Nitelikli dolandırıcılığa teşebbüs - resmi belgede sahtecilik - Yargıtay 15. Ceza Dairesi 2017/32947 Esas 2021/4022 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
15. Ceza Dairesi
Esas No: 2017/32947
Karar No: 2021/4022
Karar Tarihi: 01.04.2021

Nitelikli dolandırıcılığa teşebbüs - resmi belgede sahtecilik - Yargıtay 15. Ceza Dairesi 2017/32947 Esas 2021/4022 Karar Sayılı İlamı

     Özet:

Sanık, resmi belgede sahtecilik ve nitelikli dolandırıcılık suçlarından mahkum edilmiştir. Sanık, bir başkasının kimliğini kullanarak Vakıfbank'a kredi başvurusunda bulunmuştur ve dolandırıcılık suçu işlemiştir. Mahkeme, resmi belgede sahtecilik suçuyla ilgili temyiz itirazlarını reddetmiştir. Nitelikli dolandırıcılık suçu için ise sanığa verilen cezada hesap hatası yapılmıştır. Sanık lehine sonuç doğuracak şekilde hüküm düzeltme yapılarak cezalar düzeltilmiştir. Kararda, TCK'nın 204/1, 62/1, 53., 158/1-j, 35/2, 52/1-2-4, 53. maddeleri yer almaktadır. Bu maddeler, resmi belgede sahtecilik ve nitelikli dolandırıcılık suçlarının cezalarını belirlemektedir.
(Kapatılan)15. Ceza Dairesi         2017/32947 E.  ,  2021/4022 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
    SUÇ : Nitelikli dolandırıcılığa teşebbüs, resmi belgede sahtecilik
    HÜKÜM : Resmi belgede sahtecilik suçundan; TCK’nın 204/1 62/1, 53. maddeleri uyarınca mahkumiyet,
    Nitelikli dolandırıcılık suçundan; TCK’nın 158/1-j, 35/2, 62/1, 52/1-2-4, 53. maddeleri uyarınca mahkumiyet

