Cezai Şart - Seçimlik Hak - Temerrüt - Yargıtay 15. Hukuk Dairesi 2006/4710 Esas 2007/5271 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
15. Hukuk Dairesi
Esas No: 2006/4710
Karar No: 2007/5271
Karar Tarihi: 12.09.2007

Cezai Şart - Seçimlik Hak - Temerrüt - Yargıtay 15. Hukuk Dairesi 2006/4710 Esas 2007/5271 Karar Sayılı İlamı

     Özet:

Dava, bir lavaş ekmeği imalatı ve teslimi sözleşmesinin cezai şart hükümlerine ilişkindir. Taraflar arasında yapılan sözleşmede ceza koşulu seçimliktir ve Borçlar Kanunu'nun 158/1. maddesi gereğince geçerlidir. Davalı, ilk yarı dönem için borçlarını yerine getirmediğinden dolayı, sözleşmedeki ceza koşulunu kullanarak dava açmıştır. Ancak, ikinci dönem için yüklenici tarafından tek taraflı fiyat artışı yapılmıştır ve davalı bu kısmi fesih hakkını kullanmıştır. Bu sebeple, davacı geri kalan ikinci kısım ile ilgili ceza koşulu isteyemez. Mahkeme, davalının temyiz itirazlarını kabul etmiştir.
Kanun Maddeleri:
- Borçlar Kanunu'nun 158/1. maddesi
- Borçlar Kanunu'nun 364/2. maddesi

 

 

15. Hukuk Dairesi 2006/4710 E., 2007/5271 K.

15. Hukuk Dairesi 2006/4710 E., 2007/5271 K.

  • CEZAİ ŞART
  • SEÇİMLİK HAK
  • TEMERRÜT

 

  • 818 S. BORÇLAR KANUNU [ Madde 364 ]

"İçtihat Metni"

Mahalli mahkemece verilen hükmün temyizen tetkiki davalı tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dosyadaki kağıtlar okundu, gereği konuşulup düşünüldü:

Yanlar arasında yapılan ve kapsamının doğruluğu yanlarca kabul edilen lavaş ekmeği imalatı ve davalıya teslimi hakkındaki adi yazılı sözleşme hükümlerine göre; 01.09.2003 ila 31.05.2004 tarihleri arasındaki (34) haftalık süre içinde ve her hafta sekizbin adet olmak üzere lavaş ekmeğini üreterek davalı iş sahibine teslim etmeyi davacı yüklenici; adedine KDV hariç (157.000) TL ödemeyi de iş sahibi davalı yüklenmişlerdir.

Sözleşmenin cezai hükümler bölümünde "...yükümlülüklerini yerine getirmeyen taraf, diğer tarafa her hafta için sekizbin malın toplam bedelinin (KDV hariç) yarısı kadar tazminat ödemeyi kabul ederler../" içerikli ceza koşulu yer almaktadır. Yanlarca kararlaştırılan bu ceza koşulu, Borçlar Kanunu"nun 158/1. maddesi gereğince "seçimlik" ceza koşuludur. Nitekim, davacı, ilk yarı için teslim alınmayan 84.000 adet lavaş ekmeğinin davalı tarafından teslim alınmaması sebebiyle, davalıya tebliğ edilemeyen 15.01.2004 tarihli ihtarında da açıklandığı üzere, sözlü olarak (13.239.000.000) TL ceza koşulunun ödenmesini davalıdan istemiş; davalı ise, 12.01.2004 tarihli ihtarıyla talebini kabul etmediğini, ancak "makul miktardaki tazminatı" ödeyebileceğini davacıya bildirmiştir.

Haftada 8000 adetlik partiler halinde davalıya mal teslim edileceği ve mal bedelinin ise teslimatta davalı tarafından davacıya peşin olarak ödeneceği sözleşmede kararlaştırılmıştır. Sözleşmedeki bu koşullar iş sahibinin "bedel ödeme" borcunu düzenleyen Borçlar Kanunu"nun 364/2. maddesi hükmüne uygundur. Buna göre, yüklenicinin teslim; iş sahibinin ücret ödeme borçlarının bölümsel edimler halinde ifa olunacağı taraflarca kabul edilmiştir. Dava dosyası kapsamındaki deliller değerlendirildiğinde, ilk yarı dönem için 84.000 adet ekmeği davalının teslim almamasını haklı gösteren hukuksal bir sebebin bulunmadığı anlaşılmaktadır. Davalının temerrüdü sonucu davacı, seçimlik hakkını kullanarak, (13.239.000.000) TL tutarındaki ceza koşulunu isteyebilir.

Ancak, iş bedeli sözleşme ile "götürü" olarak kararlaştırıldığı halde, yüklenici davacı ikinci dönem için iş bedeline %20 fiyat artışı uygulanacağını davalıya bildirmiştir. Oysa, taraflarca sözleşme koşulları tek yanlı olarak değiştirilemez. Aksi halde, bu yöndeki bildirimi kabul etmeyen diğer tarafın sözleşmeden dönme hakkı doğar. Bu sebeple de, davalı, sözleşmenin henüz yerine getirilmemiş olan ikinci bölümünü feshetmek hakkına sahip olduğundan ve davalı da bu kısmi fesih hakkını kullanmış bulunduğundan, davacı geri kalan ikinci kısım ile ilgili ceza koşulu isteyemez.

Sonuçta, yukarıda özetle açıklanan hukuksal sebeple; mahkemece, (13.239.000.000) TL ceza koşulunun davalıdan tahsiline ve fazlaya ilişkin istemin reddine karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde (26.040,00) YTL"nin tahsiline karar verilmesi doğru olmamış ve kararın bozulması gerekmiştir.

Sonuç: Yukarıda açıklanan sebeple davalının temyiz itirazlarının kabulüne ve kararın davalı yararına (BOZULMASINA), ödediği temyiz peşin harcının istek halinde temyiz eden davalıya geri verilmesine, 12.09.2007 gününde oybirliğiyle karar verildi.
 

 

 

Hemen Ara