15. Hukuk Dairesi 2012/684 E. , 2012/7962 K.
"İçtihat Metni"Mahkemesi :Ticaret Mahkemesi
Yukarıda tarih ve numarası yazılı hükmün duruşmalı olarak temyizen tetkiki davalı vekili tarafından istenmiş olmakla duruşma için tayin edilen günde davacı vekili Avukat ... ile davalı vekili Avukat ... geldi. Temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşıldıktan ve hazır bulunan taraflar avukatları dinlendikten sonra vaktin darlığından ötürü işin incelenerek karara bağlanması başka güne bırakılmıştı. Bu kere dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği konuşulup düşünüldü:
- K A R A R -
Dava, İcra İflâs Kanunu’nun 67. maddesi uyarınca açılmış itirazın iptâli istemine ilişkindir. Davalı reddini savunmuş, mahkemenin kısmen kabulüne dair kararı davalı tarafından temyiz edilmiştir.
1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazları reddedilmelidir.
2-Taraflar arasında davalının yükümlülüğünde bulunan otel binalarının oda ahşap imalât işlerinin 30.01.2007 tarihli sözleşme kapsamında 295.100,00 TL bedelle yapımı konusunda akdî ilişkinin varlığı ve davacıya toplam 751.788,67 TL ödemenin yapıldığı uyuşmazlık konusu değildir. Uyuşmazlık sözleşme kapsamı dışında, fazladan yapılan imalâtın miktarı konusundadır. Davalı, 405.000,00 TL tutarında sözlü anlaşma uyarınca işin arttırılarak toplam 701.100,00 TL imalâtın davacı tarafından yapıldığını kabul etmiş, ancak davacı 913.539,04 TL tutarında toplam imalât gerçekleştirdiğini iddia etmiş, buna ilişkin 28.09.2007 tarihinde ... imzalı metraj listelerine dayanmıştır. Davalı bu metraj listelerini kabul etmemiş, ...’ın da çalışanı olmadığını savunmuştur. Mahkemece bu yöndeki iddia ve savunma incelenmeden bilirkişi raporuyla bağlı kalınarak hüküm kurulmuştur. Oysa ...’ın davalı yetkilisi olması durumunda düzenlediği belgeler davalıyı bağlayacağından buna göre yapılan hesaplama kabul edilebilir ise de, davalı yetkili temsilcisi olmadığını savunduğundan BK’nın 32. maddesi uyarınca ...’ın davalı yetkilisi olup olmadığı, yetkilisi değilse dahi BK’nın 38. maddesi uyarınca yaptığı işlemlerin davalı tarafından kabul edilerek onay verilmesi durumunda imzaladığı belgelerin bağlayıcı olacağı kabul edilmelidir.
O halde mahkemece yapılması gereken iş, ...’ın davalıyı temsil yetkisi yukarıda değinilen yasa maddeleri uyarınca davalı defter ve kayıtlarında inceleme yapılarak tespit edilmeli, davalının temsilen imzaladığı imzanın da kendisine aidiyeti sabit olduğunda, sözleşme dışında yapılan imalâtın BK’nın 413. maddesi hükmünce yapıldığı tarihteki piyasa fiyatlarıyla bedeli hesaplattırılıp buna göre hüküm kurulmalıdır. Anılan belgelerin davalıyı bağlamayacağı anlaşılırsa, mahallinde uzman bilirkişilerle keşif yapılarak davalının kabulü dışında kalan ve davacı tarafından kanıtlanan sözleşme dışı fazla imalât metrajını ve yapıldığı tarihteki piyasa fiyatlarıyla bedelini hesaplatmak ve böylece bulunan davacı alacağını sözleşme bedeline ilave ederek saptanan toplam alacaktan, ihtilâfsız ödeme tutarının mahsubuyla, sonucuna göre hüküm kurmaktan ibarettir. Bu hususlar üzerinde durulmadan eksik incelemeyle hüküm kurulması doğru olmadığı gibi, takibe konu alacak bilirkişi incelemesiyle hesaplanmış olmakla likid bir alacağı bulunmadığı ve davalının itirazında haksız olmadığı gözetilmeden inkâr tazminatıyla sorumlu tutulması da usul ve yasaya aykırı olmuş, kararın bozulması uygun bulunmuştur.
SONUÇ:Yukarıda 1. bentte açıklanan nedenlerle davalının diğer temyiz itirazlarının reddine, 2. bent uyarınca hükmün davalı yararına BOZULMASINA, 900,00 TL duruşma vekâlet ücretinin davacıdan alınarak Yargıtay duruşmasında vekille temsil olunan davalıya verilmesine, fazla alınan temyiz peşin harcının istek halinde temyiz eden davalıya geri verilmesine, 19.12.2012 gününde oybirliğiyle karar verildi.