Mahkeme, delilleri dikkate alarak davayı reddetmiştir. Ancak Yargıtay, sözleşmenin paylaşımında denge kurulamadığını ve ek sözleşmedeki maddeyi iptal etmiştir. Bu nedenle karar bozulmuştur.
Kanun Maddeleri: Borçlar Kanunu Madde 21, Borçlar Kanunu Madde 31, Borçlar Kanunu Madde 21/Son.

 

 

15. Hukuk Dairesi 2006/4666 E., 2007/5275 K.

15. Hukuk Dairesi 2006/4666 E., 2007/5275 K.

  • GABİN
  • KAT KARŞILĞI İNŞAAT SÖZLEŞMESİ

 

  • 818 S. BORÇLAR KANUNU [ Madde 21 ]

"İçtihat Metni"

Mahalli mahkemece verilen hükmün temyizen tetkiki davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dosyadaki kağıtlar okundu, gereği konuşulup düşünüldü:

Taraflar arasında Ankara Altındağ K... Mahallesi 22680 ada 10 parselde inşaat yapılması konusunda 08.05.2001 tarihinde noterde düzenleme şeklinde kat karşılığı inşaat sözleşmesi imzalanmıştır. Bu sözleşmenin bağımsız bölümlerin paylaşımları ile ilgili maddesinde "İmar müsaade ettiği takdirde kottan çıkacak bölüm ve dairelerin yükleniciye ait olacağı" açıklanmıştır. Daha sonra kottan daire yapımı imkanı doğmuş ve sözleşmeye ek olarak noterde düzenlenen 08.09.2003 günlü sözleşmeyle kottan elde edilen bölümlerin davalı yükleniciye bırakılacağı hususu düzenlenmiştir.

Eldeki davada bu anlaşmanın hata, hile, gabin iddiasıyla geçerli olmadığı ileri sürülerek kottan elde edilen dairelerin 14 ve 17 nolu bağımsız bölümlerin tapu kayıtlarının iptali ile davacı adına tescili istenmiştir.

Mahkemece, toplanan delillere, sözleşmelere göre sabit olmayan davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekilince temyiz edilmiştir.

Yanlar arasındaki ilk sözleşmede inşaatın bölüşümü %37,5 arsa sahibine, %62/5 de yükleniciye isabet edecek tarzda kararlaştırılmış, kottan yapım imkanı doğduğu takdirde ise, bu bölümlerin yükleniciye kalacağı açıklanmıştır. Bu sözleşmenin imzalandığı tarih itibariyle kottan inşaat yapımı imkanı mevcut olduğu halde bu hususa sözleşmede yer verilmemiştir. Ayrıca kottan kaç daire yapma imkanı olduğu da belirtilmemiştir. Bu tarih itibariyle BK"nın 31. ve 2l/son maddesindeki bir yıllık sükutu hak süresi dolmuş ise de, inşaatta kaç dairenin fazladan yapıldığı fiilen 08.09.2003 tarihinde yapılan sözleşme ile ortaya çıktığından, 08.09.2004"de açılan davanın süresinde bulunduğu kabul edilmelidir.

Dava konusu olayda, hataya düşürüldüğünü ileri süren ve gabine dayanan davacı, dosyada mevcut nüfus kayıtlarına göre 01.01.1931 doğumlu bir kadın olup, okur yazar olmadığı da noterde yapılan tespitlerden anlaşılmaktadır. Bu haliyle inşaat yapım işlerinde tecrübesiz bulunduğu tartışmasızdır. Tecrübesizlik BK"nın 21. maddesinde de belirtildiği üzere, gabinin sübjektif unsurlarındandır. Gabinin değer şartı ise, karşılıklı edimler arasında açık nispetsizlik bulunmasıdır. Olayda sözleşme dışında elde edilen dairelerin adedi gözetildiğinde açık oransızlığın bulunduğu da ortadadır. Böyle bir paylaşımın hoşgörü sınırlarını aştığı, edimler arasında denge kurulamadığı anlaşılmaktadır. Bu durumda paylaşıma ilişkin ek sözleşmenin kottan kazanılan dairelerle ilgili maddesinin iptali gereklidir.

O halde mahkemece yapılacak iş, sözleşme dışında kottan kazanılan dairelerin sözleşmeyle kararlaştırılan %37,5, %62,5 paylaşım oranı gözetilerek yanlar arasında paylaştırılması ve davanın buna göre çözümünden ibarettir.

Mahkemece delillerin takdirinde hataya düşülerek davanın reddi doğru olmadığından kararın bozulması gerekmiştir.

Sonuç: Yukarıda açıklanan nedenlerle temyiz itirazlarının kabulüyle kararın davacı Nafiz yararına (BOZULMASINA), ödediği temyiz peşin harcının istek halinde temyiz eden davacıya geri verilmesine, 12.09.2007 gününde oybirliğiyle karar verildi.
 

 

 

Hemen Ara