Yargıtay 7. Hukuk Dairesi 2022/3286 Esas 2022/4960 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
7. Hukuk Dairesi
Esas No: 2022/3286
Karar No: 2022/4960
Karar Tarihi: 07.09.2022

Yargıtay 7. Hukuk Dairesi 2022/3286 Esas 2022/4960 Karar Sayılı İlamı

     Özet:

Davacı, müvekkilinin taşınmazı için geçit hakkı kurulmasını talep etmiştir. Davalılar, taşınmazın yola bağlantısı olduğunu savunarak davanın reddedilmesi gerektiğini söylemiştir. İlk olarak kabul edilen karar, Yargıtayca bozulmuş ve aleyhine geçit kurulan taşınmazın ekonomik kullanım bütünlüğünün korunmasının gerektiği belirtilmiştir. Sonrasında ise davacının duruşmaya katılmaması ve davalının \"davayı takip etmeyeceğini\" bildirmesi nedeniyle dava, HMK 150/6. maddesi gereğince açılmamış sayılmıştır. Ancak, kararın HMK 150/5. maddesi uyarınca davanın açılmamış sayılması gerektiği belirtilmiştir. Kanunun ilgili maddeleri: HMK 150/5 ve 6.
7. Hukuk Dairesi         2022/3286 E.  ,  2022/4960 K.

    "İçtihat Metni"

    7. Hukuk Dairesi
    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
    DAVALILAR : ... vd.

    Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 04.07.2013 gününde verilen dilekçe ile geçit hakkı kurulması talebi üzerine yapılan duruşma sonunda; bozma ilamına uyulup uyulmama konusunda karar vermeden davanın HMK 150/6. maddesi gereğince açılmamış sayılmasına dair verilen 07.12.2021 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü:

