Yargıtay 7. Hukuk Dairesi 2021/4281 Esas 2022/4480 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
7. Hukuk Dairesi
Esas No: 2021/4281
Karar No: 2022/4480
Karar Tarihi: 22.06.2022

Yargıtay 7. Hukuk Dairesi 2021/4281 Esas 2022/4480 Karar Sayılı İlamı

7. Hukuk Dairesi         2021/4281 E.  ,  2022/4480 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

    Davacı tarafından, davalı aleyhine 19/09/2014 gününde verilen dilekçe ile paydaşlar arasında ecrimisil isteminden kaynaklanan takibe itirazın iptali talebi üzerine yapılan yargılama sonunda; davanın kısmen kabulüne, kısmen reddine dair verilen 16/06/2016 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü:
    K A R A R
    Dava, paydaşlar arasında ecrimisil isteminden kaynaklanan takibe itirazın iptali istemine ilişkindir.
    Davacı vekili; tarafların kardeş olup murislerinin vefatı tarihinden icra takip tarihine kadarki 17 ay boyunca davalı-borçlunun ortak murise ait taşınmazda fuzulen işgalci olması nedeniyle oluşan 15.000,00 TL alacaktan, davacı müvekkilinin 1/5 hissesine düşen 3.000,00 TL'nin davalıdan tahsili için Adana 13. İcra Müdürlüğünün 2014/8890 Esas sayılı dosyası üzerinden açılan takibin, davalı tarafından yapılan itiraz üzerine durduğunu beyan ederek; itirazın iptaliyle takibin devamına, davacı yararına % 20 icra inkar tazminatına hükmedilmesini talep etmiştir.
    Mahkemece davanın kısmen kabulüne, davalının Adana 13. İcra Dairesinin 2014/8890 Esas sayılı takip dosyasında yapmış olduğu 2.400,00 TL alacağa yönelik itirazın iptaline, takibin bu miktar üzerinden devamına, 2.400,00 TL'nin % 20'si oranındaki 480,00 TL icra inkar tazminatının davalıdan tahsiliyle davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin istemin reddine karar verilmiştir.
    Hüküm davalı tarafından temyiz edilmiştir.
    Kural olarak; iştirak halinde mülkiyette paydaşlar, intifadan men edilmedikçe birbirlerinden ecrimisil isteyemezler. İntifadan men koşulunun gerçekleşmesi için, talepte bulunan paydaşın taşınmazdan yararlanma isteğini karşı tarafa iletmiş olmasına rağmen, karşı tarafın taşınmazdaki payını aşan oranda taşınmaz üzerinde tasarrufa devam etmesi yeterli olup, fiilen men edilme eyleminin sübutu gerekmez. İntifadan men koşulu ise yemin dahil her türlü delil ile ispatlanabilir.
    Somut uyuşmazlıkta; davacının taşınmazdan yararlanma dileğinin açıklanması niteliğinde olan ve daha evvel, davacı tarafından davalı aleyhine başlatılan Adana 13. İcra Dairesinin 2014/8890 Esas sayılı icra takip dosyası ile intifadan men koşulunun gerçekleştiği anlaşılmaktadır. O halde, murisin ölüm tarihinden icra takibi tarihine kadar geçen sürede intifadan men koşulu gerçekleşmediğinden, bu dönem için ecrimisil istenemez.
    Bu durumda davadan önce intifadan men koşulunun gerçekleşmesi nedeniyle anılan icra dosyası da incelenip talep edilen dönem tespit edilerek taşınmazın (davacının payına göre) getirebileceği ecrimisil bedeli uzman bilirkişi aracılığıyla belirlendikten sonra oluşacak sonuca göre hüküm kurulması gerekirken yazılı gerekçeyle karar verilmesi doğru görülmemiştir.
    Kabule göre de; İcra İflas Kanununun 67. maddesi hükmüne göre; itirazın iptaline karar verilmesi halinde alacaklı taraf yararına icra inkâr tazminatına hükmedilebilmesi için, alacaklı tarafın haklılığının tespit edilmiş olması yeterli olmayıp, alacağın da likit ve muayyen; başka bir deyişle taraflarca önceden belirlenmiş veya basit bir işlemle hesaplanabilecek nitelikte olması, miktarının belirlenebilmesi için yargılamanın gerekmemesi zorunludur. Bilindiği üzere ecrimisil, hukuken haklı ve geçerli bir nedene dayanmaksızın taşınmazı kullanan kişinin taşınmaz malikine ödemesi gerekli olan, en azı kira, en çoğu mahrum kalınan gelir kaybı olan haksız işgal tazminatıdır. Haksız fiil alacağı niteliğindeki ecrimisilin varlığı ve miktarı alınacak bilirkişi raporu ve yapılan yargılama neticesinde saptanabilecek olmasına ve dolayısıyla alacak likit olmadığına göre mahkemece icra inkar tazminatı isteğinin kabulüne karar verilmiş olması da isabetsizdir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK'nun 428. maddesi gereğince BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının temyiz edene iadesine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 22/06/2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.

    Hemen Ara