Esas No: 2021/5977
Karar No: 2022/6507
Karar Tarihi: 22.06.2022
Yargıtay 9. Ceza Dairesi 2021/5977 Esas 2022/6507 Karar Sayılı İlamı
9. Ceza Dairesi 2021/5977 E. , 2022/6507 K.Özet:
Sanığın işlediği cinsel taciz suçu sebebiyle mahkumiyet hükmü verilmiştir. Ancak, kanuni düzenlemelerde yapılan değişiklikler sonucu sanığın hukuki durumunun yeniden değerlendirilmesi gerektiği belirtilmiştir. Ayrıca, hükümde teknik bir eksiklik olduğu ve infaz yetkisini kısıtlayacak şekilde para cezasının ödenmemesi halinde kalan cezanın hapse çevrilmesine karar verilmesi gerektiği ifade edilmiştir. Karara göre, zincirleme suç için artırım yaparken TCK'nın 43/1. maddesinin kullanılması gerektiği hükmü de yer almaktadır.
Kanun Maddeleri:
- 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu'nun 251. maddesi
- 7188 sayılı Kanun'un geçici 5. maddesinin 1/c bendi
- 5237 sayılı TCK'nın 43/1. maddesi
- 5275 sayılı Kanun'un 106/3. maddesi
- 5320 sayılı Kanun'un 8/1. maddesi
- 1412 sayılı CMUK'nın 321. maddesi
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Cinsel taciz
HÜKÜM : Mahkumiyet
İlk derece mahkemesince verilen hüküm temyiz edilmekle başvurunun muhtevası ve inceleme tarihine kadar getirilen kanuni düzenlemeler nazara alınarak dosya tetkik edildi, gereği görüşüldü:
Sanığın işlediği kabul edilen cinsel taciz suçunun üst sınırının iki yıl veya daha az süreli hapis cezasını gerektirmesi ve mahkemece mahkumiyet hükmü kurulmasının ardından 17.10.2019 tarihinde yürürlüğe giren 7188 sayılı Kanunla yeniden düzenlenen 5271 sayılı CMK’nın 251. maddesindeki basit yargılama usulüne dair kanuni düzenlemeden sonra 7188 sayılı Kanunun geçici 5. maddesinin 1/c bendine yönelik olarak 19.08.2020 günlü, 31218 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren Anayasa Mahkemesinin 25.06.2020 tarih ve 2020/16 Esas-2020/33 sayılı Kararı ile 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanununa 7188 sayılı Kanunun 31. maddesiyle eklenen geçici 5. maddesinin (d) bendinde yer alan “kovuşturma evresine geçilmiş” ibaresinin, aynı bentte yer alan “basit yargılama usulü” yönünden Anayasaya aykırı bulunarak iptal edilmesi karşısında, anılan karara istinaden sanığın hukuki durumunun yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
Uygulamaya göre;
Zincirleme suçtan dolayı artırım yapılırken uygulama maddesi olarak 5237 sayılı TCK’nın 43/1. maddesinin gösterilmemesi,
5275 sayılı Kanun'un 106/3. maddesinde yer alan “Hükümlü, tebliğ olunan ödeme emri üzerine belli süre içinde adli para cezasını ödemezse, Cumhuriyet savcısının kararı ile ödenmeyen kısma karşılık gelen gün miktarı hapis cezasına çevrilerek, hükümlünün iki saat çalışması karşılığı bir gün olmak üzere kamuya yararlı bir işte çalıştırılmasına karar verilir....” şeklindeki düzenleme karşısında, hükümde infaz yetkisini kısıtlayacak şekilde para cezasının ödenmemesi halinde kalan cezanın hapse çevrilmesine karar verilmesi,
Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, esası incelenmeyen hükmün 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gözetilerek 1412 sayılı CMUK’nın 321. maddesi gereğince BOZULMASINA, 22.06.2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.