Alacak - Yargıtay 15. Hukuk Dairesi 2010/7061 Esas 2011/942 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
15. Hukuk Dairesi
Esas No: 2010/7061
Karar No: 2011/942
Karar Tarihi: 21.02.2011

Alacak - Yargıtay 15. Hukuk Dairesi 2010/7061 Esas 2011/942 Karar Sayılı İlamı

     Özet:

Davacı, eser sözleşmesinden kaynaklanan alacağın tahsili için icra takibi başlatmış ve davalı tarafından vaki itiraz edilmiştir. Ancak mahkeme, davacının yetkili mahkemede tebligat yapılmasını sağlamak için gerekli yükümlülükleri yerine getirmediği gerekçesiyle davanın açılmamış sayılmasına karar vermiştir. Ancak HUMK'nın 193., 185/I. ve 409. maddeleri incelendiğinde, yetkili mahkemeye başvuru hakkının her iki tarafa da tanınması gerektiği sonucuna varılmaktadır. Bu nedenle, davalının da aynı yükümlülüğü yerine getirmesiyle uyuşmazlığın esasına girilerek karar verilmesi gerektiği belirtilmiştir. Mahkeme kararı, usul ve yasaya aykırı bulunarak bozulmuştur.
Kanun Maddeleri:
-1086 S. Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu'nun (Mülga) 193. maddesi: Tebliğ yapılacak yerde yapılan araştırmalar
-1086 S. Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu'nun (Mülga) 185/I. maddesi: Yetkili mahkemeye başvuru hakkı
-1086 S. Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu'nun (Mülga) 409. maddesi: Tebliğ yapılacak yerde yapılan araştırmalar

 

 

15. Hukuk Dairesi 2010/7061 E., 2011/942 K.

15. Hukuk Dairesi 2010/7061 E., 2011/942 K.

  • ALACAK

 

  • 1086 S. HUKUK USULÜ MUHAKEMELERİ KANUNU(MÜLGA) [ Madde 193 ]

"İçtihat Metni"

Dava, eser sözleşmesinden kaynaklanan alacağın tahsili için başlatılan icra takibine vâki itiraz üzerine itirazın iptâli ve %40 icra inkâr tazminatının tahsili istemiyle açılmış olup, mahkemece davanın açılmamış sayılmasına dair verilen karar davacı vekilince temyiz edilmiştir.

Temyiz incelemesine konu dava, ilkin Küçükçekmece Asliye 2. Hukuk Mahkemesi’nde açılmış iken anılan mahkemece, Fatih Asliye Hukuk Mahkemesi’nin davayı görmeye yetkili olduğundan bahisle yetkisizlik kararı, 14.09.2007 tarihinde kesinleşmiş, yetkisizlik kararının davalı vekiline 07.08.2007’de tebliği üzerine de aynı gün verilen dilekçeyle dosyanın yetkili Fatih Mahkemeleri’ne gönderilmesi talep edilmiştir.

Mahkemece, davacının HUMK’nın 193. maddesi uyarınca yetkili mahkemede tebligat yapılmasını sağlamak için 10 gün içinde müracaatta bulunmadığı için davanın açılmamış sayılmasına karar verildiği anlaşılmaktadır.

Oysa mahkemece yetkisizlik kararı verilmesi üzerine kararın kesinleşmesinden itibaren 10 gün içinde veya daha öncesinde yeniden dilekçe verilmesi veya çağrı kağıdı tebliğ ettirilmesi yetkisi tek başına davacıya verilmiş bir yükümlülük değildir. Davalının da aynı yükümlülüğü yerine getirmek suretiyle davanın sonuca ulaştırılmasını talep etme hakkının ve hukuki yararının bulunduğunu kabul zorunludur. Her ne kadar HUMK’nın 193. maddesi metninden ilk bakışta başvurunun davacı tarafından yapılacağı yönünde bir izlenim uyanmakta ise de bu madde aynı Kanunun 185/I. ve 409. maddeleri ile bir arada incelenip değerlendirildiğinde yetkili mahkemeye başvuru hakkının her iki tarafa da tanınması gerekeceği sonucuna varılmaktadır (Y.1.H.D. 18.08.1997 T., 10627/10627). Nitekim davalı vekili de bu izaha uygun şekilde, yasal süresinde verdiği dilekçesiyle dosyanın yetkili mahkemeye gönderilmesi ve gerekli işlemlerin yapılmasını talep etmiş olduğundan, uyuşmazlığın esasına girilerek bir hüküm vermek gerekirken yazılı şekilde davanın açılmamış sayılmasına karar verilmesi doğru olmamış, usul ve yasaya aykırı kararın bozulması uygun bulunmuştur.

SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle temyiz itirazlarının kabulüyle, temyiz eden davacı yararına BOZULMASINA, ödediği temyiz peşin harcının istek halinde temyiz eden davacıya geri verilmesine, 21.02.2011 gününde oybirliğiyle karar verildi.
 

 

 

Hemen Ara