Esas No: 2022/1494
Karar No: 2022/4658
Karar Tarihi: 29.06.2022
Yargıtay 7. Hukuk Dairesi 2022/1494 Esas 2022/4658 Karar Sayılı İlamı
7. Hukuk Dairesi 2022/1494 E. , 2022/4658 K.Özet:
Dava, köy tüzel kişiliğine ait olan taşınmazın tapu kaydının iptali ve davacı adına tescil talebi üzerine açılmıştır. Davacı, taşınmazın kendisine tahsis edildiğini ve bedelini ödediğini ileri sürmüştür. Davalılar ise, tüzel kişiliğin bulunmadığını ve tescil şartlarının oluşmadığını savunmuşlardır.
Mahkeme, taşınmazın bedelinin tam olarak ödenmemesi nedeniyle davacının talebinin reddine karar vermiştir. Ancak Yargıtay 14. Hukuk Dairesi, davacının ikamet etme şartının gerçekleşip gerçekleşmediğinin araştırılması gerektiğine hükmetmiş ve hüküm bozulmuştur.
Yeniden yapılan yargılama sonucunda, taşınmazın davalı adına olan tapu kaydının iptali ve davacı adına tescili kararlaştırılmıştır. Ancak davacının 5 yıl süre ile kesintisiz ikamet etme şartı gerçekleşip gerçekleşmediğinin ispat edilebilmesi gerektiği belirtilmiştir.
Dava, 3367 sayılı Yasa ile eklenen 13. ek madde hükmü uyarınca açılmıştır. Söz konusu maddeye göre, köy tüzel kişiliği adına tahsis edilen parsellerin ihtiyaç sahiplerine satışı için bazı şartlar aranmaktadır. İhtiyaç sahibi olma, evi veya arsası olmama, o köyde asgari 5 yıl oturmuş olma gibi şartlar arasında sayılabilir.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 04/08/2014 gününde verilen dilekçe ile 442 sayılı Köy Kanununa 3367 sayılı Yasa ile eklenen 13. ek madde uyarınca tahsis edilen yerin tapu kaydının iptali ile davacı adına tescil talebi üzerine Yargıtay 14. Hukuk Dairesinin bozma ilamına uyularak yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 30/11/2021 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı ... vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü:
K A R A R
Dava, 442 sayılı Köy Kanununa 3367 sayılı Yasayla eklenen ek 13. maddesine dayanan tapu iptali ve tescil isteğine ilişkindir.
Davacı vekili, ... Köyü Tüzel Kişiliği tarafından köy yerleşim alanının değişmesi nedeniyle dağıtımı yapılan taşınmazlardan .... Noterliğinin 18.07.2005 tarih ve 15657 yevmiye numaralı tahsis kurası ile 166 ada 1 parsel sayılı taşınmazın müvekkiline tahsis edildiğini, bedelini ödediğini ileri sürerek dava konusu taşınmazın davalı adına olan tapu kaydının iptali ile davacı adına tescilini talep ve dava etmiştir.
Davalı ... Mahalle Muhtarlığı, bedeli ödeyenlere tapuları devrettiklerini, şu anda mahalle muhtarlığı oldukları için tüzel kişiliklerinin bulunmadığını beyan ederek husumetten davanın reddini savunmuştur.
Davalı ... vekili ise; köy muhtarlığı adına olan taşınmazların kanun gereği Kocasinan Belediyesine geçtiğini, satış işleminin belediye tarafından yapılmadığını, tescil şartlarının oluşmadığını belirterek davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, tahsise konu olan taşınmazın bedelinin tam olarak yatırılmaması sebebiyle ... Köyü Tüzel Kişiliği hakkında davanın pasif husumet yokluğundan reddine, ... hakkında davanın reddine karar verilmiştir.
Hükmün; davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, Yargıtay 14. Hukuk Dairesinin 22.10.2018 gün ve 2016/6258 Esas, 2018/6983 Karar sayılı ilamıyla "davacıya, 3367 sayılı Yasayla 442 sayılı Köy Kanununa eklenen ek 13. madde hükmü uyarınca tahsis yapılmak üzere .... Noterliğince 18.07.2005 tarih, 15657 yevmiye numaralı kur'a zaptının düzenlendiği, davacının taşınmazın satış bedeli olarak 01.04.2005 tarihli makbuzlarla kısmen 700,00 TL ödediği, ancak geri kalan bedeli ödenmediğinin anlaşıldığı, mahkemece, tahsis koşullarının oluşup oluşmadığı araştırılarak oluşmuşsa taşınmazın rayiç bedeli üzerinden ödenmeyen bedelin oranlanarak depo ettirilmesi gerekirken, yazılı şekilde hüküm kurulmasının doğru görülmediği" gerekçeleriyle bozulmasına karar verilmiştir.
