Yargıtay 15. Hukuk Dairesi 2012/504 Esas 2012/7638 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
15. Hukuk Dairesi
Esas No: 2012/504
Karar No: 2012/7638
Karar Tarihi: 05.12.2012

Yargıtay 15. Hukuk Dairesi 2012/504 Esas 2012/7638 Karar Sayılı İlamı

     Özet:

Dava, rücuan tazminat istemiyle açılmıştır. Mahkeme, davayı kısmen kabul etmiş, karar temyiz edilmiştir. Dosyadaki yazılara, delillere ve nedenlere göre, davalıların sair itirazlarının reddedilmesi gerektiği belirtilmiştir. Ancak Belediye'nin davada taraf olmaması dikkate alındığında, ileride aleyhine açılabilecek bir davada varsa belediyenin kusur oranı belirlenip hüküm oluşturulabileceğine değinilmiştir. Kararın, tarafların avukatlarının dinlenmesinden sonra başka bir güne bırakılması gerektiğinden bahsedilmiştir.
Dosya içerisinde yer alan bir başka davanın kararının kesinleştiği tarih itibariyle davacının parselinin yüzölçümünün arttığı, bu nedenle önceki dosyanın kararının kesinleştiği tarihi dikkate alarak davacının parseline ilave edilen 16,51 m2'lik kısmın rayiç bedeli belirlenerek karar altına alınan tazminattan düşüleceği ifade edilmiştir.
Davalıların tazminatın ödenmesi konusunda davanın açılmasıyla birlikte temerrüde düştüğü belirtilerek, faizin ödeme tarihinden başlatılması gerektiği vurgulanmıştır.
Aplikasyon işleminin hatalı yapılması nedeniyle davacının kusurlu olup olmadığı tartışmaya açılmış ancak mahkeme tarafından kabul edilmemiştir. Davalıların müştereken ve müteselsilen sorumlu tutulduğu belirtilerek, davalıların sorumlu oldukları miktarın belirlenmesi, faiz yürütülerek müştereken ve müteselsilen tahsil kararı verilmesi gerektiği ifade edilmiştir.
Kararda geçen kanun maddeleri: Kanun M. 4915, Kanun M. 818, HUMK Madde 384, HUMK Madde 387, HUMK Madde 442.
15. Hukuk Dairesi         2012/504 E.  ,  2012/7638 K.

    "İçtihat Metni"

    Mahkemesi :Asliye Hukuk Hakimliği

    Yukarıda tarih ve numarası yazılı hüküm taraf vekillerince temyiz edilmiş, davalılar vekili tarafından istenmiş olmakla duruşma için tayin edilen günde davacı vekili Avukat ... ile davalılar vekili Avukat ... geldi. Temyiz dilekçelerinin süresi içinde verildiği anlaşıldıktan ve hazır bulunan taraflar avukatları dinlendikten sonra vaktin darlığından ötürü işin incelenerek karara bağlanması başka güne bırakılmıştı. Bu kere dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği konuşulup düşünüldü:


    -K A R A R -


    Dava, rücuan tazminat istemiyle açılmış, mahkemece davanın kısmen kabulüne karar verilmiş, karar taraf vekillerince temyiz edilmiştir.
    1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle bilirkişiler raporlarında Belediyenin de kusurlu olabileceğine değinmişlerse de, Belediyenin davada taraf olmaması dikkate alındığında, ileride Belediye aleyhine açılabilecek bir davada varsa belediyenin kusur oranı belirlenip hüküm oluşturulabileceğine göre davalıların sair temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir.
    2-Dosya içerisinde bulunan ... 2. Asliye Hukuk Mahkemesi"nin kararı kesinleşen 2004/173 Esas 2005/125 Karar sayılı dava dosyasının yargılaması sonucunda karar altına alınan tazminat sonucu 16,51 m2"lik arsanın davacı ..."nın 4204 parseline ilâvesine karar verildiği, bu şekilde davacının parselinin yüzölçümünün arttığı dikkate alınarak, önceki dosyanın kararının kesinleştiği tarih olan 24.04.2006 tarihi itibariyle davacı ..."nın parseline ilave edilen 16,51 m2"lik kısmın rayiç bedeli belirlenerek karar altına alınan tazminattan düşülmeden sonuca varılması doğru olmamıştır.
    3-... 2. Asliye Hukuk Mahkemesi"nin 2004/173 Esas 2005/125 Karar sayılı dosyasının kesinleşme tarihi 24.04.2006"dır. ..."nın bu dosyada tahsiline karar verilen 46.282,35 TL"yi ödemesi gereken tarih kararın kesinleştiği tarihtir. Davacının rücu davasında bu tarih itibariyle hesaplama ve değerlendirme yapılması rücu edilebilecek miktarın belirlenmesi gerekirken, davacının komşusu Candeğer Furtun"a anlaşma sonucu 12.03.2007 tarihinde ödediği 85.000,00 TL dikkate alınarak rücu edilebilecek miktarların belirlenip hüküm oluşturulması da hatalı olmuştur.
    4-Davacı, davalıları tazminatın ödenmesi konusunda davanın açılmasından önce ödeme ister, miktar belirtir, ihtarname veya yazı göndererek temerrüde düşürmemiştir. Davalılar davanın açılmasıyla temerrüde düşürüldüklerine göre, faizin dava tarihinden başlatılması gerekirken, ödeme tarihinden başlatılması da doğru olmamıştır.
    5-Davacının temyiz itirazlarına gelince;
    Aplikasyon işleminin hatalı yapılmasından ve bunun denetlenmemesinden konunun uzmanı olan davalılar sorumludur. Davacı inşaat sahibinin yapılan yanlış aplikasyon nedeniyle kusurlu sayılması mümkün görülmemiştir.
    Mahkemece bu durum gözden kaçırılarak, bilirkişilerin raporlarında davacının kusuru nedeniyle tazminat miktarından %20 oranında indirim yapılmasına ilişkin görüşleri kabul edilerek hüküm kurulması hatalı olmuştur. Ayrıca davalılar, davacı bina sahibine karşı müştereken ve müteselsilen sorumludurlar. Davalılar arasındaki kusur dağılımı kendi iç sorunlarıdır. Mahkemece bu durum dikkate alınmadan davalıların kusur oranlarına göre tazminatla sorumlu tutulmaları da doğru olmamıştır.
    Yapılacak iş, yukarıda açıklanan konularda gerekirse keşif yapılarak, konunun uzmanı bilirkişilerden rapor alınmasından, davalıların sorumlu oldukları miktarın belirlenmesinden, davalılardan dava tarihinden itibaren faiz yürütülerek müştereken ve müteselsilen tahsil kararı verilmesinden ibarettir.
    Kararın bu nedenlerle bozulması gerekmiştir.
    SONUÇ:Yukarıda 1. bentte açıklanan nedenlerle davalıların sair temyiz itirazlarının reddine, kararın 2., 3. ve 4. bentler uyarınca davalılar, 5. bent uyarınca davacı yararına BOZULMASINA, 900,00"er TL duruşma vekillik ücretinin taraflardan karşılıklı olarak alınarak Yargıtay"daki duruşmada vekille temsil olunan diğer tarafa verilmesine, fazla alınan temyiz peşin harçlarının istek halinde temyiz eden taraflara geri verilmesine, 05.12.2012 gününde oybirliğiyle karar verildi.





    Hemen Ara