Yargıtay 15. Hukuk Dairesi 2010/25 Esas 2011/71 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
15. Hukuk Dairesi
Esas No: 2010/25
Karar No: 2011/71
Karar Tarihi: 18.01.2011

Yargıtay 15. Hukuk Dairesi 2010/25 Esas 2011/71 Karar Sayılı İlamı

     Özet:

Davalı tarafından gerçekleştirilmesi gereken inşaatın süresinde teslim edilmemesi sebebiyle sözleşmenin feshi istemiyle açılan davada mahkeme, inşaatın tamamlanmadığına ve davalının borçlu temerrüde düştüğüne karar vermiştir. Ancak inşaatın getirildiği seviye dikkate alınarak sözleşmenin ileriye etkili şekilde feshine karar verilmesi gerektiği belirtilmiştir. Ayrıca, davacının dava açma sebebinin davalı tarafından oluştuğu göz önünde bulundurularak, yargılama gideri ve vekâlet ücreti takdir edilmesi gerektiği vurgulanmıştır.
Kanun Maddeleri: MK. 2, İçtihadı Birleştirme Kararı (25.01.1984 tarih ve 3/1 nolu)
15. Hukuk Dairesi         2010/25 E.  ,  2011/71 K.

    "İçtihat Metni"

    Mahkemesi :Ticaret Mahkemesi

    Yukarıda tarih ve numarası yazılı hükmün temyizen tetkiki davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü:

    - K A R A R -

    Dava, 22.05.2005 tarihli düzenleme şeklinde inşaat sözleşmesi uyarınca davacıya ait 2353 ada 13 parsel no"sunda kayıtlı taşınmaz üzerinde davalı tarafından gerçekleştirilmesi gereken inşaatın süresinde teslim edilmemesi sebebiyle akdin feshi istemiyle açılmış, mahkeme davanın reddine dair verilen karar davacı vekilince temyiz edilmiştir.
    Yanlar arasında imzalanan sözleşmede inşaatın ruhsat tarihinden itibaren 15 ay içerisinde tamamlanacağı inşaatın getirildiği aşamaya göre yükleniciye tapu devri yapılacağı, son iki bağımsız bölüme ait tapunun işin tesliminde devredileceği kabul edilmiştir. Her ne kadar inşaatın ısıtma sistemindeki değişiklik sebebiyle 13.12.2006 tarihinde tadilat ruhsatı alınmış ise de mahkemece alınan bilirkişi raporunda tadilat işlerinin inşaat süresini etkilemeyeceği açıklanmıştır. Bu durumda inşaatın 22.07.2006 tarihinde teslimi gerekirken inşaatın tamamlanmadığı, davacıya ait dairelerde %74, inşaatın tümü itibariyle de %90 seviyesine getirildiği anlaşılmaktadır. Davanın açıldığı tarih dikkate alındığında davalının borçlu temerrüdüne düştüğü, davacının fesih isteminde haklı bulunduğu ortadadır. Ancak mahkemenin gerekçesinde de belirtildiği üzere inşaatın getirildiği seviye dikkate alındığında 25.01.1984 tarih ve 3/1 nolu İçtihadı Birleştirme Kararı uyarınca akdin ileriye etkili sonuçlar doğuracak şekilde feshine karar verilmesi hakkaniyet kurallarına ve MK."nın 2. maddesine uygun düşücektir. Bu durumda mahkemece akdin ileriye etkili feshine ve inşaatın getirildiği seviye itibariyle taraflara ait olacak bağımsız bölüm adeti tespit olunarak akdin feshine karar verilmeli ancak davanın açılmasına davalının sebebiyet verdiği gözetilerek yargılama gideri ve vekâlet ücreti takdir olunmalıdır. Mahkemece bu hususlar gözönünde bulundurulmadan fesih şartları gerçekleştiği halde davanın tümden reddi doğru olmamış ve kararın bozulması gerekmiştir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan sebeplerle hükmün temyiz eden davacı yararına BOZULMASINA, fazla alınan temyiz peşin harcının istek halinde temyiz eden davacıya geri verilmesine, 18.01.2011 gününde oybirliğiyle karar verildi.






    Hemen Ara