Esas No: 2011/6746
Karar No: 2012/6799
Karar Tarihi: 02.11.2012
Yargıtay 15. Hukuk Dairesi 2011/6746 Esas 2012/6799 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
Mahkemesi :Ticaret Mahkemesi
Yukarıda tarih ve numarası yazılı hükmün duruşmalı olarak temyizen tetkiki davalı vekili tarafından istenmiş olmakla duruşma için tayin edilen günde davacı vekili Avukat ... ile davalı vekilleri Avukat ... ve Avukat... geldi. Temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşıldıktan ve hazır bulunan taraflar avukatları dinlendikten sonra vaktin darlığından ötürü işin incelenerek karara bağlanması başka güne bırakılmıştı. Bu kere dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği konuşulup düşünüldü:
- K A R A R -
Dava, davacının davalıya borçlu olmadığının tespitine ve fazla ödenen iş bedelinin davalıdan tahsiline karar verilmesi istemiyle açılmış; mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiş ve verilen karar davalı vekilince temyiz edilmiştir.
1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışındaki sair temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir.
2-Davalı vekilinin diğer temyiz itirazlarının incelenmesine gelince;
Yanlar arasında 30.12.2008 tarihli ve “sözleşmedir” başlıklı adi yazılı sözleşme yapılmıştır. Bu sözleşme, somut olayda uygulanması gereken 818 Sayılı Borçlar Kanunu"nun 355. maddesinde tanımı yapılan bir eser sözleşmesidir. Davacı, iş sahibi; davalı ise yüklenicidir. Yüklenici davalı şirket, sözleşmedeki koşullarla sözleşmenin 3. maddesi hükmünde tanımlanan çatı paneli ve cephe paneli işinin yapımını yüklenmiştir. İşin süresinin sözleşmenin 9. maddesinde 50 iş günü olduğu ve bu sürenin davacıya, davalı tarafından çatının montaja hazır hale geldiğinin yazı ile bildirilmesinden ve davacının da bunu kabul etmesinden sonra başlamış olacağı kararlaştırılmıştır. Sözleşmenin aynı hükmünde iş süresini etkileyecek haklı gecikme sebepleri de gösterilmiştir.
818 Sayılı Borçlar Kanunu"nun 356. maddesi hükmü gereğince, sözleşme konusu işin yüklenici tarafından yapılmış olduğunun karine olarak kabulü gerekmektedir. Mahkemece, yapılan keşif ve yaptırılan inceleme sonucu bilirkişi tarafından sunulan 12.03.2010 tarihli
bilirkişi raporunda; yanlar arasındaki sözleşme konusu işlerin tamamlanmış olarak yapıldığı açıklanmıştır. Bu husus, esasen iki tarafında kabulündedir. Ancak; işin, davanın yargılaması aşamasında tamamlanmış olduğu da sabittir. Davacı iş sahibi vekili, eksik işleri davacı tarafından yapılmış olduğunu ileri sürmüş ise de; bu yöndeki iddiasınıda yasal delillerle kanıtlayamamıştır. Yukarıda açıklanan nedenle, işin tümünün yüklenici tarafından davanın yargılaması sırasında tamamlanmış olduğunun kabulü gerektiğine göre, davanın konusu kalmamıştır.
Yüklenici davalı tarafından yüklenilen edimin ifasında temerrüdü gerçekleştikten ve davadan sonra yüklenilen iş tamamlanmış bulunduğundan davanın açıldığı tarihteki haklılık durumuna göre yargılama giderlerinden ötürü tarafların sorumlulukları hakkında mahkemece karar verilmesi gerekir. Çünkü, yargılama giderleri dava açıldığı zamanda, haksız durumda olan tarafa yükletilir. Somut olayda da toplanan deliller değerlendirildiğinde, dava tarihi itibariyle davacının haklı olduğu sonucuna varılmaktadır.
Mahkemece yapılacak iş; “davanın konusu kalmadığından karar verilmesine yer olmadığına” ve davacı tarafından yapılan giderlerle yargılama giderlerinden olan vekâlet ücreti ve karar-ilâm harcından ötürü davalının sorumluluğuna karar verilmesinden ibaret olmalıdır.
Açıklanan sebeplerle karar bozulmalıdır.
SONUÇ: Yukarıda 1. bentte belirtilen nedenlerle davalı vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine, 2. bentte açıklanan sebeplerle diğer temyiz itirazlarının kabulü ile kararın davalı yararına BOZULMASINA, davalı Yargıtay duruşmasında vekille temsil olunduğundan 900,00 TL vekâlet ücretinin davacıdan alınarak, davalıya verilmesine, fazla alınan temyiz peşin harcının istek halinde temyiz eden davalıya geri verilmesine, 02.11.2012 gününde oybirliğiyle karar verildi.