15. Hukuk Dairesi 2011/6948 E. , 2012/6502 K.
"İçtihat Metni"Mahkemesi :Asliye Hukuk Hakimliği
Yukarıda tarih ve numarası yazılı hükmün duruşmalı olarak temyizen tetkiki davacı vekili tarafından istenmiş olmakla duruşma için tayin edilen günde davacı vekili Avukat ... geldi. Davalılar vekili gelmedi. Temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşıldıktan ve hazır bulunan davacı avukatı dinlendikten sonra vaktin darlığından ötürü işin incelenerek karara bağlanması başka güne bırakılmıştı. Bu kere dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği konuşulup düşünüldü:
- K A R A R -
Dava, Arsa Payı Karşılığı İnşaat Sözleşmesi uyarınca verilmesi kararlaştırılan iki adet dairenin davalı adına olan tapu kaydının iptâli ile davacı adına tesciline, sekiz aylık gecikmeden kaynaklanan gelir kaybı ile fazladan inşa edilen daireden paylarına isabet eden alacağın tahsiline karar verilmesi istemiyle açılmıştır. Davalı, sözleşmenin yasanın öngördüğü koşullara uygun düzenlenmediğinden geçersiz olduğunu, davacıya teslim alması konusunda ihtarname gönderdikleri halde daireleri beğenmediğini, harç ödemediğinden iskân raporu alınamadığını belirterek davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece sözleşmenin resmi biçimde düzenlenmediğinden geçersiz olduğu, bu sözleşmeye dayanarak talepte bulunamayacağından davanın reddine karar verilmiş, karar, davacı tarafından temyiz edilmiştir.
Davacı ve dava dışı diğer arsa sahibi ile davalı şirket arasında imzalanan tarihsiz Kat Karşılığı İnşaat Sözleşmesi re’sen düzenlenmiş değildir. Mahkemenin de kabulünde olduğu üzere tapu devrini içeren sözleşmelerin TMK’nın 706, BK’nın 213, Tapu Kanunu"nun 26, Noterlik Kanunu"nun 60. maddelerince noterde re’sen düzenleme biçiminde veya tapu memuru huzurunda yapılması zorunlu ise de sözleşmenin konusunu oluşturan arsa payının tapuda devredilmesi veya sözleşme konusunun ifayla sonuçlanmış olması durumunda geçersizliğinin ileri sürülmesi iyiniyet kurallarıyla bağdaşmaz (TMK 2.madde) Dairemizin yerleşen uygulaması ve doktrinin görüşü de bu doğrultudadır. Somut olayda, haricen imzalanan sözleşme uyarınca arsa sahibi davacı 09.06.2006 tarihinde arsadaki tüm payını davalı ...’e devretmiştir. Bu nedenle sözleşmenin geçersiz olduğu ileri sürülemez. O halde mahkemece yapılması gereken iş, inşaatın sözleşmeye ve projesine uygun yapılıp yapılmadığı, fazla imalât varsa bunun yasaya uygunluğu mahallinde uzman bilirkişi
aracılığıyla keşif yapılarak saptanmalı, inşaat yasal ise davadaki talepler değerlendirilerek ve fazla imalâtın sözleşmedeki paylaşıma göre bedeli ile gecikme tazminatı da hesaplatılarak hüküm altına alınmalıdır. Bu hususlar üzerinde durulmadan, eksik inceleme ve hukuki değerlendirmede yanılgıya düşülerek davanın reddine karar verilmesi yanlış olmuş, kararın bozulması gerekmiştir.
SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle davacının temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün davacı yararına BOZULMASINA, 900,00 TL duruşma vekâlet ücretinin davalılardan alınarak Yargıtay duruşmasında vekille temsil olunan davacıya ödenmesine, fazla alınan temyiz peşin harcının istek halinde temyiz eden davacıya geri verilmesine, 17.10.2012 gününde oybirliğiyle karar verildi.