Yargıtay 15. Hukuk Dairesi 2012/257 Esas 2012/7425 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
15. Hukuk Dairesi
Esas No: 2012/257
Karar No: 2012/7425
Karar Tarihi: 26.11.2012

Yargıtay 15. Hukuk Dairesi 2012/257 Esas 2012/7425 Karar Sayılı İlamı

     Özet:

Bu dava, bir eser sözleşmesinden kaynaklı alacak talebine ilişkindir. Davacı, davalının kooperatifin inşaatının müteahhidi olduğunu ve SSK primlerini ödemediği için oturma izin belgesinin alınamadığını iddia ederek davalı adına SSK'ya ödeme yaptıklarını belirtmiştir. Davalı ise bu ödemelerin istirdat kapsamına girmediğini ve normal iş ilişkisinden kaynaklandığını savunmuştur. Mahkeme, bilirkişi raporunu esas alarak yapılan ödemelerin iadesine karar vermiş ancak davacının talebinin zamanaşımı süresi dolmuş olduğu gerekçesiyle reddedilmesi gerektiğine karar verilmiştir. Kararda geçen kanun maddeleri ise Borçlar Kanunu'nun 61. ve devamı maddeleri (sebepsiz iktisap hükümleri) ile 66. maddesi (zamanaşımı süresi).
15. Hukuk Dairesi         2012/257 E.  ,  2012/7425 K.

    "İçtihat Metni"

    Mahkemesi :Ticaret Mahkemesi

    Yukarıda tarih ve numarası yazılı hükmün duruşmalı olarak temyizen tetkiki davalı vekili tarafından istenmiş olmakla duruşma için tayin edilen günde taraf vekilleri yapılan tebligata rağmen gelmediklerinden incelemenin evrak üzerinde yapılmasına karar verildikten ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşıldıktan sonra dosyadaki kağıtlar okundu işin gereği konuşulup düşünüldü:

    - K A R A R -

    Dava, eser sözleşmesinden kaynaklanan alacak talebine ilişkin olup, mahkemece davanın kabulüne dair verilen karar davalı tarafından temyiz edilmiştir.
    1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir.
    2-Davacı davasında, davalı yüklenicinin kooperatife ait inşaatın müteahhidi olduğunu, inşaat ile ilgili SSK primlerini ödememesi sonucu oturma izin belgesinin alınamadığını, bu nedenle davalı adına SSK’ya 18.373,68 TL ödediklerini, davalı şirket alacaklılarından dava dışı ... İnş. A.Ş.’nin davalı aleyhine yaptığı icra takibinde kendilerine İİK’nın 89. maddesine göre haciz ihbarnamesi gönderildiğini, bu nedenle icra dosyasına 26.530,00 TL ödendiğini belirterek bu bedel ile birlikte toplam 44.903,68 TL’nin ödeme tarihlerinden itibaren faizi ile tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
    Dosya kapsamından davalının ... 4. İcra Müdürlüğü’nün 2001/4335 Esas sayılı dosyasında davacı kooperatif aleyhine hakediş alacağı ile ilgili olarak takibe geçtiği, aynı tarihlerde davalı ... Ltd. Şti.’nin alacaklısı olan dava dışı ... A.Ş. tarafından ... aleyhine ... 4. İcra Müdürlüğü 2001/4907 Esas sayılı dosyada icra takibine geçilerek
    2001/4335 Esas sayılı dosyaya İİK’nın 84. maddesine göre haciz ihbarnamesi gönderildiği, bu ihbarnameye karşı davacı kooperatif tarafından ... 2. Asliye Hukuk Mahkemesi’nde 2001/790 Esas (bozma sonrası 2006/508 Esas) sayılı dosyada menfi tespit davası açıldığı, davanın reddedildiği sonuçta davacı kooperatif tarafından haciz ihbarnamesinin gönderildiği dosyaya 20.06.2008 tarihinde eldeki davaya konu 26.350,00 TL’nin yatırıldığı anlaşılmaktadır.
    Mahkemece bilirkişi raporu esas alınarak icra dosyasına ödenen bu bedelin iadesine karar verilmiştir. Bilirkişi raporunda bu ödemenin istirdat kapsamında olmadığı, normal iş ilişkisinden kaynaklandığından 10 yıllık zamanaşımına tabi olduğu açıklanmış ise de davacı tarafından yapılan ödeme taraflar arasındaki eser sözleşmesinden kaynaklanmayıp, davacı kooperatifin davalı yüklenicinin dava dışı alacaklısına İİK"nın 89. maddesine göre ödemek zorunda kaldığı bedel ile ilgilidir. Bu hali ile ödenen bedelin iadesinin BK’nın 61. ve devamı maddelerinde açıklanan sebepsiz iktisap hükümlerine göre tahsili talep edilebilir. Bu talebinde BK’nın 66. maddesine göre bir yıllık zamanaşımı süresi içerisinde ileri sürülmesi gerekir. Somut olayda ödeme 20.06.2008 tarihinde yapılmış olup dava 30.07.2010 tarihinde açılmıştır. Yargılama sırasında davalıya dava dilekçesi tebliği yapılmamış, davalı cevap dilekçesinde davanın hak düşürücü sürede açılmadığını açıklamış, davacı tarafından zamanaşımı def’inin süresinde ileri sürülmediği yönünde savunmada bulunulmadığına göre zamanaşımı def’inin de süresinde ileri sürüldüğünün kabulü gerekir. Bu durumda davaya konu olan 26.350,00 TL’lik talep yönünden zamanaşımının dolmuş bulunması nedeniyle talebin reddi yerine kabulü doğru olmamış kararın bozulması gerekmiştir.
    SONUÇ:Yukarıda 1. bentte açıklanan nedenlerle davalının sair temyiz itirazlarının reddine, kararın 2. bent gereğince davalı yararına BOZULMASINA, Yargıtay duruşmasında vekille temsil edilmediğinden davalı yararına vekâlet ücreti takdirine yer olmadığına, fazla alınan temyiz peşin harcının istek halinde temyiz eden davalıya geri verilmesine, 26.11.2012 gününde oybirliğiyle karar verildi.






    Hemen Ara