15. Hukuk Dairesi 2012/19 E. , 2012/7334 K.
"İçtihat Metni"Mahkemesi :Ticaret Mahkemesi
Yukarıda tarih ve numarası yazılı hükmün duruşmalı olarak temyizen tetkiki davacı vekili tarafından istenmiş olmakla duruşma için tayin edilen günde davacı vekili Avukat ... ile davalı vekili Avukat ... geldi. Temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşıldıktan ve hazır bulunan taraflar avukatları dinlendikten sonra vaktin darlığından ötürü işin incelenerek karara bağlanması başka güne bırakılmıştı. Bu kere dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği konuşulup düşünüldü:
- K A R A R -
Dava, eser sözleşmesi uyarınca inşaatın tamamlandığı, kesin hesabın çıkartılarak alacağın tahsiline karar verilmesi istemiyle açılmış, davalı inşaatta eksikler bulunduğunu, kooperatifi temsile yetkili kimselere teslimin yapılmadığını belirterek davanın reddini savunmuştur. Mahkemece kesin hesabın dava tarihi itibariyle yapılmadığı anlaşıldığından kesin hesaba dayalı alacak istemine ilişkin davanın reddine karar verilmiş, karar, davacı tarafından temyiz edilmiştir.
Taraflar arasında imzalanan 21.04.2004 tarihli sözleşme ile kooperatife ait 132 dairenin inşaatının yapımını davacı yükümlenmiş; 15.08.2008 tarihli sözleşme ile de N-3 Bloğa ait yarım kalan inşaatın tamamlanması kabul edilmiştir. Sözleşmeye göre inşaatın 15.12.2008 tarihinde eksiksiz olarak teslimi, 30.12.2008 tarihinde de tüm işlerin kesin hesabının yapılması kararlaştırılmıştır. Davacı 01.12.2008 tarihinde N-3 Blok inşaatını tamamlayarak teslim ettiğini, buna göre kesin hesabın davalıca çıkartılmadığından mahkemece yapılmasını istemiş, davalı da eksik işler bulunduğunu savunmuştur. Mahkemece yaptırılan bilirkişi incelemesinde, inşaattaki eksikler saptanmış, ancak kesin hesabın taraflarca çıkartılmadığı belirtilerek kesin hesap yapılmamıştır. Her ne kadar sözleşmede taraflarca kesin hesabın çıkartılması kabul edilmiş ise de, koopetifçe eksik işler bulunduğu, yetkililere teslim yapılmadığından kesin hesabın çıkartılamayacağı bildirilerek
itiraz edilmiştir. Gerçekten ticaret sicili kayıtlarına göre teslimin kooperatifi temsile yetkili kişilere yapılmadığından 01.12.2008 tarihli teslim tutanağının davalıyı bağlayıcı olduğu kabul edilemez. Bu nedenle BK"nın 360. maddesindeki haklarını kullanabileceğinden eksik ve kusurlu imalâtı davalının teslim alması istenilemez. Ne var ki eserin büyük oranda tamamlanması, kabule engel olmayacak nitelikte eksik ve ayıpların bulunması halinde bunların tutarının yüklenici alacağından indirilerek eser kabul edilebilir. O halde mahkemece yapılması gereken iş; yeniden oluşturulacak uzman bilirkişi heyetiyle taraflar arasındaki sözleşmeler ve fiyat farkı hükümleri gözetilerek, mahallinde keşif yapılmak suretiyle davacının hakedişini belirlemek, varsa eksik ve kusurlu imalât tutarı ile ödemeleri hakedişten mahsup etmek, böylece kesin hesap çıkartılarak sonucuna uygun hüküm kurmaktan ibarettir. Bu husus üzerinde durulmadan uyuşmazlığı ortada bırakır şekilde davanın reddine karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olmuş, kararın bozulması uygun bulunmuştur.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, 900,00 TL duruşma vekâlet ücretinin davalıdan alınarak, Yargıtay duruşmasında vekille temsil olunan davacıya verilmesine, fazla alınan temyiz peşin harcının istek halinde temyiz eden davacıya geri verilmesine, 22.11.2012 gününde oybirliğiyle karar verildi.