Esas No: 2010/5154
Karar No: 2011/850
Karar Tarihi: 16.02.2011
Yargıtay 15. Hukuk Dairesi 2010/5154 Esas 2011/850 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
Mahkemesi :Ticaret Mahkemesi
Yukarıda tarih ve numarası yazılı hükmün duruşmalı olarak temyizen tetkiki davalı vekili tarafından istenmiş olmakla duruşma için tayin edilen günde davacı vekili Avukat ... ile davalı vekili Avukat ...geldi. Temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşıldıktan ve hazır bulunan taraflar avukatları dinlendikten sonra eksiklik nedeniyle mahalline iade edilen dosya ikmal edilerek gelmiş olmakla dosyadaki kağıtlar okundu işin gereği konuşulup düşünüldü:
- K A R A R -
Taraflar arasındaki uyuşmazlık davacı yanca hazırlanıp davalıya teslim olunan ...-Bulgurlu projesi için çizilen mimari proje bedelinin tahsili için girişilen icra takibinin davalının itirazı üzerine durması nedeniyle itirazın iptâli, takibin devamı ve %40 icra inkâr tazminatının tahsili istemlerinden kaynaklanmış, mahkemece davanın kabulüne dair verilen karar davalı vekilince temyiz edilmiştir.
Davacı iddiasını 18.06.2004 tarihli teklifin 26.06.2004 tarihli yazıyla kabul edilmesi ve gönderilen faturaya itiraz edilmemesine dayandırmıştır. Davalı şirket ise 26.06.2004 ve 18.01.2005 tarihli yazılarda davalı şirket adına hareket eden ... ve ..."un davalı şirketi temsil ve ilzama yetkili olmadığını belirtmektedir. Mahkemece hükme esas alınan bilirkişi raporunda dava konusu işin mahiyeti ve şirketin iştigal alanı dikkate alındığında belirtilen kişilerin davalı şirketin ticari vekili gibi hareket ettiklerinin kabulü gerektiği görüşüne yer verilmiş ve mahkemece de bu doğrultuda dava kabul edilmiştir. Oysa dosyada mevcut bilgilerden bu kişilerin davalı şirketi temsile yetkili olmadıkları anlaşılmaktadır. Bilirkişiler dosyada mevcut bilgileri dikkate alarak adı geçenleri ticari vekil saymışlardır. Bu durumda mahkemece davalı şirket kayıt ve defterleri üzerinde bilirkişi incelemesi yaptırılarak BK"nın 32 ve devamı maddeleri ile ticari vekil ve mümessile ilişkin
BK"nın 449 ve devamı maddeleri hükümleri uyarınca bu işlemler dışında adı geçenlerin mümessil veya ticari vekil gibi hareket ettiklerine dair işlemleri bulunup bulunmadığı saptanmalı, selahiyetleri olmadığı halde şirket namına yapılan işlere icazet verildiğinin belirlenmesi halinde davanın şimdiki gibi kabulüne karar verilmeli, yaptıkları işlemlere icazet verilmediğinin veya mümessil ya da ticari vekil olmadıklarının anlaşılması halinde ise dava reddedilmelidir.
Mahkemece bu hususlar üzerinde durulmadan eksik inceleme ile davanın kabulüne karar verilmesi doğru olmadığından karar bozulmalıdır.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle kararın temyiz eden davalı yararına BOZULMASINA, 750,00 TL duruşma vekâlet ücretinin davacıdan alınarak Yargıtay duruşmasında vekille temsil edilen davalıya verilmesine, fazla alınan temyiz peşin harcının istek halinde temyiz eden davalıya geri verilmesine, 16.02.2011 gününde oybirliğiyle karar verildi.