Esas No: 2021/28283
Karar No: 2022/7774
Karar Tarihi: 14.09.2022
Yargıtay 9. Ceza Dairesi 2021/28283 Esas 2022/7774 Karar Sayılı İlamı
9. Ceza Dairesi 2021/28283 E. , 2022/7774 K.Özet:
Büyükçekmece 1. Asliye Ceza Mahkemesi tarafından verilen ve cinsel saldırı suçundan sanığın beraatına karar verilen hüküm, yapılan istinaf başvurusu sonucunda İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi tarafından bozuldu. Bu kararda, hâkimin delilleri serbestçe takdir edebileceği ve olayın tek görgü tanığı olan mağdurenin de mutlaka dinlenmesi gerektiği vurgulandı. Ayrıca, hizmet ilişkisi sebebiyle nüfuzun kötüye kullanılması durumunda artırım sebebi olarak kabul edilen kanun maddesinin uygulanabilmesi için sanığın bağlı çalışanına karşı suçu işlemesi zorunluluğu bulunduğuna dikkat çekildi. Kanuna aykırı olarak yapılan hüküm kararı, İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 20. Ceza Dairesi tarafından bozularak dosyanın yeniden incelenmek üzere gönderilmesine karar verildi. Kanun maddeleri ise; 5271 sayılı CMK'nın 217. maddesi ve 210. maddesi, 5237 sayılı TCK'nın 102/3-b. maddesi.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Ceza Dairesi
SUÇ : Cinsel saldırı
HÜKÜM : Sanığın atılı suçtan beraatine dair Büyükçekmece 1. Asliye Ceza Mahkemesinden verilen 14.11.2017 gün ve 2014/1133 Esas, 2017/1125 Karar sayılı hükme ilişkin istinaf başvurusunun kabulü ile hükmün kaldırılarak sanığın atılı suçtan mahkumiyeti
Bölge Adliye Mahkemesince verilen hüküm temyiz edilmekle başvurunun muhtevası nazara alınarak dosya tetkik edildi, gereği görüşüldü:
5271 sayılı CMK'nın 217. maddesinin birinci fıkrasında “Hâkim, kararını ancak duruşmaya getirilmiş ve huzurunda tartışılmış delillere dayandırabilir. Bu deliller hâkimin vicdanî kanaatiyle serbestçe takdir edilir” ve aynı Kanunun 210. maddesinin birinci fıkrasında ise “Olayın delili, bir tanığın açıklamalarından ibaret ise, bu tanık duruşmada mutlaka dinlenir. Daha önce yapılan dinleme sırasında düzenlenmiş tutanağın veya yazılı bir açıklamanın okunması dinleme yerine geçemez” hükümlerine yer verilmiş olup, bu kapsamda aynı zamanda olayın tek görgü tanığı konumunda bulunan mağdurenin maddi gerçeğin ortaya çıkarılması açısından temin edilerek ifadesinin alınmasından sonra toplanacak delillere göre sanığın hukuki durumunun tayin ve takdiri gerekirken eksik araştırma ile yazılı şekilde hüküm kurulması,
5237 sayılı TCK'nın 102/3-b. maddesinde düzenlenip, temel cezada artırım sebebi olarak kabul edilen hizmet ilişkisinin sağladığı nüfuzun kötüye kullanılması halinin uygulanabilmesi için sanığın yazılı veya sözlü hizmet akdine istinaden kendisine bağlı çalışıp, bu kapsamda işe alma, işten çıkarma, ücretini belirleme şeklinde üzerinde sahip olduğu bir kısım yetkilerin sağladığı nüfuzu kötüye kullanmak suretiyle çalışanına karşı cinsel saldırı suçunu işlemesinin zorunlu olduğu nazara alınarak yapılan değerlendirmede, sanık ile mağdure arasında hizmet ilişkisinin ne şekilde kurulduğuna ilişkin bilgi ve belgeler dosya arasına alınmadan eksik inceleme ve yetersiz gerekçe ile artırım maddesi uygulanmak suretiyle yazılı şekilde karar verilmesi,
Kanuna aykırı, sanık müdafisinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 20. Ceza Dairesinin 06.05.2019 gün ve 2018/158 Esas, 2019/1233 Karar sayılı vaki istinaf başvurusunun kabulü ile hükmün kaldırılarak sanığın atılı suçtan mahkumiyetine yönelik hükmünün 5271 sayılı CMK'nın 302/2-4. madde ve fıkrası gereğince BOZULMASINA, dosyanın İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 20. Ceza Dairesine gönderilmesine, 14.09.2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.