Esas No: 2012/6958
Karar No: 2012/7265
Karar Tarihi: 20.11.2012
Yargıtay 15. Hukuk Dairesi 2012/6958 Esas 2012/7265 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
Mahkemesi :Sulh Hukuk Hakimliği
Yukarıda tarih ve numarası yazılı bozmaya uyularak verilen hükmün temyizen tetkiki davalı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü:
- K A R A R -
Dava, BK"nın 355. ve devamı maddelerinde düzenlenen eser sözleşmesinden kaynaklanmakta olup, davacı yüklenici iş bedelinin tahsili için başlattığı icra takibine davalı iş sahibince itiraz edilmesi üzerine itirazın iptâli, takibin devamı ve %40 icra inkâr tazminatının tahsilini istemiştir. Mahkemece bozmaya uyularak yapılan yargılama sonucunda davanın kabulüne dair verilen karar, davalı işsahibi tarafından temyiz edilmiştir.
1-Dosyadaki yazılara ve mahkemece uyulan bozma kararı gereğince inceleme yapılarak hüküm verilmiş olmasına, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına ve bozmanın şümulü dışında kalarak kesinleşen cihetlere ait temyiz itirazlarının incelenmesinin artık mümkün olmamasına göre davalı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazları yerinde görülmemiş, reddi gerekmiştir.
2-İcra takibinde 3.695,00 TL asıl alacak ve 226,86 TL işlemiş faizden oluşan toplam 3.921,86 TL alacağın tahsili istenmiş, itiraz üzerine alacağın tamamı yönünden takip durmuştur. Dava dilekçesinde dava değeri 3.695,00 TL olarak gösterilmiş ve harç da bu miktar üzerinden yatırılmıştır. Bu durumda itirazın iptâli davasının yalnızca takip talebindeki asıl alacak yönünden açıldığının kabulü zorunludur. Takip talebindeki birikmiş faiz alacağı yönünden usulen açılmış bir dava bulunmamaktadır. Bu hususa hükmüne uyulan Dairemizin 09.11.2010 günlü bozma ilâmında da değinilmiş, yalnızca asıl alacak yönünden itirazın iptâli kararı verilmesi gerektiği, işlemiş faizi de kapsayacak şekilde karar verilmesinin doğru olmadığı belirtilmiştir. Mahkemece bozmaya uyularak hüküm tesis edildiğine göre yalnızca asıl alacak yönünden itirazın iptâli ile takibin devamına karar verilmesi gerekirken “itirazın iptâline, takibin devamına, ... İcra Müdürlüğü"nün 2008/2644 Esas sayılı takip dosyasında durmuş olan icra takibinin kaldığı yerden devamına” denilmek suretiyle işlemiş faizi de kapsayacak şekilde hüküm tesisi bozmaya aykırı olmuştur.
3-Hükmüne uyulan bozma ilâmında, takip konusu bedel likid nitelikte olmadığından icra-inkâr tazminatının reddi gerektiği belirtilmiş, bozmaya uyulmakla bu yönden davalı borçlu yararına usuli kazanılmış hak oluşmuştur. Mahkemece bozma doğrultusunda icra inkâr tazminatı isteminin reddine karar verilmesi gerekirken kabulüne karar verilmesi de bozmaya aykırı olmuştur.
Kararın yukarıda 2. ve 3. bentlerde yazılı nedenlerle bozulması gerekir ise de yapılan yanlışların giderilmesi yeniden yargılamayı gerektirmediğinden 6100 Sayılı HMK"nın geçici 3. maddesinin yollamasıyla 1086 Sayılı HUMK"nın 438/VII. maddesi uyarınca kararın düzeltilerek onanması uygun bulunmuştur.
SONUÇ:Yukarıda 1. bentte yazılı nedenlerle davalı borçlunun sair temyiz itirazlarının reddine, 2. bent uyarınca kararın hüküm kısmının 2, 3 ve 4 nolu bentlerinin tamamen karardan çıkartılarak 2 nolu bendin yerine “Korkuteli İcra Müdürlüğü"nün 2008/2644 Esas sayılı takip dosyasında davalı borçlunun asıl alacağa yönelik itirazının iptâline”, 3 nolu bendinin yerine “3.695,00 TL asıl alacağa takip tarihinden itibaren yıllık %27 ve değişen oranlarda avans faizi uygulanmak suretiyle takibin devamına”, 4 nolu bendinin yerine de “şartları oluşmadığından icra inkâr isteminin reddine” cümlelerinin eklenmesine, kararın değiştirilmiş bu şekliyle DÜZELTİLEREK ONANMASINA, ödediği temyiz peşin harcının istek halinde temyiz eden davalıya geri verilmesine, 20.11.2012 gününde oybirliğiyle karar verildi.