Esas No: 2021/12910
Karar No: 2022/6828
Karar Tarihi: 29.06.2022
Yargıtay 9. Ceza Dairesi 2021/12910 Esas 2022/6828 Karar Sayılı İlamı
9. Ceza Dairesi 2021/12910 E. , 2022/6828 K."İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Cinsel taciz (mağdureler ... ve ...'e karşı), cinsel taciz (mağdure ...'e karşı)
HÜKÜM : Mahkumiyet
İlk derece mahkemesince verilen hükümler temyiz edilmekle başvurunun muhtevası ve inceleme tarihine kadar getirilen kanuni düzenlemeler nazara alınarak dosya tetkik edildi, gereği görüşüldü:
Türkiye Cumhuriyeti Anayasasının 141, 5271 sayılı CMK'nın 34/1, 230, 289/1-g ve 1412 sayılı CMUK'nın 308/7. maddeleri uyarınca mahkeme kararlarının, Yargıtay denetimine olanak verecek biçimde açık ve gerekçeli olmasının zorunlu olduğu, bu kapsamda gerekçe bölümünde iddia ve savunmada ileri sürülen görüşlerin belirtilmesi, mevcut delillerin tartışılarak değerlendirilmesi, hükme esas alınan ve reddedilen delillerin açıkça gösterilmesi, ulaşılan kanaat, sanığın suç oluşturduğu sabit görülen fiili ile bunun hukuki nitelendirmesinin yapılarak delillerle sonuç arasında bağ kurulması gerektiği, bu ilkelere uyulmadan hükmün CMK'nın 230. maddesine uygun şekilde gerekçe içermemesinin CMUK'nın 308/7. maddesinde kesin hukuka aykırılık hali olarak düzenlendiği ve Yargıtay Ceza Genel Kurulunun Dairemizce de benimsenen 18.11.2014 günlü, 830-502 esas/karar sayılı ilamında da "sanığın denetim süresi içerisinde kasıtlı bir suç işlemesi nedeniyle hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararı kaldırılarak hükmün açıklanması sırasında CMK'nın 230, 231/11, 232/6. maddeleri uyarınca denetime imkan verecek şekilde ve kesinleştiğinde başka bir kararın varlığını gerektirmeden infaza esas alınabilecek nitelikte bir hüküm kurulmalıdır" hususunun açıkça belirtildiği gözetilmeden gerekçesiz karar verilmesi,
Kabule göre de;
Sanığın işlediği kabul edilen eylemlerin suç tarihi itibarıyla lehe sayılıp, 6545 sayılı Kanun değişikliğinden önceki 5237 sayılı TCK'nın 105/1-c.1. maddesinde düzenlenen cinsel taciz suçunu oluşturup, öngörülen cezanın üst sınırının iki yıl veya daha az süreli hapis cezasını gerektirmesi ve mahkemece mahkumiyet hükümleri kurulmasının ardından 17.10.2019 tarihinde yürürlüğe giren 7188 sayılı Kanunla yeniden düzenlenen 5271 sayılı CMK’nın 251. maddesindeki basit yargılama usulüne dair kanuni düzenlemeden sonra 7188 sayılı Kanunun geçici 5. maddesinin 1/c bendine yönelik olarak 19.08.2020 günlü, 31218 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren Anayasa Mahkemesinin 25.06.2020 tarih ve 2020/16 Esas-2020/33 sayılı Kararı ile 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanununa 7188 sayılı Kanunun 31. maddesiyle eklenen geçici 5. maddesinin (d) bendinde yer alan “kovuşturma evresine geçilmiş” ibaresinin, aynı bentte yer alan “basit yargılama usulü” yönünden Anayasaya aykırı bulunarak iptal edilmesi karşısında, anılan karara istinaden sanığın hukuki durumunun yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
Sanığın mağdure ...'e yönelik eyleminin aynı suç işleme kararının icrası kapsamında değişik zamanlarda zincirleme şekilde cinsel taciz suçunu oluşturduğu nazara alındığında, 07.05.2012 tarihli eylemin ayrı bir suç oluşturduğunun kabulüyle ayrıca hüküm kurulması suretiyle sanık hakkında fazla ceza tayini,
Sanık hakkında 5237 sayılı TCK'nın 105/1. maddesi gereğince belirlenen 3 ay hapis cezasının aynı Kanunun 43/2. maddesine göre 1/4 oranında artırımı ile aynı Kanunun 62. maddesi ile 1/6 oranında indirilmesi halinde sonuç cezanın 3 ay 22 gün yerine 3 ay 26 gün hapis cezasına hükmedilerek fazla ceza tayini,
Kanuna aykırı, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, esası incelenmeyen hükümlerin 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gözetilerek 1412 sayılı CMUK'nın 321. maddesi gereğince BOZULMASINA, 29.06.2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.