Tasarrufun İptali Davası - Yargıtay 15. Hukuk Dairesi 2004/2904 Esas 2005/1202 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
15. Hukuk Dairesi
Esas No: 2004/2904
Karar No: 2005/1202
Karar Tarihi: 3.3.2005

Tasarrufun İptali Davası - Yargıtay 15. Hukuk Dairesi 2004/2904 Esas 2005/1202 Karar Sayılı İlamı

     Özet:

Dava, İİK.nun 277 ve devamı maddelerinde tanımlanan tasarrufun iptali istemine ilişkindir. Davacı alacaklı P. T.A.Ş, icra takibi sırasında haciz işlemi uygulanmış, borçlu Ali'nin maliki bulunduğu taşınmazın satışıyla borcunu ödemeye çalışmıştır. Ancak davalılar Ali ve Mürşide arasındaki taşınmaz satışı İİK. 278/3-1 maddesi gereği batıl bir tasarruf olduğundan iptal edilmiştir. Olayda iyi niyetli bulunmayan dördüncü kişi Resul'un, tasarrufun iptal edilmesinden sonra rayiç değer olan 35.000.000.000TL ile giderimi yapılarak davacıya ödenmesine karar verilmiştir. Mahkeme, borçlu ve dördüncü kişi arasında hukuki ve fiili organik bir bağın bulunduğunu ve tasarrufun alacaklıyı ızrar kastıyla hareket ettiği amaçla yapıldığını tespit ettiği için tasarrufun İİK.nun 280. maddesi uyarınca iptale tabi olduğunu belirlemiştir. Mahkeme, yerel mahkemenin yazılı şekilde karar vermesinin isabetli olmadığına karar vererek, kararın davacı yararına bozulmasına hükmetmiştir.
-Kanun Maddeleri: İİK.nun 277, 278/1, 278/2, 278/3-1, 280, 283/2.

 

 

15. Hukuk Dairesi 2004/2904 E., 2005/1202 K.

15. Hukuk Dairesi 2004/2904 E., 2005/1202 K.

  • TASARRUFUN İPTALİ DAVASI

"İçtihat Metni"

Mahalli mahkemesinden verilen hükmün temyizen tetkiki davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü:

Dava, İİK.nun 277 ve devamı maddelerinde tanımlanan tasarrufun iptali istemine ilişkindir.

Yerel mahkemede yapılan yargılama sonucunda davalı Resul hakkındaki davanın reddine, davalılar Ali ve Mürşide arasındaki tasarrufun İİK. 278/3-1 maddesi hükmü uyarınca batıl bir tasarruf olduğundan iptaline, ancak davalı M.Aylin bu taşınmazı satış suretiyle elden çıkardığından İİK. 283/2 maddesi gereğince rayiç değeri olan 35.000.000.000 TL. giderimin davalı M.Aylin"den alınıp davacıya ödenmesine karar verilmiş, hüküm davacı tarafça temyiz olunmuştur.

İstanbul 4. icra Müdürlüğünün 1999/5231 esas sayılı dosyasında davacı alacaklı P. T.A.Ş. tarafından davalı borçlu Ali ile dava dışı A. San. Tic. A.Ş. ve U. Değirmencilik San. Tic. Ltd. Şti. aleyhine yapılan icra takibinde kredi sözleşmesine dayanılarak alacak isteminde bulunulmuştur. Yapılan icra takibi sırasında haciz işlemi uygulanmış, borçlu Ali"nin maliki bulunduğu 186 parsel sayılı taşınmazda yer alan 14 bağımsız bölüm nolu dairenin 8.1.1999 tarihinde 7.000.000.000 TL bedelle üçüncü kişi kızı Mürşide"ye, Mürşide"nin de 10.5.1999 günü aynı bedelle dördüncü kişi Resul"e devrettiği, dairenin satış tarihi itibariyle gerçek bedelinin otuz beş milyar lira olduğu, borçlunun aciz halinin de gerçekleştiği, tasarrufun iptali davası için gerekli dava koşulunun oluştuğu saptanmıştır.

Davalı borçlu Ali ile Mürşide baba kız olup aralarındaki tasarruf İİK. 278/1. maddesi uyarınca iptale tabidir. Dava konusu taşınmazın tapuda gösterilen satış bedeli ile keşfen saptanan gerçek bedeli arasında fahiş fark olup bu husus da İİK.nun 278/2 maddesi gereğince iptal nedenidir.

Davalı borçlu Ali dava dışı asıl borçlu A. Sanayi Tic. A.Ş.nin büyük hissedarıdır. Davalı dördüncü kişi Resul bu şirketle ticari ilişki içerisindedir. Aralarındaki bağ şirketin 1997-1998 tarihli bilançolarından da anlaşılmaktadır.

Adana Y. ilçesi T. Köyü hudutlarında bulunan 177-178-522-524 parsel sayılı yerlerin S. 1. Bölge C. Mah. tapunun 997 parselde kayıtlı taşınmazda yer alan 34 nolu bağımsız bölümün yine E. ilçesi T. Köyü K. mevkiinde bulunan 57 parsel üzerindeki P blok 7 nolu konutun borçlu adına kayıtlı iken eşi Ayşe"ye, Ayşe"den davalı dördüncü kişi Resul"a devredildiği tespit edilmiştir. Bu durumda borçlu ile dördüncü kişi Resul arasında hukuki ve fiili organik bir bağın bulunduğu, borçlunun alacaklıyı ızrar kastıyla hareket ettiği tasarrufun da bu amaçla yapıldığı, Resul"un da ızrar kasdını bildiği ve dava konusu taşınmazı bu kapsamda devraldığı, olayda iyi niyetli bulunmadığı belirlenmiş, yapılan tasarrufun İİK.nun 280. maddesi uyarınca iptale tabi olduğu saptanmıştır.

Yerel mahkemece açıklanan olgular gözönünde bulundurularak davanın kabulüne karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulması isabetli olmamış kararın bozulması uygun görülmüştür.

Sonuç : Yukarıda yazılı nedenlerle kararın davacı yararına (BOZULMASINA), 3.3.2005 gününde oybirliğiyle karar verildi.
 

 

 

Hemen Ara