Ankara Boşanma Avukatı Web Sitesi - Yargıtay 15. Hukuk Dairesi 2010/600 Esas 2011/483 Karar Sayılı İlamı

Yargıtay 15. Hukuk Dairesi 2010/600 Esas 2011/483 Karar Sayılı İlamı

15. Hukuk Dairesi
Esas No: 2010/600
Karar No: 2011/483
Karar Tarihi: 02.02.2011

Yargıtay 15. Hukuk Dairesi 2010/600 Esas 2011/483 Karar Sayılı İlamı

Özet:
Davacı elektrik şirketi ile davalı inşaat şirketi arasındaki davadan kaynaklanan mahkeme kararının temyiz sürecinde kararın davalı şirketin memuruna tebliği usulsüz olarak yapılmış olduğu belirtilmiştir. Tebliğin selahiyetli bir mümessil tarafından yapılmaması nedeniyle işlemin usulsüz olduğu ve mahkeme kararının tebliğ edilmesinin uygun olmadığı sonucuna varılmıştır. 7201 Sayılı Tebligat Kanunu'nun 12 ve 13. maddeleri uyarınca hükmi şahıslara tebliğ yapılması gerekmekte olup, bu kişilerin iş saatlerinde bulunmaması veya evrakı bizzat alamayacak durumda olması durumunda tebliğ memur veya müstahdemlerden birine yapılabilir. Ancak, bu koşulların belirtilmemesi halinde tebliğ işlemi usulsüz olacaktır. Kanun maddeleri gereği, tebliğ işleminin usulüne uygun biçimde gerçekleştirilememesi nedeniyle mahkeme kararı geri çevrilmekte ve temyiz işlemlerinin yenilenmesi gerekmektedir.

15. Hukuk Dairesi 2010/600 E. , 2011/483 K.

"İçtihat Metni"

Davacı ... Elektrik Dağıtım A.Ş. ile davalı ... İnş.Elek.Mak.Tem.İş Taah.Tic.Ltd.Şti. arasındaki davadan dolayı ... 2. Asliye Ticaret Mahkemesince verilen 05.06.2008 gün ve 2006/230-2008/142 sayılı hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü:

- K A R A R -

Mahkeme kararının davalı şirketin katibine tebliğ edildiği dosyada mevcut tebligat parçasından anlaşılmaktadır. 7201 Sayılı Tebligat Kanunu’nun 12 ve 13. maddeleri uyarınca hükmi şahıslara tebliğ selahiyetli mümessillerinden birine yapılır. Bu kişiler herhangi bir sebeple mutad iş saatlerinde işyerlerinde bulunmadıkları veya o sırada evrakı bizzat alamayacak bir halde oldukları takdirde tebliğ orada hazır bulunan memur veya müstahdemlerden birine yapılır. Anılan tebligat parçasında selahiyetli mümessillerden birinin bulunup bulunmadığı yazılmadığından tebliğ işleminin usulüne uygun biçimde gerçekleştirildiğinden sözedilemez. Bu nedenle mahkeme kararının usulüne uygun biçimde tebliği sağlanıp temyiz süresinin beklenmesi, temyiz edildiği takdirde gerekli işlemlerin tamamlanmasından sonra dosyanın yeniden Dairemize gönderilmesinin temini bakımından mahalline GERİ ÇEVRİLMESİNE, 02.02.2011 gününde oybirliğiyle karar verildi.