Esas No: 2009/7450
Karar No: 2011/354
Karar Tarihi: 27.01.2011
Yargıtay 15. Hukuk Dairesi 2009/7450 Esas 2011/354 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
Mahkemesi :Asliye Hukuk Hakimliği
Yukarıda tarih ve numarası yazılı hükmün temyizen tetkiki davalı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü:
- K A R A R -
Dava, arsa payı karşılığı inşaat yapım sözleşmesi gereğince verilmesi gereken bağımsız bölüm yerine daha az değerli başka bir bağımsız bölüm verilmesi sebebiyle, verilmesi taahhüt edilen bağımsız bölümün tapu kaydının iptâl ve tescili, bunun mümkün olmaması halinde değer farkından kaynaklanan alacağın tahsili istemine ilişkindir. Mahkemece ıslahla artırılan miktar da dikkate alınarak değer farkı yönünden davanın kabulüne dair verilen karar davalı vekilince temyiz edilmiştir.
1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiş, reddi gerekmiştir.
2-Yanlar arasında ... 4. Noterliğinde düzenlenen 17.05.2002 gün 7232 yevmiye nolu düzenleme şeklinde gayrimenkul satış vaadi ve daire karşılığı inşaat yapım sözleşmesinde davacının paydaş olduğu taşınmaz üzerinde 1 zemin ve 10 normal kat olmak üzere toplam 11 katlı ve zemin hariç her katta 3 daire olmak üzere inşaat yapılması ve yapılacak inşaatta 7. kat güneybatı cepheli 21 nolu dairenin arsa sahibi ..."a, diğer bağımsız bölümlerin tamamının davalı yükleniciye ait olacağı kararlaştırılmıştır. Dosya kapsamı ve alınan bilirkişi raporundan inşaatın ..., zemin ve 14 normal kat olarak ve her katta 2"şer daire şeklinde yapıldığı, gelen tapu kaydına göre 21 nolu bağımsız bölümün dava dışı adına kayıtlı olduğu, 14. kat 27 nolu bağımsız bölümün 118/214 payının davacı arsa sahibi adına tescil edildiği anlaşılmaktadır. Tapu kaydına göre 21 nolu
daire davalı adına kayıtlı olmadığı ve kayıt maliki de davada taraf olarak gösterilmediğinden tapu iptâli ve tescil imkânı bulunmamakla birlikte, yapılacak inşaattan verilmesi taahhüt edilen daire ile, fiilen verilen dairenin değerleri arasında fark bulunması halinde arsa sahibince bu değer farkının talep edilmesi mümkündür.
Bu durumda mahkemece, hükme esas raporu veren bilirkişi kurulundan alınacak ek raporla, inşaatın sözleşmede kararlaştırıldığı şekilde zemin ve 10 kat (toplam 11 kat) ve her katta 3 daire şeklinde yapılmış olsaydı davacı arsa sahibine verilmesi taahhüt edilen 7. kat güneybatı cephedeki 21 nolu bağımsız bölümün dava tarihi itibariyle olabilecek değerinin hesaplattırılması, bu değerle davacıya verilen 27 nolu bağımsız bölümdeki hissesine isabet eden 63.411,21 TL arasında fark varsa, bu miktar alacağın tahsiline karar verilmesi gerekirken, eksik inceleme sonucu, 21 nolu dairenin mevcut durumdaki değerine göre hesaplama yapan bilirkişi raporuna itibar edilerek kabul kararı verilmesi doğru olmamıştır.
Öte yandan, davadan önce temerrüt ihtarı bulunmadığı ve kararlaştırılan kesin vade de olmadığından dava dilekçesinde talep edilen miktar için dava tarihinden, ıslahla artırılan bölüm için ıslah harcının yatırıldığı tarihten faiz uygulanması yerine tüm alacak için dava tarihinden faiz yürütülmesi de kabul şekli itibariyle de usul ve yasaya aykırı bulunmuştur.
Kararın belirtilen bu sebeplerle bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda 1. bentte açıklanan nedenlerle davalının diğer temyiz itirazlarının reddine, 2. bent uyarınca kabulüyle hükmün davalı yararına BOZULMASINA, fazla alınan temyiz peşin harcının istek halinde temyiz eden davalıya geri verilmesine, 27.01.2011 gününde oybirliğiyle karar verildi.