Yargıtay 15. Hukuk Dairesi 2010/410 Esas 2011/625 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
15. Hukuk Dairesi
Esas No: 2010/410
Karar No: 2011/625
Karar Tarihi: 08.02.2011

Yargıtay 15. Hukuk Dairesi 2010/410 Esas 2011/625 Karar Sayılı İlamı

15. Hukuk Dairesi         2010/410 E.  ,  2011/625 K.

    "İçtihat Metni"

    Mahkemesi :Ticaret Mahkemesi

    Yukarıda tarih ve numarası yazılı hükmün temyizen tetkiki davalı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü:

    - K A R A R -


    Dava, İİK’nın 67. maddesi hükmüne dayalı olarak açılmış olup; icra takibine takip borçlusu davalının vâki itirazının iptâli istemine ilişkindir.
    Mahkemece, davanın kısmen kabulü ile toplam 75.780,40 TL alacak üzerinden takip borçlusunun itirazının iptâline ve davacı yararına davası kabul edilen alacağın %40’ı oranında icra inkâr tazminatına hükmolunmasına ve fazlaya dair istemin reddine karar verilmiş ve verilen karar davalı vekilince temyiz edilmiştir.
    1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışındaki sair temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir.
    2-Mahkemece, dava ve takip konusu 68.000,00 TL tutarındaki asıl alacağa, davalıya yapılan ödemelere ilişkin davacı tarafından keşide olunan çeklerin ödeme tarihleri ile 04.06.2007 takip tarihine kadar %25 oranındaki avans faizi uygulanarak oluşan işlemiş toplam 7.780,40 TL temerrüt faizi üzerinden de takip borçlusu davalının itirazının iptâline karar verilmiştir. Borçlar Kanunu’nun 101/I. maddesi hükmü gereğince, davası kabul edilen asıl alacağa temerrüt faizi uygulanabilmesi için alacağın istenebilir olması yeterli olmayıp; ayrıca borçlunun alacaklı tarafından borçlu temerrüdüne düşürülmesi zorunludur. Somut olayda ise, davalı tarafın da kabulünde olduğu üzere; davalı borçlu, davacı tarafından ... 12. Noterliği aracılığıyla gönderilip davalıya 21.05.2007 tarihinde tebliğ olunan 18.05.2007 tarihli temerrüt ihtarı ile 23.05.2007 tarihinde borçlu temerrüdüne düşürülmüştür. O halde, davası kabul edilen asıl alacağa, 23.05.2007 tarihi ilâ 04.06.2007 takip tarihi arasındaki süre için değişen oranlar gözetilmek suretiyle, %25 oranını aşmamak üzere, avans faizi hesaplanması gerekirken; 31.08.2009 tarihli ek bilirkişi kurulu raporunda az yukarıda açıklanan şekilde yapılan hesap şekli dayanak alınarak mahkemece, 7.780,40 TL işlemiş temerrüt faizinin oluştuğunun kabulü doğru olmamıştır.
    Açıklanan sebeplerle karar bozulmalıdır.
    SONUÇ:Yukarıda 1. bentte belirtilen nedenlerle davalı vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine, 2. bentte açıklanan sebeplerle davalı vekilinin diğer temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün davalı yararına BOZULMASINA, fazla alınan temyiz peşin harcının istek halinde temyiz eden davalıya geri verilmesine, 08.02.2011 gününde oybirliğiyle karar verildi.







    Hemen Ara