15. Hukuk Dairesi 2009/7379 E. , 2011/322 K.
"İçtihat Metni"Mahkemesi :Asliye Hukuk Hakimliği
Yukarıda tarih ve numarası yazılı hükmün temyizen tetkiki taraf vekillerince istenmiş ve temyiz dilekçelerinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü:
- K A R A R -
Taraflar arasındaki uyuşmazlık BK’nın 355 ve devamı maddelerinde düzenlenen eser sözleşmesi ilişkisinden kaynaklanmış olup, asıl davada fazla ödemenin iadesi, birleşen davada ise yüklenici tarafından sözleşme kapsamı ve fazla imalâttan ödenmeyen bedelin tahsili talep edilmiştir. Mahkemece asıl davanın reddine, birleşen davanın kısmen kabulüne dair verilen karar taraf vekillerince temyiz edilmiştir.
1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre taraf vekillerinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiş, reddi gerekmiştir.
2-Mahkemece davalı-birleşen dosya davacısının sözleşme dışı yaptığı imalâtlarla ilgili talebi 20.01.2009 havale tarihli bilirkişi raporuna bağlı kalınarak toplam 14.500,00 lira olarak kabul edilmiştir. Sözkonusu rapordan fazla imalâtların kemerli girişin sol tarafında 20 metre boyunda kemerli yapı, rögor ve kuyu üzerine kemerli oda ile parselin doğu cephesinde dubleks evin arka kısmında küçük bir şelale, barbekü, taş duvar, pergule ve kuyudan ibaret olduğu anlaşılmaktadır. Raporda bu imalâtlarla ilgili herhangi bir eksik ve kusurdan sözedilmemiştir. Keza hesaplamanın hangi tarihte ve ne şekilde yapıldığı denetime elverişli biçimde gösterilmemiştir. Borçlar Kanunu’nun 410 ve devamı maddeleri uyarınca fazla imalâtın iş sahibi yararına olması durumunda yapıldığı yıl mahalli piyasa rayiçlerine göre bedeli istenebilir. Borçlar Kanunu’nun 43. maddesinde zarar miktarını ispat etmenin mümkün olmadığı hallerde hakimin halin mutat cereyanı ve zarar gören tarafın yaptığı tedbirleri dikkate alarak miktarını adalete uygun olarak tayin edeceği düzenlenmiştir. Aynı Kanunun 44. maddesinde belirtilen koşulların gerçekleşmesi durumunda hakimin hakkaniyete uygun olarak zararı tenkis edeceği belirtilmiş ise de; somut olayda bilirkişi raporuyla fazla imalât bedelinin belirlenmesi mümkün olduğu ve bu miktarın artmasında yüklenicinin herhangi bir kusuru bulunmadığından tazminat miktarının hakim tarafından belirlenmesi ile tenkisi koşulları oluşmamıştır.
Bu durumda mahkemece az yukarıda tarihi belirtilen raporu veren bilirkişi kurulundan mahkemenin kabul ettiği fazla imalâtların gerçekleştirildiği yıldaki mahalli piyasa rayiçlerine göre bedeli konusunda gerekçeli ve denetime elverişli ek rapor alınıp, belirlenecek miktarın mahkemenin kabulünde olan sözleşme kapsamındaki iş bedeli 39.995,00 TL ile toplanarak bulunacak toplam miktardan kanıtlanan ödeme düşüldükten sonra ve ayrıca hakkaniyet indirimi yapılmaksızın kalan alacağın tahsiline hükmedilmesi gerekirken, eksik inceleme ve yanlış değerlendirme sonucu yazılı şekilde hüküm tesisi doğru olmamış, bozulması uygun bulunmuştur.
SONUÇ:Yukarıda 1. bentte açıklanan nedenlerle tarafların diğer temyiz itirazlarının reddine, 2. bent uyarınca kabulü ile hükmün taraflar yararına BOZULMASINA, fazla alınan temyiz peşin harçlarının istek halinde temyiz eden taraflara geri verilmesine, 26.01.2011 gününde oybirliğiyle karar verildi.