    KARAR

    Dava, Türk Medeni Kanununun 747. maddesi gereğince geçit hakkı kurulması isteğine ilişkindir.
    Davacı vekili, müvekkiline ait 383 ada 1 parsel sayılı taşınmazın yola ihtiyacı bulunduğunu, bedeli karşılığında müvekkiline ait taşınmaz hakkında geçit hakkı tesis edilmesini talep etmiştir.
    Davalı ... vekili, davacıya ait taşınmazın yola bağlantısı bulunduğundan yol ihtiyacının bulunmadığını, davanın reddini, yargılama gideri ve vekalet ücretinin davacı üzerinde bırakılması gerektiğini savunmuştur.
    Mahkemece ilk olarak davanın kabulüne dair verilen kararın dahili davalı ... vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, Yargıtay 14. Hukuk Dairesinin 2017/2277 Esas, 2020/8465 Karar sayılı ve 15.12.2020 tarihli ilamı ile, " ... yararına geçit talep edilen 383 ada 1 parsel sayılı taşınmazın geçit ihtiyacı içinde bulunduğu anlaşılmaktadır. Ancak, yararına geçit istenen taşınmaz lehine kurulan geçit irtifakının, davalılardan ...'ın paylı mülkiyetinde olan 383 ada 4 parsel sayılı taşınmazı iki parçaya bölecek biçimde tesis edildiği görülmektedir. Geçit davalarında aleyhine geçit kurulan parsellerin ekonomik kullanım bütünlüklerinin korunması gerekirken, aleyhine geçit kurulan taşınmazın kullanım şekli ve ekonomik bütünlüğü bozulacak şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiştir." gerekçesiyle bozulmasına karar verilmiştir.
    Mahkemece, bozma üzerine bozmaya uyulup uyulmayacağıyla ilgili karar vermeden davacının duruşmaya katılmaması ve duruşmaya katılan davalı vekilinin "davayı takip etmeyeceğini" bildirmesi üzerine 06.09.2021 tarihli duruşmada HMK 150 gereğince dosyanın işlemden kaldırılmasına, 07.12.2021 tarihli gerekçeli karar ile de davanın HMK 150/6. maddesi gereğince açılmamış sayılmasına karar verilmiştir.
    Hükmü, davacı vekili temyiz etmiştir.
    1- Yapılan yargılamaya, toplanan delillere ve tüm dosya içeriğine göre davacı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiş, reddi gerekmiştir.
    2- Tarafların duruşmaya gelmemesi, sonuçları ve davanın açılmamış sayılması başlığı ile HMK'nın 150. maddesi, "(1) Usulüne uygun şekilde davet edilmiş olan taraflar, duruşmaya gelmedikleri veya gelip de davayı takip etmeyeceklerini bildirdikleri takdirde dosyanın işlemden kaldırılmasına karar verilir.
    (2) Usulüne uygun şekilde davet edilmiş olan taraflardan biri duruşmaya gelir, diğeri gelmezse, gelen tarafın talebi üzerine, yargılamaya gelmeyen tarafın yokluğunda devam edilir veya dosya işlemden kaldırılır. Geçerli bir özrü olmaksızın duruşmaya gelmeyen taraf, yokluğunda yapılan işlemlere itiraz edemez.
    (3) Duruşma gününün belli edilmesi için tarafların başvurması gereken hâllerde gün tespit ettirilmemişse, son işlem tarihinden başlayarak bir ay geçmekle dosya işlemden kaldırılır.
    (4) Dosyası işlemden kaldırılmış olan dava, işlemden kaldırıldığı tarihten başlayarak üç ay içinde taraflardan birinin dilekçe ile başvurusu üzerine yenilenebilir. Yenileme dilekçesi, duruşma gün, saat ve yeri ile birlikte 0 taraflara tebliğ edilir. Dosyanın işlemden kaldırıldığı tarihten başlayarak bir ay geçtikten sonra yenileme talebinde bulunulursa, yeniden harç alınır, bu harç yenileyen tarafça ödenir ve karşı tarafa yüklenemez. Bu şekilde harç verilerek yenilenen dava, eski davanın devamı sayılır.
    (5) İşlemden kaldırıldığı tarihten başlayarak üç ay içinde yenilenmeyen davalar, sürenin dolduğu gün itibarıyla açılmamış sayılır ve mahkemece kendiliğinden karar verilerek kayıt kapatılır.
    (6) İşlemden kaldırılmasına karar verilmiş ve sonradan yenilenmiş olan dava, ilk yenilenmeden sonra bir defadan fazla takipsiz bırakılamaz. Aksi hâlde dava açılmamış sayılır.
    (7) Hangi sebeple olursa olsun açılmamış sayılan davadaki talep dahi vaki olmamış sayılır." şeklinde düzenlenmiştir.
    Somut olaya gelince, 06.09.2021 tarihli duruşmada mahkemece, davacı tarafın duruşmaya katılmaması ve davalı vekilinin duruşmaya katılarak davayı takip etmeyeceklerine dair beyanda bulunması üzerine HMK 150 gereğince dosyanın işlemden kaldırılmasına karar verilmiştir. HMK 150/5. maddesinde de belirtildiği üzere mahkemece dosyanın işlemden kaldırıldığı tarih üzerinden üç ay geçtiği halde dava yenilenmediğinden mahkemece 07.12.2021 tarihinde davanın açılmamış sayılmasına karar verilmiştir. Ancak mahkemece hüküm sonucunda HMK 150/5 maddesi gereğince davanın açılmamış sayılmasına karar verilmesi gerekirken, dava ile ilgisi bulunmayan HMK 150/6. maddesi gereğince davanın açılmamış sayılmasına karar verilmiş olup, doğru görülmemiştir.
    Bu husus kararın bozulmasını gerektirmiş ise de yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden HUMK'nun 438/7. maddesi uyarınca hüküm sonucunun aşağıdaki şekilde düzeltilerek onanmasına karar vermek gerekmiştir.
    SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davacı vekilinin diğer temyiz itirazlarının REDDİNE, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile, hüküm sonucunun 1. bendindeki "HMK 150/6" ibaresinin hüküm sonucundan kaldırılarak yerine "HMK 150/5" ibaresinin eklenmesine, hükmün bu şekilde DÜZELTİLEREK ONANMASINA, peşin yatırılan harcın yatırana iadesine, 07/09/2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.









    Hemen Ara