Esas No: 2022/4467
Karar No: 2022/5378
Karar Tarihi: 21.09.2022
Yargıtay 7. Hukuk Dairesi 2022/4467 Esas 2022/5378 Karar Sayılı İlamı
7. Hukuk Dairesi 2022/4467 E. , 2022/5378 K.Özet:
Davalılarla davacı arasındaki itirazın iptali ve tazminat davasıyla ilgili Asliye Hukuk Mahkemesi tarafından verilen kararın, Dairemizin onama kararıyla sonuçlandığı ve karar düzeltme istemine dair talebin reddedildiği belirtiliyor. Temyiz edilen hukuk mahkemesi kararında davacının, davalıların itirazı üzerine takibi durdurduktan sonra itirazın iptali davası açtığı ancak husumet yokluğu nedeniyle reddedildiği belirtiliyor. Ayrıca, davacının ecrimisil talebi için davalılar hakkında mahkemeye başvurmadan doğrudan icra takibi başlattığı ve bu nedenle kötü niyetli davrandığı ifade ediliyor. Bunun sonucunda, davalıların lehine kötü niyet tazminatına hükmolunmasının yasal şartları somut olayda oluştuğu ifade edilerek, kararda yer alan ve kötü niyet tazminatı ile ilgili olan HMK'nun 27/2-c bendi ile HMK'nun 297/2. Maddesi ve İcra İflas Kanunu'nun 67/2. Maddesi detaylı bir şekilde açıklanıyor.
"İçtihat Metni"
7. Hukuk Dairesi
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
DAVALILAR : ... vd.
Taraflar arasındaki itirazın iptali ve tazminat davasından dolayı mahal mahkemesinden verilen yukarıda gün ve sayısı yazılı hükmün; Dairemizin 11/04/2022 gün ve 2021/4409 Esas - 2022/2681 Karar sayılı ilamı ile onanmasına karar verilmişti. Süresi içinde davalılar tarafından kararın düzeltilmesi istenilmiş olmakla, dosya içerisindeki bütün evrak incelenerek gereği düşünüldü:
K A R A R
Karar düzeltme dilekçesinde ileri sürülen hususlar daha önce temyiz nedeni yapılmıştır. Yapılan yargılamaya, toplanan delillere, Dairemizce de benimsenen ve Yargıtay bozma ilamı uyarınca bozmaya uygun olarak verilen mahkeme kararı gerekçesine göre, ilamımız usul ve yasaya uygun olup, düzeltilmesini gerektirir bir neden bulunmadığından, HUMK’nun 440. maddesindeki nedenlerden hiçbirisine uymayan karar düzeltme isteminin reddi gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan gerekçelerle, HUMK’nun 440. maddesinde öngörülen hususlardan hiçbirisine uymayan karar düzeltme isteminin REDDİNE, aynı yasanın 442/son ve 4421 sayılı Kanunun 2 ve 4/b-1 maddeleri delaletiyle takdiren, 660,00TL para cezasının düzeltme isteyenden tahsiline, ret harcı peşin alındığından yeniden alınmasına yer olmadığına, 21/09/2022 tarihinde oy çokluğuyla karar verildi.
(Muhalif)
KARŞI OY
Temyiz edilen İzmir 4. Asiye Hukuk Mahkemesinin 26/11/2019 tarih 2019/134 Esas 2019/539 Karar sayılı kararı Dairemizin 11/04/2022 tarih 2021/4409 Esas 2022/2681 Karar sayılı kararı ile onanmıştır.
Davacı, davalılar aleyhine İzmir 13. İcra Müdürlüğü'nün 2011/10305 Esas sayılı dosyası ile 25.539,50 TL asıl alacak, 1.452,90 TL işlemiş faizin tahsili talebi ile İlamsız İcra Takibi başlatmış, davalıların itirazı üzerine takip durmuştur. Davacı bu defa vekili aracılığı ile, görülmekte olan ve temyiz incelemesinin de konusunu oluşturan itirazın iptali davasını açmıştır. Davalılar cevap dilekçesinde davanın reddine ve davacının yüzde kırktan aşağı olmamak üzere kötü niyet tazminatına mahkum edilmesine karar verilmesini talep etmişlerdir.
Yapılan yargılama sonunda ilk derece mahkemesince husumet yokluğu nedeniyle davalılar hakkında açılan davanın reddine karar verilmiş, bu karar, Dairemizin yukarıda belirtilen tarih ve sayılı kararı ile onanmıştır. İlk derece mahkemesince davalıların kötü niyet tazminatı konusunda her hangi bir karar verilmemiştir. Bu, HMK'nun 27/2-c bendi ile HMK'nun 297/2. Maddesine aykırıdır.
Bununla birlikte; kötü niyet tazminatı İcra İflas Kanunu'nun 67/2. Maddesinde düzenlenmiş olup maddenin 2. fıkrası: "Bu davada borçlunun itirazının haksızlığına karar verilirse borçlu; takibinde haksız ve kötü niyetli görülürse alacaklı; diğer tarafın talebi üzerine iki tarafın durumuna, davanın ve hükmolunan şeyin tahammülüne göre, red veya hükmolunan meblağın yüzde yirmisinden aşağı olmamak üzere, uygun bir tazminatla mahkum edilir." şeklindedir. Davacı, yargılama yapılmasını gerektiren ecrimisil talebi için davalılar hakkında mahkemeye başvurarak ilam almadan, doğrudan icra takibi başlatmak suretiyle, 2004 sayılı Yasa'nın 67/2. Maddesi anlamında kötü niyetli davranmıştır. Açtığı itirazın iptali davası ise, husumet yokluğu nedeni ile reddedilmiştir. Dolayısı ile, davalılar lehine kötü niyet tazminatına hükmolunmasının yasal şartları somut olayda oluşmuştur.
Davalılar yararına kötü niyet tazminatına hükmolunması gerektiği kanaati ile, sayın çoğunluğun karar düzeltme talebinin reddi konusundaki görüşüne iştirak etmiyorum.