    Sanığın resmi belgede sahtecilik ve nitelikli dolandırıcılığa teşebbüs suçlarından mahkumiyetine ilişkin hükümler sanık tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü;
    Sanığın suç tarihinde ... kimliğini içeren, üzerinde sanığın resmi yapıştırılmış olan kimlik ile Vakıfbank Yenibosna Şubesine müracaat ettiği, 250.000TL kredi talebinde bulunduğu, banka görevlilerinin ..."un telefonunu bulup aradıkları, ..."un kardeşi olan mağdur ... ile görüştükleri, ..."un banka görevlilerine ..."un Almanya"da olduğunu, Türkiye"de bulunmadığını, müracaat eden şahsın ... olmadığını söylediği, ertesi gün bankaya müracaat eden sanığın polis tarafından yakalandığı, üst aramasında ... adına düzenlenmiş üzerinde sanığın resmi bulunan kimliğin ele geçirildiği, sanığın üzerinde ele geçirilen kimliğe ilişkin kriminal polis laboratuvarından alınan 25.03.2014 tarihli uzmanlık raporunda; ... adına düzenlenmiş nüfus cüzdanının tamamen sahte olarak düzenlendiğinin ve iğfal kabiliyetine haiz olduğunun belirtildiği, bu şekilde sanığın üzerine atılı resmi belgede sahtecilik ile banka veya kredi kurumlarınca tahsis edilmemesi gereken krediyi sağlamak amacıyla dolandırıcılığa teşebbüs suçlarını işlediği iddia olunan somut olayda;
    1-Sanık hakkında resmi belgede sahtecilik suçundan kurulan mahkumiyet hükmüne ilişkin temiz itirazlarının incelenmesinde;
    Sanık savunması, katılan beyanı, mağdur beyanı, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre; sanığın üzerine atılı eylemin sabit olduğu gerekçesine dayanan mahkemenin kabulünde bir isabetsizlik görülmemiş, Anayasa Mahkemesinin TCK"nın 53. maddesine ilişkin olup, 24.11.2015 gün ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanan 2014/140 Esas ve 2015/85 Karar sayılı iptal kararının, infaz aşamasında gözetilmesi mümkün görülmüştür.
    Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, sanığın yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle hükmün ONANMASINA,
    2-Sanık hakkında nitelikli dolandırıcılığa teşebbüs suçundan kurulan mahkumiyet hükmüne ilişkin temiz itirazlarının incelenmesinde;
    Sanık savunması, katılan beyanı, mağdur beyanı, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre; sanığın üzerine atılı eylemin sabit olduğu gerekçesine dayanan mahkemenin kabulünde bir isabetsizlik görülmemiş, Yargıtay Ceza Genel Kurulu"nun 23/01/2018 karar tarihli 2015/962 Esas ve 2018/16 Karar numaralı ilamında da belirtildiği üzere; 5237 sayılı TCK"nın 52/4. maddesindeki düzenlemeye aykırı olmaması ve 5275 sayılı Kanun"un 106/3. maddesinde 18/06/2014 tarihinde yapılan değişikliğin ve Anayasa Mahkemesinin TCK"nın 53. maddesine ilişkin olup, 24.11.2015 gün ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanan 2014/140 Esas ve 2015/85 Karar sayılı iptal kararının, infaz aşamasında gözetilmesi mümkün görülmüş, sanığa yüklenen eylemin 5237 sayılı TCK"nın 158/1-d bendinde öngörülen kamu kurumu olan Nüfus Müdürlüğü"nün maddi varlığı sayılan nüfus cüzdanının kullanılması suretiyle nitelikli dolandırıcılık ve aynı Kanunun 158/1-j bendinde öngörülen banka veya diğer kredi kurumlarınca tahsis edilmemesi gereken bir kredinin açılmasını sağlamak suretiyle nitelikli dolandırıcılık suçu kapsamında kaldığı ve birden fazla bendin sanık tarafından ihlal edilmiş olduğu anlaşılmakla, sanık hakkında uygulama yapılırken alt sınırdan uzaklaşılarak ceza tayini gerekirken, bu husus gözardı edilerek sanık hakkında eksik cezaya hükmedilmesi aleyhe temyiz bulunmadığından bozma nedeni yapılmamıştır.
    Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre; sanığın sair temyiz itirazlarının reddine, ancak;
    Sanık hakkında adli para cezasına hükmedilirken haksız menfaat miktarı gözetilerek, sırasıyla "25.000 gün", "12.500 gün", "10.416 gün" ve "208.320TL" adli para cezasına hükmedilmesi gerekirken, mahkemece sırasıyla "5000 gün", "2500 gün", "2083 gün” ve "208.300TL" adli para cezasına hükmedildiği, "2083 gün" adli para cezasının TCK"nın 52/2. maddesi gereğince bir günlüğü 20TL"den adli para cezasına dönüştürülmesi sırasında hesap hatası yapılarak, "41.660TL" adli para cezasına hükmedilmesi gerekirken, "208.300TL" adli para cezasına hükmedildiği ancak mahkemece yapılan bu hatalı uygulamanın sanık lehine kazanılmış hak oluşturacağı da gözetilerek, sırasıyla "5000 gün", "2500 gün", "2083 gün” ve "41.660TL" adli para cezasına hükmedilmesi gerekirken, "208.300TL" adli para cezasına hükmedilmek suretiyle fazla ceza tayini,
    Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün bu sebepten dolayı 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, ancak yeniden yargılama yapılmasını gerektirmeyen bu hususun aynı kanunun 322. maddesi uyarınca düzeltilmesi mümkün bulunduğundan; hükümden adli para cezasına ilişkin "208.300TL" ibaresinin çıkartılarak yerine "41.660TL" ibaresinin eklenmesi suretiyle hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 01.04.2021 tarihinde oy birliği ile karar verildi.

    Hemen Ara