Esas No: 2011/6585
Karar No: 2012/6567
Karar Tarihi: 17.10.2012
Yargıtay 15. Hukuk Dairesi 2011/6585 Esas 2012/6567 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
Mahkemesi :Asliye Hukuk Hakimliği
Yukarıda tarih ve numarası yazılı hükmün duruşmalı olarak temyizen tetkiki davalı-k.davacı vekili tarafından istenmiş olmakla duruşma için tayin edilen günde davacı-k.davalı gelmedi. Davalı-k.davacı vekili Avukat ... geldi. Temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşıldıktan ve hazır bulunan davalı-k.davacı avukatı dinlendikten sonra vaktin darlığından ötürü işin incelenerek karara bağlanması başka güne bırakılmıştı. Bu kere dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği konuşulup düşünüldü:
- K A R A R -
Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre yerinde olmayan bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve yasaya uygun olan hükmün ONANMASINA, davacı Yargıtay duruşmasında vekille temsil olunmadığından yararına vekâlet ücreti takdirine yer olmadığına, aşağıda yazılı bakiye 2.238,15 TL temyiz ilam harcının temyiz eden davalı-k.davacıdan alınmasına, 17.10.2012 gününde oyçokluğuyla karar verildi.
- KARŞI OY YAZISI -
Yanlar arasında 20.04.2007 tarihinde çamaşır yıkama servis sözleşmesi imzalanmıştır. Sözleşmenin 5/a maddesinde aynen “sözleşmelerdeki maddelerden herhangi
birine uyulmadığı takdirde maddeyi bozan taraf karşı tarafa 50.000,00 YTL (ellibin YTL) ödemekle yükümlü olacaktır” denilmek suretiyle cezai şart kararlaştırılmıştır. Davalı iş sahibi sözleşme süresi içinde dava dışı başka bir firma ile 11.05.2007 tarihinde çamaşır yıkama sözleşmesi yapmak suretiyle davacı ile aralarındaki sözleşmeyi eylemli olarak feshetmiştir.
818 Sayılı Borçlar Kanunu’nun 158/I. maddesinde “Akdin icra edilmemesi veya natamam icrası halinde tediye edilmek üzere cezai şart kabul edilmiş ise, hilâfına mukavele olmadıkça alacaklı, ancak ya akdin icrasını veya cezanın tediyesini isteyebilir” şeklinde düzenleme yapılmıştır. Doktrin ve Yargıtay uygulamalarında bu maddede tanımlanan cezanın, seçimlik ceza olduğu kabul edilmektedir.
Somut olayda sözleşmenin 5/a maddesinde sözleşmedeki maddelerden herhangi birine uyulmadığı takdirde, yani akdin hiç veya gereği gibi ifa edilmemesi halinde maddeyi bozanın sözleşmeye aykırı hareket edenin ceza ödemesi kararlaştırıldığından bu ceza BK’nın 158/I. maddesindeki seçimlik ceza niteliğindedir. Sözleşmede fesih halinde de istenebileceğine dair hüküm bulunmamaktadır. Keza yerel mahkemece de kararlaştırılanın dönme cezası olduğu şeklinde bir nitelemesi de bulunmamaktadır.
Bu durumda sözleşme davalı yanca eylemli olarak feshedildiği, fesih halinde kararlaştırılan seçimlik cezanın da ödeneceğine dair aksine hüküm bulunmadığından davacının haksız fesih nedeniyle kâr kaybı vs. gibi alacak talep etmekte serbest olmak üzere, seçimlik cezanın tahsiline ilişkin davasının reddi gerektiği düşüncesinde olduğumuzdan, kabule ilişkin kararın onanmasına dair sayın çoğunluğun kararına katılmıyoruz.