Esas No: 2020/2772
Karar No: 2020/2675
Karar Tarihi: 15.12.2020
Zincirleme şekilde icrai davranışla görevi kötüye kullanma - Yargıtay 9. Ceza Dairesi 2020/2772 Esas 2020/2675 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
Mahkemesi :Asliye Ceza Mahkemesi
Suç : Zincirleme şekilde icrai davranışla görevi kötüye kullanma
Hüküm : Sanıklar ..., ..., ..., ... hakkında kamu davasının ortadan kaldırılmasına;
Sanıklar ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ... ve ... hakkında beraat;
Sanıklar ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ... ve ... hakkında mahkumiyet
Dosya incelenerek gereği düşünüldü:
1-Sanıklar ..., ..., ... ve ... hakkında kurulan kamu davalarının ortadan kaldırılması hükmüne yönelik temyiz itirazlarının incelenmesinde;
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin soruşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya içeriğine göre yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine, ancak;
Sanıklar hakkında açılan kamu davalarının zamanaşımı nedeniyle CMK"nın 223/8. maddesi uyarınca "Düşmesi" yerine "Ortadan kaldırılmasına" karar verilmesi,
Kanuna aykırı, katılan ... vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükümlerin 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi de gözetilerek CMUK"nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, ancak bu cihet yeniden yargılamayı gerektirmediğinden aynı Kanunun 322. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak hükümde yer alan "Ortadan kaldırılmasına" ibaresinin ""CMK"nın 223/8. maddesi uyarınca ayrı ayrı düşmesine"" şeklinde değiştirilmesi suretiyle sair yönleri usul ve kanuna uygun olan hükümlerin DÜZELTİLEREK ONANMASINA,
2-Sanıklar ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ... ve ... hakkında kurulan mahkumiyet hükümleri ile sanıklar ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ... ve ... hakkında kurulan beraat hükümlerine yönelik temyiz itirazlarının incelenmesinde ise;
Sanıkların üzerine atılı görevi kötüye kullanma suçunun TCK"nın 257/1. maddesinde öngörülen cezasının üst sınırı itibarıyla aynı Kanunun 66/1-e ve 67/4. maddelerinde belirlenen 12 yıllık ilaveli dava zamanaşımı süresine tabi olduğu, sanıkların görevlerinin sona erdiği ve suç tarihi olan 01/11/2008 ile temyiz inceleme günü arasında bu sürenin gerçekleştiği anlaşıldığından hükümlerin 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi de gözetilmek suretiyle CMUK"nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, ancak bu husus yeniden yargılamayı gerektirmediğinden aynı Yasanın 322/1 ve 5271 sayılı CMK"nın 223/8. maddeleri uyarınca sanıklar hakkında açılan kamu davalarının zamanaşımı nedeniyle ayrı ayrı DÜŞMESİNE, 15/12/2020 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.