Esas No: 2022/615
Karar No: 2022/4886
Karar Tarihi: 06.09.2022
Yargıtay 7. Hukuk Dairesi 2022/615 Esas 2022/4886 Karar Sayılı İlamı
7. Hukuk Dairesi 2022/615 E. , 2022/4886 K.Özet:
Davacı, Ilısu Barajı kamulaştırma alanı kapsamında kalan 125 parsel sayılı taşınmazdaki ev, garaj ve ağaçların kendisi tarafından meydana getirildiğini talep etmiş, ıslah dilekçesiyle de 124 parsel sayılı taşınmazdaki afet evi ve tuvalet hariç tüm muhdesatın kendisi tarafından meydana getirildiğinin tespitini istemiştir. Mahkeme davanın kısmen kabulüne karar vermiş, ancak Yargıtay 8. Hukuk Dairesi tarafından bozulmuştur. Bozmaya uygun şekilde verilen yeni kararda, 124 ve 125 parsel sayılı taşınmazdaki çardak, yer betonu, taş duvar ve ağaçlar yönünden davanın kabulüne hükmedilmiştir. Davalı Hazine ve ... vekilinin temyiz itirazları karşılanmamış, dava konusu olmayan hususların ıslah yoluyla dava konusu edilemeyeceği ve sökülebilir bir yapı niteliği taşıyan çardağın da incelenmeyip eksik karar verildiği belirtilerek karar bozulmuştur. İlgili kanun maddeleri:
- Kamulaştırma hukuki nedenine dayalı muhdesatın davacı tarafından meydana getirildiğinin tespiti talebi bütünleyici nitelikte olmayıp, teferruat nitelikteki eşyalar yönünden muhdesat aidiyeti davası açılamaz (Bu nitelikteki eşyalar yönünden eda davası açma hakkının bulunduğu hallerde bu davaya öncü olacak bir tespit davası açılmasında hukuki yarar bulunmaz.)
- Islahla kastedilen, dava konusu edilen hususların genişletilmesi veya değiştirilmesidir. Dava konusu edilmeyen bir hususun ıslah yoluyla davaya ithaline ve dava konusu haline getirilmesine yasal olanak bulunmamaktadır.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Davacı tarafından, davalılar aleyhine 30/01/2014 gününde verilen dilekçe ile muhdesatın tespiti talebi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kısmen kabulüne dair verilen 14/10/2021 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı Hazine ve ... vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü:
K A R A R
I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde; Ilısu Barajı kamulaştırma alanı kapsamında kalan 125 parsel sayılı taşınmazdaki ev, garaj ve ağaçların davacı tarafından meydana getirildiğinin tespitini, 25.11.2015 tarihli ıslah dilekçesi ile, 124 ve 125 parsel sayılı taşınmaz üzerindeki afet evi ve tuvalet hariç tüm muhdesatın davacı tarafından meydana getirildiğinin tespitini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalı Hazine ile ... vekili, davanın reddini savunmuş, ıslah dilekçesine karşı sundukları beyan dilekçesinde, ıslahla davaya yeni talep eklenemeyeceğini, davanın genişletilmesine muvafakatlerinin olmadığını belirtmiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
Mahkemece yapılan yargılama sonunda, 124 ve 125 parsel sayılı taşınmaz üzerinde bulunan çardak, yer betonu, taş duvar, tel çit, demir kapı ve ağaçlar yönünden davanın kabulüne, fazlaya dair talebin reddine karar verilmiştir.
IV. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ
A. Bozma Kararı
1. İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde Davalı Hazine ile ... vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
2. Yargıtay 8. Hukuk Dairesi 18.06.2020 tarihli ve 2017/11801 Esas, 2020/3683 Karar sayılı ilamıyla; dava konusu 124 parsel sayılı taşınmazın Ilısu Barajı kamulaştırma alanı kapsamında kalıp kalmadığının araştırılması, muhdesat niteliğinde olmayan tel, çit ve demir bahçe kapısı yönünden davanın reddedilmesi gerektiğinden ve sair temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığından bahisle yerel mahkeme kararı bozulmuştur.
B. İlk Derece Mahkemesince Bozmaya Uyularak Verilen Karar
Bozma ilamına uyan mahkemece, 124 ve 125 parsel sayılı taşınmaz üzerinde bulunan çardak, yer betonu, taş duvar ve ağaçlar yönünden davanın kabulüne, fazlaya dair talebin reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde Davalı Hazine ile ... vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davalılar vekili temyiz dilekçesinde özetle; bilirkişi raporlarının hüküm kurmaya elverişli olmadığını, dava dilekçesi ile talep edilmeyen muhdesatın ıslah yoluyla eklenemeyeceğini, ayrıca talep edilen çardağın muhdesat niteliğinde olmayan hafif yapı olduğunu, bu nedenlerle kararın bozulması gerektiğini belirtmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, davanın kısmen kabulü kararının eksik incelemeye ve hatalı değerlendirmeye dayalı olup olmadığı noktasında toplanmaktadır.