Mahkemece bozmaya uyularak yapılan yargılama sonunda, davalı ... Tüzel Kişiliği hakkındaki davanın pasif husumet yokluğundan reddine, davalı ... hakkındaki davanın ise davacının 5 yıl süre ile ikamet etmek şartını sağlamadığı gerekçesiyle davanın esastan reddine karar verilmiştir.
Hükmün; davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, Yargıtay 14. Hukuk Dairesinin 07.10.2020 gün ve 2020/637 Esas, 2020/5907 Karar sayılı ilamıyla "5 yıl süre ile ikamet etme şartına yönelik yapılan inceleme ve araştırmanın hüküm kurmaya elverişli olmadığı, mahkemece tahsis tarihinden geriye doğru herhangi bir zaman diliminde davacının 5 yıl süre ile kesintisiz ikamet edip etmediği araştırılarak, ikamet şartının gerçekleştiğinin tespit edilmesi halinde bozma ilamında yazılı olduğu gibi davacının ödediği bedel ve ödemediği miktar oranlanmak suretiyle taşınmazın dava tarihindeki rayiç değeri tespit edilerek, belirlenecek orana göre ödemediği bedelin belirlenerek depo ettirilmesi gerekirken, yazılı şekilde hüküm kurulmasının doğru görülmediği" gerekçesiyle bozulmasına karar verilmiştir.
Mahkemece bozmaya uyularak yapılan yargılama sonunda, davalı ... Tüzel Kişiliği hakkındaki davanın pasif husumet yokluğundan reddine, dava konusu 166 ada 1 parsel sayılı taşınmazın davalı ... adına olan tapu kaydının iptali ile davacı adına tapuya kayıt ve tesciline karar verilmiştir.
Hükmü davalı ... vekili temyiz etmiştir.
3367 sayılı Yasayla 442 sayılı Köy Kanununa eklenen ek 13. madde hükmü uyarınca köy tüzel kişiliği adına köy yerleşim planına göre tescil edilen parsellerin 2000 m2'yi geçmemek üzere köyde ikamet eden ve köy nüfusuna kayıtlı olup evi bulunmayan ihtiyaç sahiplerine, ihtiyar meclisinin kararı ile rayiç bedel üzerinden satışı mümkündür. ... Köy Yerleşme Alanı Uygulama Yönetmeliğinin 12/c maddesinde “Kendisine, eşine ve reşit olmayan çocuklarına ait evi veya arsası bulunmaması, var ise evinin harap, arsanın kullanışsız olması ve isteklinin ikamet etmekte olduğu köy nüfusuna kayıtlı olması ve o köyde asgari 5 yıl oturmuş olması” gerektiği düzenlenmiştir. Anılan bu hüküm uyarınca köy tüzel kişiliği adına tapuda kayıtlı taşınmazları, o köyde asgari 5 yıl ikamet eden, kendisine, eşine ve reşit olmayan çocuklarına ait evi bulunmayan ihtiyaç sahipleri tescil talebinde bulunabilirler.
Somut olayda; mahkemece, kura tarihinden geriye dönük 5 yıl boyunca abonelik bilgilerinin celp edildiği, bu suretle davacının köyde oturmadığının ispat edilemediği gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir.
3367 sayılı Yasayla 442 sayılı Köy Kanununa eklenen ek 13. madde hükmü uyarınca köy tüzel kişiliği adına tahsisli parsellerin ihtiyaç sahiplerine satışı için davacının da sahip olduğu diğer şartların yanında, o köyde asgari 5 yıl oturmuş olması şartı da olup, davacı bu şartı ispat etme külfeti altında bulunduğundan; mahkemece, bu hususta davacı yanın delillerinin tespit edilerek tahsis tarihinden önceki her hangi bir zamanda ... Köyü'nde kesintisiz 5 yıl boyunca ikamet etmiş olma şartının yerine getirilip getirilmediği belirlendikten sonra, sonucuna göre hüküm kurulması gerekirken ispat külfeti tersine çevrilerek hüküm kurulması doğru görülmemiş, bu sebeple hükmün bozulmasına karar verilmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davalı ... vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan harcın yatırana iadesine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 29.06.2022 tarihinde oybirliği ile karar verildi.