Esas No: 2022/2198
Karar No: 2022/5124
Karar Tarihi: 14.09.2022
Yargıtay 7. Hukuk Dairesi 2022/2198 Esas 2022/5124 Karar Sayılı İlamı
7. Hukuk Dairesi 2022/2198 E. , 2022/5124 K.Özet:
Davalı Adana Büyükşehir Belediyesi'ne ait bir taşınmazda, tapu kaydında olmayan 18.97 m2'lik kısmın devletin hüküm ve tasarrufu altındaki yerlerden olduğu ve ihdasen tescil edildiği anlaşılmıştır. Davacı Hazine vekili, bu kısmın tapu kaydının iptali ve kök parsele geri dönüşümünü teminen Hazine adına tescil ile tapu kayıtlarının eski hale iadesinin sağlanmasını istemiştir. Mahkemece dava, davalı belediyeler tarafından yapılan imar uygulamalarının idari yargı yerinde iptal edilmiş olması nedeniyle reddedilmiştir. Ancak Yargıtay 14. Hukuk Dairesi, yeterli araştırma ve soruşturma yapılmadığı gerekçesiyle kararı bozmuştur. Temyiz incelemesi sonucunda, davacı vekilinin sair temyiz itirazları reddedilirken, davacı vekilinin diğer temyiz itirazları kabul edilerek vekalet ücreti dahil olmak üzere kararın değiştirilerek düzeltilmesi ve onanması kararlaştırılmıştır.
Kanun Maddeleri:
- Türk Medeni Kanunu'nun 1025. maddesi
- Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 438/7. maddesi
"İçtihat Metni"
7. Hukuk Dairesi
MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi
DAVALILAR : Adana ... vd.
Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 26/10/2010 gününde verilen dilekçe ile kadastral parselin ihyası talebi üzerine Yargıtay 14. Hukuk Dairesinin bozma ilamına uyularak yapılan duruşma sonunda; davanın reddine dair verilen 08/09/2020 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili ve davalı Adana ... vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü:
K A R A R
Dava, kadastral mülkiyet durumunun ihyasına yönelik tapu iptali ve tescil isteğine ilişkindir.
Davacı Hazine vekili, 1509 (3060) parsel sayılı, 134 m2'lik taşınmazın ekli krokide gösterilen 18,97 m2'lik kısmının devletin hüküm ve tasarrufu altındaki yerlerden olduğu halde Adana Büyükşehir Belediyesi adına ihdasen tescil edilerek, adı geçen belediyece yapılan imar uygulaması sonucu kamu alanında kullanılmak üzere terkin edildiğini, bu ihdas parselinin anılan miktarı üzerine de ... ada 2 sayılı imar parselinin oluşturulduğunu; ancak, belirtilen şuyulandırma işleminin ve öncesinde aynı bölgede Seyhan Belediyesince yapılmış olan 37 No'lu imar düzenlemesinin idari yargı yerinde iptal edildiğini ileri sürerek ... ada 3 parsel sayılı taşınmazın binmeli alana isabet eden 18,97 m2'lik kısmının tapu kaydının iptali ve kök parsele geri dönüşümünü teminen Hazine adına tescil ile tapu kayıtlarının eski hale iadesinin sağlanmasının istenildiğini belirtmiştir.
Davalı Belediyeler vekilleri davanın reddini savunmuşlardır.
Mahkemece, davanın reddine dair verilen karar Yargıtay 14. Hukuk Dairesinin 11.12.2018 tarih 2016/10138 Esas, 2018/8849 Karar sayılı ilamı ile "...775 sayılı Yasanın mülga 3. maddesi koşullarının gerçekleşip gerçekleşmediği bakımından yeterli araştırma ve soruşturma da yapılmadığı..." gerekçesiyle bozulmasına karar verilmiştir.
Mahkemece bozma ilamına uyularak davanın yasa değişikliği nedeniyle reddine, yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına, davalı ... Belediyesi tarafından yapılan 58,60 TL yargılama giderinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine, davalılar Büyükşehir Belediyesi, Seyhan Belediyesi ve Çukurova Belediyesi yararına 1.450 TL vekalet ücreti takdirine, davacıdan alınarak bu davalılara verilmesine karar verilmiştir.
Hükmü, davacı vekili ve davalı Adana Büyükşehir Belediyesi vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1) Yapılan yargılamaya, toplanan delillere ve dosya içeriğine göre davalı Adana Büyükşehir Belediyesi vekilinin tüm, davacı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazlarının reddine,
2) Davacı vekilinin diğer temyiz itirazlarına gelince;
Dava konusu taşınmaz davalı ... Belediyesi ve davalı Adana Büyükşehir Belediyesi tarafından imar uygulamalarına tabi tutulmuş, ancak davalı Belediyeler tarafından yapılan imar uygulamaları İdare Mahkemesi tarafından iptal edilmiştir. Böylece, davacının maliki olduğu kadastral parsel üzerinde imar uygulaması ile oluşan imar parsellerinin dayanağı idari işlemin iptal edilmesi nedeniyle sicil dayanaksız kalmış ve TMK'nın 1025. maddesi hükmü uyarınca imar parselleri yolsuz tescil durumuna düşmüştür. Her ne kadar mahkemece dava tarihinden sonra gerçekleşen yasa değişikliği nedeniyle davanın reddine karar verilmesinde bir isabetsizlik bulunmamakta ise de; dava, davalı ... Belediyesi ile davalı Adana Büyükşehir Belediyesinin yapmış olduğu idari işlem nedeniyle açılmış olup, davanın açıldığı tarihte kadastral parselin ihyasını talep etmekte haklı olduğu anlaşılmaktadır. Bu nedenle, davacının davanın açılmasına sebebiyet verdiğinden söz edilemeyeceğinden ve davacının dava açma tarihinde haklı olduğu göz önüne alındığında, vekalet ücretinden davanın açılmasına sebebiyet veren davalılar Adana Büyükşehir Belediyesi ile dava konusu taşınmazın belediye sınırlarında meydana gelen değişiklik ile davalı ... Belediyesi sınırlarına dahil olan davalı ... Belediyesi'nin sorumlu tutulması gerekirken, yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiştir.
Ne var ki; anılan bu husus kararın bozulmasını gerektirmekte ise de yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, HUMK'nun 438/7 maddesi gereğince hüküm sonucunun aşağıdaki şekilde düzeltilerek onanmasına karar vermek gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda 1) No'lu bentte açıklanan nedenlerle davalı Adana Büyükşehir Belediyesi vekilinin tüm, davacı vekilinin sair temyiz itirazlarının REDDİNE, 2) No'lu bent uyarınca davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hüküm fıkrasının; beşinci bendinin çıkarılarak yerine "Asgari Ücret Tarifesi uyarınca hesap edilen 3.400,00 TL vekalet ücretinin davalı Adana Büyükşehir Belediyesi ile davalı ... Belediyesinden müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine" ibaresinin eklenmesine, hükmün DEĞİŞTİRİLMİŞ ve DÜZELTİLMİŞ bu şekliyle ONANMASINA, peşin harcın yatırana iadesine, 14.09.2022 tarihinde oy birliği ile karar verildi.