2. İlgili Hukuk
1.Dava, kamulaştırma hukuki nedenine dayalı muhdesatın davacı tarafından meydana getirildiğini tespiti talebine ilişkindir. Bütünleyici parça niteliğinde olmayıp her zaman için ana taşınmazdan sökülüp götürülebilen ve taşınmazdan ayrılması mümkün olan eşyalar teferruat niteliğindedir. Bu nitelikteki eşyalar yönünden muhdesat aidiyeti davası açılamayacağı, iyileştirici nitelikteki giderlerden paya düşenden fazlasını ancak koşullarının varlığı halinde Türk Borçlar Kanununun 77 ve devam eden maddeleri hükmüne ve sebepsiz zenginleşme kurallarına göre açılacak eda nitelikli bir alacak davası ile istenebileceği kuşkusuzdur. Eda davası açma hakkının bulunduğu hallerde bu davaya öncü olacak bir tespit davası açılmasında hukuki yarar bulunduğundan söz edilemez.
2. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 176 ve devamı maddelerine göre ıslah, iddia ve savunmanın genişletilmesi yasağının istisnalarından biri olup, taraflardan birinin usule ilişkin bir işlemini kısmen veya tamamen düzeltmesine olanak tanıyan bir yöntemdir. Öğretide ve Yargıtay uygulamasında ıslah yoluyla davanın değiştirilebileceği ve genişletilebileceği, aynı şekilde savunmanın da genişletilebileceği ilke olarak kabul edilmektedir. Islahla kastedilen, dava konusu edilen hususların genişletilmesi veya değiştirilmesidir. Dava konusu edilmeyen bir hususun ıslah yoluyla davaya ithaline ve dava konusu haline getirilmesine yasal olanak bulunmamaktadır. (Yargıtay Hukuk Genel Kurulu 29.06.2011 tarih 2011/1-364 Esas ve 453 Karar; Yargıtay Hukuk Genel Kurulu 15.02.2017 tarih 2015/7-917 Esas ve 2017/265 Karar)
3. Değerlendirme
1. Dosya muhtevasına, dava evrakı ile yargılama tutanakları münderecatına göre, Mahkemece mevcut deliller takdir edilerek karar verildiğinden ve takdirde bir isabetsizlik bulunmadığından, davalılar vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
2. Somut olayda, davacı vekili dava dilekçesinde yalnız 125 parsel üzerindeki yapılar yönünden talepte bulunmuş, 25.11.2015 tarihli ıslah dilekçesi ile 124 parsel sayılı taşınmazı da talebine eklemiş ise de, davalılar vekili iddianın genişletilmesine muvafakat etmemiştir. Hal böyle olunca, mahkemece 124 parsel sayılı taşınmazda bulunan muhdesat yönünden esasa girecek şekilde bir karar verilmemesi gerekirken yazılı şekilde kısmen kabulüne karar verilmiş olması doğru görülmemiştir.
3. Bütünleyici parça niteliğinde olmayıp her zaman için ana taşınmazdan sökülüp götürülebilen ve taşınmazdan ayrılması mümkün olan eşyalar teferruat niteliğinde olup, bu nitelikteki eşyalar yönünden muhdesat aidiyeti davası açılamayacağı önceki bozma ilamında belirtilmiş olmakla birlikte, çardağın sökülebilir olduğu yönündeki davalıların iddiası incelenmeyip eksik araştırmayla karar verilmesi doğru görülmemiş, bozmayı gerektirmiştir.
VI. KARAR
Yukarıda V-C-3-1. bentte açıklanan nedenlerle davalı Hazine ile ... vekilinin temyiz itirazlarının REDDİNE; V-C-3-2. ve 3. bentte açıklanan nedenlerle davalılar vekilinin temyiz itirazları yerinde olduğundan kabulü ile usul ve kanuna aykırı bulunan hükmün 6100 sayılı HMK'nin Geçici 3. maddesi yollamasıyla 1086 sayılı HUMK'un 428. maddesi uyarınca BOZULMASINA, taraflarca HUMK'un 440/I maddeleri gereğince Yargıtay Daire ilamının tebliğinden itibaren ilama karşı 15 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine, 06.09.2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.