15. Hukuk Dairesi 2012/717 E. , 2012/7897 K.
"İçtihat Metni"Mahkemesi :Ticaret Mahkemesi
Yukarıda tarih ve numarası yazılı hüküm taraf vekillerince temyiz edilmiş davalı-k.davacı vekili tarafından duruşma istenmiş olmakla duruşma için tayin edilen günde davacı-k.davalı vekili Avukat ... ile davalı-k.davacı vekili Avukat ... geldi. Temyiz dilekçelerinin süresi içinde verildiği anlaşıldıktan ve hazır bulunan taraflar avukatları dinlendikten sonra vaktin darlığından ötürü işin incelenerek karara bağlanması başka güne bırakılmıştı. Bu kere dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği konuşulup düşünüldü:
- K A R A R -
Asıl ve karşı dava eser sözleşmesinden kaynaklanan alacak talebine ilişkin olup mahkemece, asıl davanın kısmen kabulüne, karşı davanın reddine dair verilen karar taraflarca temyiz edilmiştir.
Davacı-karşı davalı davasında, davalı-karşı davacı ile aralarında düzenlenen protokole göre davalıya yapacağı iş karşılığında peşin ödeme yapıldığını ancak hazırlanan numunelerin uygun bulunmaması nedeniyle işin yapılmadığını, buna rağmen davalının aldığı parayı ödemediğini belirterek 16.500,00 euro alacağın tahsilini istemiş, davalı-karşı davacı savunmasında sözleşmenin davacı tarafından haksız olarak feshedildiğini bu yüzden zarara uğradıklarını belirterek karşı davada 7.000,00 TL maddi tazminatın davacı-karşı davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
1086 Sayılı HUMK’nın 381. maddesine göre kararın tefhimi, en az 388. maddede belirtilen hüküm sonucunun duruşma tutanağına geçirilerek okunması suretiyle olur. Buna göre hüküm sonucunda istek sonuçlarından her biri hakkında verilen hükümle, taraflara yüklenen borç ve tanınan hakların açık, şüphe ve tereddüt uyandırmayacak şekilde tefhimi ve
duruşma tutanağına yazdırılması gerekir. Aksi durumda hakim hiç bir karar vermemiş sayılacağı gibi verilmiş hüküm hukuki varlık kazanmış sayılmaz. Somut olayda mahkemece verilen kısa kararda asıl davanın kısmen kabul, kısmen reddine şeklinde hüküm kurulup kabul ve reddedilen miktarın gösterilmemiş olması HUMK’nın 381.ve 388. maddelerine aykırı olduğundan kararın bozulması uygun bulunmuştur.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle kararın temyiz eden davalılar yararına BOZULMASINA, bozma nedenine göre diğer temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik yer olmadığına, 900,00 TL duruşma vekâlet ücretinin davacı-k.davalıdan alınarak Yargıtay duruşmasında vekille temsil olunan davalı-k.davacıya verilmesine, ödediği temyiz peşin ve Yargıtay başvurma harçlarının istek halinde temyiz eden davacı-k.davalıya geri verilmesine, fazla alınan temyiz peşin harcının istek halinde temyiz eden davalı-k.davacıya geri verilmesine, 17.12.2012 gününde oybirliğiyle karar verildi.