Esas No: 2022/2421
Karar No: 2022/5499
Karar Tarihi: 26.09.2022
Yargıtay 7. Hukuk Dairesi 2022/2421 Esas 2022/5499 Karar Sayılı İlamı
7. Hukuk Dairesi 2022/2421 E. , 2022/5499 K.Özet:
İzmir 12. Asliye Hukuk Mahkemesi'nde görülen satış vaadi sözleşmesine dayalı tapu iptali ve tescil istemli davada, 1 numaralı bağımsız bölümün bulunduğu kat mülkiyeti kurulu taşınmazın yıkılması nedeniyle hükmün infazı mümkün olmadığı gerekçesiyle, dava konusu taşınmaz üzerindeki davalı ... adına kayıtlı olan tapu kaydının iptali ve davacı adına tapuya tescili 17.03.2021 tarihinde kesinleştiği halde, tavzih talebinin reddine karar verilmiştir. Davacı tarafından bu husus kanun yoluna götürülmediğinden talebi gibi, 1 numaralı bağımsız bölümün arsa payı yazılmak suretiyle hükmün tavzihi yeni karar niteliğinde olduğundan, bu hususun arsa payına yönelik açılacak yeni bir dava ile belirlenmesi gerektiği karar altına alınmıştır.
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 305. maddesi, hükmün tavzihi amacıyla yalnızca hükmün yeterince açık olmadığı veya icrasında tereddüt uyandırdığı ya da birbirine aykırı fıkralar içerdiği durumlarda istenebileceğini belirtmektedir. Taraflara tanınan haklar ve yüklenen borçlar tavzih yolu ile sınırlandırılamaz, genişletilemez ve değiştirilemez.
"İçtihat Metni"
7. Hukuk Dairesi
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
DAVALILAR : ... miraçıları
Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 16/02/2012 gününde verilen dilekçe ile tapu iptali ve tescil istenmesi üzerine bozma ilamına uyularak yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen hüküm 17/03/2021 tarihinde kesinleşmiştir. 13/12/2021 günlü ek kararın Yargıtayca incelenmesi davacı tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün evrak incelenerek gereği düşünüldü:
K A R A R
Dava, satış vaadi sözleşmesine dayalı tapu iptal ve tescil istemine ilişkindir.
Mahkemece, davanın kabulü ile davalı ... adına kayıtlı olan 466 ada 22 parsel sayılı taşınmaz üzerinde zemin kat 1 numaralı bağımsız bölümün davalı (ölü ...) adına olan tapu kaydının iptali ile davacı adına tapuya tesciline karar verilmiştir.
Hüküm, tarafların yasal süresi içerisinde Bölge Adliye Mahkemesine itiraz etmemesi üzerine 17.03.2021 tarihinde kesinleşmiştir.
Davacı vekili, 11.10.2021 tarihli tavzih dilekçesi ile yargılama sırasında dava konusu taşınmaz üzerindeki binanın yıkıldığını, taşınmazdaki kat mülkiyeti terkin edilerek arsa vasfıyla tapuya tescil edildiğini, hükmün 1 numaralı bağımsız bölüm için tesis edildiğini, artık hükme konu 1 numaralı bağımsız bölüm olmadığından hükmün infazının gerçekleştirilemediği gerekçesiyle dava konusu taşınmaz üzerindeki ... ait hissenin iptali ile davacı adına tesciline şeklinde hüküm kurulmasını talep etmiştir.
Mahkemece, 13.12.2021 tarihli ek karar ile, tavzih talebinin reddine karar verilmiştir.
Ek kararı, davacı vekili temyiz etmiştir.
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 305.maddesi incelendiğinde; hükmün tavzihi ancak hüküm yeterince açık değilse veya icrasında tereddüt uyandırıyor yahut birbirine aykırı fıkralar içeriyorsa, icrası tamamlanıncaya kadar taraflarca hükmün açıklanması, tereddüt ya da aykırılığın giderilmesi için istenebilir. Madde metninden açıkça anlaşılacağı üzere, taraflara tanınan haklar ve yüklenen borçlar, tavzih yolu ile sınırlandırılamayacak, genişletilemeyecek ve değiştirilemeyecektir.
Yukarıda yapılan açıklamalar ışığında; mahkemece, davacının açmış olduğu dava üzerine, talebi gibi 466 ada 22 parsel sayılı taşınmazdaki zemin kat 1 numaralı bağımsız bölümün davalı ... adına olan tapu kaydının iptali ile davacı adına tesciline dair verilen hükümden önceki bir tarihte dava konusu 1 numaralı bağımsız bölümün bulunduğu kat mülkiyeti kurulu taşınmaz tamamen yıkıldığı için kat mülkiyeti sona ermiş ve hükmün infazı olanağı kalmamıştır. Davacı tarafından bu husus kanun yoluna götürülmediğinden kesinleşmiş olup talebi gibi 1 numaralı bağımsız bölümün arsa payı yazılmak suretiyle hükmün tavzihi yeni karar niteliğinde olduğundan, bu hususun arsa payına yönelik açılacak yeni bir dava ile belirlenmesi gerekmekle tavzih isteminin reddine dair verilen ek kararda bir isabetsizlik bulunmadığından, 13.12.2021 tarihli ek kararın onanması gerekmiştir.
SONUÇ: Yapılan yargılamaya, dosya içeriğine ve temyiz olunan ek kararda yazılı gerekçelere göre davacı vekilinin yerinde olmayan temyiz itirazlarının reddiyle usul ve yasaya uygun İzmir 12. Asliye Hukuk Mahkemesinin 13.12.2021 tarih 2013/383 Esas ve 2020/82 Karar sayılı ek kararının ONANMASINA, 26.09.2022 tarihinde oy birliği ile karar verildi.