1632 Sayılı Kanuna Aykırılık - Yargıtay 19. Ceza Dairesi 2020/3594 Esas 2021/3827 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
19. Ceza Dairesi
Esas No: 2020/3594
Karar No: 2021/3827
Karar Tarihi: 30.03.2021

1632 Sayılı Kanuna Aykırılık - Yargıtay 19. Ceza Dairesi 2020/3594 Esas 2021/3827 Karar Sayılı İlamı

     Özet:

Mahkeme, suç tarihinde sanığa isnat edilen suçun gerektirdiği cezanın türü ve üst sınırına göre davada 8 yıllık olağan, 12 yıllık olağanüstü zamanaşımı süresinin uygulandığına karar verdi. 30/12/2009 tarihindeki ilk mahkumiyet hükmünden sonra zamanaşımını kesen başka bir işlem olmadığı için, 30/12/2009 tarihinden karar tarihine kadar 8 yıllık olağan zamanaşımı süresinin gerçekleştiği belirlendi. Bunun sonucunda, davanın zamanaşımının dolması nedeniyle düştüğü düşünülmek yerine, hüküm kurulduğu ifade edildi. Bu nedenle, mahkeme kararı 5320 sayılı Kanun'un 8/1. maddesi gereğince yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK'un 321. maddesi uyarınca bozuldu. Ancak bu durum yeniden yargılamayı gerektirmediği için sanık hakkındaki kamu davası gerçekleşen zamanaşımı nedeniyle 5771 sayılı CMK'nun 223/8. maddesi uyarınca düştü. Söz konusu kararda, 1632 Sayılı Kanuna Aykırılık suçu işlendiği belirtilmiştir. Kanun maddeleri ise şöyledir: 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 66/1-e ve 67. maddeleri, 5320 sayılı Kanun'un 8/1. maddesi, 1412 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu'nun 321. maddesi, 5771 sayılı Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Kanun'un 223/8. maddesidir.
19. Ceza Dairesi         2020/3594 E.  ,  2021/3827 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
    SUÇ : 1632 Sayılı Kanuna Aykırılık
    HÜKÜM : Mahkumiyet

    Yerel Mahkemece bozma üzerine verilen hüküm temyiz edilmekle, başvurunun süresi, kararın niteliği ve suç tarihine göre, dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü:
    Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
    Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede;
    Suç tarihleri itibariyle sanığa isnat edilen suçun gerektirdiği cezanın türü ve üst sınırına göre davanın 5237 sayılı TCK"nun 66/1-e ve 67. maddelerinde öngörülen 8 yıllık olağan, 12 yıllık olağanüstü zamanaşımı süresine tabi bulunması, zamanaşımını kesen en son işlem olan sanık hakkındaki 30/12/2009 tarihli ilk mahkumiyet hükmünden sonra zamanaşımını kesen başkaca bir işlem bulunmaması, 30/12/2009 tarihinden karar tarihine kadar 8 yıllık olağan zamanaşımı süresinin gerçekleşmiş bulunduğunun anlaşılması karşısında, davanın zamanaşımının dolması nedeniyle düşmesine karar verilmesi yerine, yazılı şekilde hüküm kurulması,
    Kanuna aykırı ve sanığın temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görüldüğünden tebliğnameye uygun olarak HÜKMÜN 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi gereğince yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK"nun 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, ancak bu husus yeniden yargılamayı gerektirmediğinden aynı Kanun"un 322. maddesi uyarınca sanık hakkındaki kamu davasının gerçekleşen zamanaşımı nedeniyle 5771 sayılı CMK"nun 223/8. maddesi uyarınca DÜŞMESİNE, 30/03/2021 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.







    Hemen Ara