Yargıtay 15. Hukuk Dairesi 2012/4842 Esas 2012/7699 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
15. Hukuk Dairesi
Esas No: 2012/4842
Karar No: 2012/7699
Karar Tarihi: 07.12.2012

Yargıtay 15. Hukuk Dairesi 2012/4842 Esas 2012/7699 Karar Sayılı İlamı

     Özet:

Mahkeme, bir eser sözleşmesinden kaynaklanan bakiye alacağın tahsili istemiyle girişilen icra takibine vâki itirazın iptâline ilişkin bir davayı incelemiştir. Davalı eksik ve ayıplı imalât bulunduğunu belirterek davanın reddini savunmuştur. Mahkeme, davalının tüm, davacının diğer temyiz itirazlarının reddine karar vermiş ancak bilirkişi incelemesi sonucunda davacının hakedişlerden kesilen nakdi teminatının ödenmesini istemekte haklı olduğuna hükmetmiştir. Türk Medeni Kanunu'nun 2. maddesi hükmünce “herkes, haklarını kullanırken ve borçlarını yerine getirirken dürüstlük kurallarına uymak zorundadır”. Bir hakkın açıkça kötüye kullanılmasını hukuk düzeni korumaz. Bu nedenle, mahkeme, davalının geçici kabule yanaşmayarak sistemi kullanmaya devam etmesini kötüye kullanım olarak kabul etmiştir ve teminatın ödenmesine hükmetmiştir. Kanun maddesi, Türk Medeni Kanunu'nun 2. maddesidir ve herkesin hakları ve borçları konusunda dürüstlük kurallarına uymak zorunda olduğunu belirtmektedir.
15. Hukuk Dairesi         2012/4842 E.  ,  2012/7699 K.

    "İçtihat Metni"

    Mahkemesi :Ticaret Mahkemesi

    Yukarıda tarih ve numarası yazılı hüküm taraf vekillerince temyiz edilmiş, davalı vekili tarafından duruşma istenmiş olmakla duruşma için tayin edilen günde davacı vekili Avukat ... ile davalı vekili Avukat ... geldi. Temyiz dilekçelerinin süresi içinde verildiği anlaşıldıktan ve hazır bulunan taraflar avukatları dinlendikten sonra eksiklik nedeniyle mahalline iade edilen dosya ikmal edilerek gelmiş olmakla dosyadaki kağıtlar okundu işin gereği konuşulup düşünüldü:

    - K A R A R -

    Dava, eser sözleşmesinden kaynaklanan bakiye alacağın tahsili istemiyle girişilen icra takibine vâki itirazın iptâline ilişkindir. Davalı eksik ve ayıplı imalât bulunduğunu belirterek davanın reddini savunmuştur. Mahkemece kısmen kabule dair verilen karar, taraf vekillerince temyiz edilmiştir.
    1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalının tüm, davacının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir.
    2-Taraflar arasında düzenlenen 01.09.2005 tarihli sözleşme ile davacı, doğalgaz dağıtım, proje ve mühendislik işlerinin yapımını üstlenmiştir. Sözleşmenin geçici kabule ilişkin 14. maddesinde, hakediş ödemelerinden %5"i oranında nakdi teminat kesintisi yapılacağı, 34. maddesinde de geçici kabul ile birlikte kesilen bu nakdi teminatın iade edileceği kararlaştırılmıştır. Eldeki davada kesilen nakdi teminatlarla birlikte hakediş alacağının ödenmesi istenmiş, davalı eksik iş bulunduğundan geçici kabulün yapılmadığını belirterek davadaki istemin reddini savunmuştur. Yaptırılan bilirkişi incelemesinde, davalının eksik olduğunu savunduğu işlerin hakedişlerde yer aldığı ve davalı tarafından da hakedişin imzalandığı gözetildiğinde eksik iş bulunmadığı sonucuna varılmıştır.
    Öte yandan Enerji Piyasası Düzenleme Kurulu"nun mahkemeye gönderdiği cevabî yazıda, Ekim 2000 tarihinden itibaren doğalgaz arzının sağlandığı bildirilmiştir. Bu haliyle
    davacının edimlerini ifa ettiği, eksik ve kusur bulunmadığı, işin geçici kabule hazır olduğu anlaşılmaktadır. Her ne kadar sözleşmede nakdi teminatın geçici kabul ile iade olunacağı kararlaştırılmış ise de, doğalgaz arzının sağlandığı tarih gözetildiğinde işin geçici kabule hazır olduğu, aradan geçen zaman içinde davalının geçici kabule yanaşmayarak sistemi kullanmaya devam etmekte, sözleşmedeki bu hakkını kötüye kullanmış olduğu kabul edilmelidir. Türk Medeni Kanunu"nun 2. maddesi hükmünce “herkes, haklarını kullanırken ve borçlarını yerine getirirken dürüstlük kurallarına uymak zorundadır”. Bir hakkın açıkça kötüye kullanılmasını hukuk düzeni korumaz. Bu nedenlerle davacının hakedişlerden kesilen nakdi teminatının ödenmesini istemekte haklı olduğundan bilirkişilerce hesaplanan 11.175,00 TL teminatın da kabulüne karar verilmesi gerekir. Bilirkişi görüşüyle bağlı kalınarak istemin reddi doğru olmadığından karar bozulmalıdır.
    SONUÇ: Yukarıda 1. bentte açıklanan nedenlerle davalının tüm, davacının diğer temyiz itirazlarının reddine, 2. bent uyarınca hükmün davacı yararına BOZULMASINA, 900,00 TL duruşma vekâlet ücretinin davalıdan alınarak, Yargıtay duruşmasında vekille temsil olunan davacıya verilmesine, aşağıda yazılı bakiye 625,90 TL temyiz ilam harcının temyiz eden davalıdan alınmasına, ödediği temyiz peşin harcının istek halinde temyiz eden davacıya geri verilmesine, 07.12.2012 gününde oybirliğiyle karar verildi.








    Hemen Ara