Yargıtay 15. Hukuk Dairesi 2012/1209 Esas 2012/6928 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
15. Hukuk Dairesi
Esas No: 2012/1209
Karar No: 2012/6928
Karar Tarihi: 07.11.2012

Yargıtay 15. Hukuk Dairesi 2012/1209 Esas 2012/6928 Karar Sayılı İlamı

     Özet:

Dava, menfi tespit ve istirdat istemiyle açılmış ve mahkemece %40 oranında icra-inkâr tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiştir. Ancak, icra takibinde kötü niyetli olduğu iddia edilen alacaklı davacı hakkında bir kanıt olmadığı için davacının tazminat talebinin reddi yerine %40 oranında tazminatla sorumlu tutulması uygun görülmemiştir. Karar, 1086 Sayılı HUMK'nın 438/VII. maddesi uyarınca düzeltilerek onanmıştır. Kanun maddeleri ise İcra İflas Kanunu 72. ve 6100 Sayılı HMK\"nın geçici 3. maddesidir.
15. Hukuk Dairesi         2012/1209 E.  ,  2012/6928 K.

    "İçtihat Metni"

    Mahkemesi :Asliye Hukuk Hakimliği


    Yukarıda tarih ve numarası yazılı bozmaya uyularak verilen hükmün temyizen tetkiki davalı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü:


    - K A R A R -


    Dava, menfi tespit ve istirdat istemiyle açılmış, mahkemece Dairemizin bozma ilâmına uyularak davanın kabulüne ve %40 oranında icra-inkâr tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine dair tesis edilen karar davalı tarafından temyiz edilmiştir.
    1-Dosyadaki yazılara, mahkemece uyulan bozma ilamı gereğince inceleme yapılıp hüküm verilmiş olmasına delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiş, reddi gerekmiştir.
    2-Davacı borçlu tarafından icra takibinden sonra açılan menfi tespit davası kabul edilmiş, davacı yararına %40 oranında icra inkâr tazminatına hükmedilmiştir. İcra İflas Kanunu 72. maddesi uyarınca menfi tespit davası sonucu davacı borçlu yararına tazminata hükmedilebilmesi için alacaklının borçluyu menfi tespit davası açmaya zorlayan takibinde haksız ve kötü niyetli olması gerekir. Somut olayda davalı alacaklının icra takibinde kötü niyetli olduğu iddia ve ispat edilemediğinden davacının tazminat isteminin reddi yerine %40 oranında ve icra inkâr tazminatı adı altında tazminatla sorumlu tutulması doğru olmamış, kararın bu yönden bozulması gerekmiş ise de bu yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılamayı gerektirmediğinden 6100 Sayılı HMK"nın geçici 3. maddesi yollamasıyla 1086 Sayılı HUMK"nın 438/VII. maddesi uyarınca düzeltilerek onanması uygun görülmüştür.
    SONUÇ:Yukarıda 1. bentte yazılı nedenlerle davalının diğer temyiz itirazlarının reddine, 2. bent uyarınca yerel mahkeme kararının hüküm fıkrası üçüncü paragrafında yer alan “takibe konu 26.000,00 TL alacağın %40"ı oranında icra inkâr tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine” cümlesinin hüküm fıkrasından çıkarılmasına, yerine “Yasal koşulları oluşmadığından davacının tazminat isteminin reddine” cümlesinin yazılmasına, hükmün değiştirilmiş bu şekliyle DÜZELTİLEREK ONANMASINA, fazla alınan temyiz peşin harcının istek halinde temyiz eden davalıya geri verilmesine, 07.11.2012 gününde oybirliğiyle karar verildi.




    Hemen Ara