Esas No: 2022/1697
Karar No: 2022/5542
Karar Tarihi: 27.09.2022
Yargıtay 7. Hukuk Dairesi 2022/1697 Esas 2022/5542 Karar Sayılı İlamı
7. Hukuk Dairesi 2022/1697 E. , 2022/5542 K.Özet:
Davacı vekilinin ortaklık giderilmesi talebi üzerine yapılan duruşma sonucu davanın kabulüne dair Sulh Hukuk Mahkemesi'nin verdiği karar davalılar tarafından temyiz edildi. Yargıtay 14. Hukuk Dairesi'nin bozma kararı sonucu ilk derece mahkemesi bozma ilamına uyularak taşınmazın satış yoluyla giderilmesine karar verdi. Ancak bu kararda satıştan elde edilecek bedelin davalının payına düşen kısmının takip dosyasına ödenmesi içten değil ortağa ödenmesi gerektiği belirtildi. Bu nedenle hüküm fıkrasının 2. bendi hükümden çıkarılarak düzeltildi ve değiştirildi. İcra ve İflas Kanununun 121. maddesi uyarınca açılacak davalarda satış bedelinin icra dosyasına değil ortağa ödenmesine karar verilmesi gerektiği belirtildi.
"İçtihat Metni"
7. Hukuk Dairesi
MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi
DAVALILAR : ... vd.
Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 29.04.2015 gününde verilen dilekçe ile ortaklığın giderilmesi talebi üzerine Yargıtay 14. Hukuk Dairesinin bozma ilamına uyularak yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 03.02.2022 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı ... vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü:
K A R A R
I. DAVA
Davacı vekili, davalı ...'un borcu nedeniyle İcra Hukuk Mahkemesinden yetki alarak davalının elbirliği halinde malik olduğu 32443 ada 7 parsel sayılı taşınmaz üzerindeki ortaklığın, satış yoluyla giderilmesini talep etmiştir.
II. CEVAP
1.Davalılar ..., ..., ... ve ...; ortaklığın aynen taksim suretiyle giderilmesini, davanın reddini savunmuştur.
2.Davalı ... vekili; borcu bulunmadığını, satış yolu ile paylaştırılması istenilen taşınmazın değerinden tarafına düşecek hisse miktarının alacağın çok üzerinde olacağını, taşınmazın satılması ile kendisinin ve diğer hissedarların fahiş zarara uğrayacağını, taşınmazda fiili taksim yapıldığını, davanın reddini savunmuştur.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin 24/03/2016 tarih 2015/514 Esas, 2016/348 Karar sayılı ilamında; davanın kabulü ile dava konusu taşınmaz üzerindeki ortaklığın satış yoluyla giderilmesine karar verilmiştir.
IV. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ
A. Bozma Kararı
1. İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı ... vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
2. Yargıtay 14. Hukuk Dairesi 24.03.2016 tarih ve 2020/3858 Esas, 2020/7469 Karar sayılı ilamında; taraflardan borçlu ... bilinen kimselerden olup ayrıca kendisini vekil ile temsil ettirmesine rağmen kayyım tayin edilmesi, kayyım huzurunda yargılama yapılarak karar verilmesinin 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 27. maddesinde belirtilen hukuki dinlenilme hakkına açık aykırılık teşkil ettiği gerekçesiyle hükmün bozulduğu ifade edilmiştir.
B. İlk Derece Mahkemesince Bozmaya Uyularak Verilen Karar
İlk Derece Mahkemesi, yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararında bozma ilamına uyularak dava konusu taşınmazın ivaz ilavesi dahil olmak üzere taksimi kabil olmadığından ortaklığın satış suretiyle giderilmesine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı ... vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davalı vekili temyiz dilekçesinde özetle; bozma gerekçesinde belirtilen hususlarda eksik yargılama yapıldığını, delilleri yanlış takdir edildiğini, müvekkilinin söz konusu borcu ödediğini, taşınmazın satılmasının diğer hissedarları ve müvekkilini zarara uğratacağını, taşınmaz paydaşlar arasında fiilen taksim edildiğinden satış suretiyle taksim istenemeyeceğini ileri sürmüştür.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, davanın kabulü kararının eksik incelemeye ve hatalı değerlendirmeye dayalı olup olmadığı, hükmün fer'ilerinde usul ve yasaya aykırılık bulunup bulunmadığı noktasında toplanmaktadır.
2. İlgili Hukuk
2004 sayılı İcra ve İflas Kanununun “Paraya çevirmenin diğer tarzı. İştirak halinde mülkiyet hisseleri” kenar başlıklı 121 inci maddesi şöyledir :
“Bir intifa hakkı veya taksim edilmemiş bir miras veya bir şirket yahut iştirak halinde tasarruf olunan bir mal hissesi gibi yukarki maddelerde gösterilmeyen başka nevi malların satılması lazımgelirse icra memuru satışın nasıl yapılacağını icra mahkemesinden sorar.
İcra mahkemesi, yerleşim yerleri malüm olan alakadarları davet ve gelenlerini dinledikten sonra açık artırma yaptırabileceği gibi satış için bir memur da tayin edebilir, yahut iktiza eden diğer bir tedbiri alabilir.”
3. Değerlendirme
1. Tarafların iddia, savunma ve dayandıkları belgelere, uyuşmazlığın hukuki nitelendirilmesi ile uygulanması gereken hukuk kurallarına, dava şartlarına, yargılamaya hâkim olan ilkelere, ispat kurallarına ve temyiz olunan kararda belirtilen gerekçelere göre davalı vekilinin aşağıdaki betlerin kapsamı dışındaki temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
2. Paydaşlığın (ortaklığın) giderilmesi davaları, paylı mülkiyet veya elbirliği mülkiyetine konu taşınır veya taşınmaz mallarda paydaşlar (ortaklar) arasında mevcut birlikte mülkiyet ilişkisini sona erdirip ferdi mülkiyete geçmeyi sağlayan, iki taraflı, tarafları için benzer sonuçlar doğuran davalardır.
3. Mahkemece paydaşlığın satış suretiyle giderilmesine karar verilmesi halinde satışın nasıl yapılacağının ve satış bedelinin ne şekilde dağıtılacağının hüküm sonucunda gösterilmesi gerekir.
4. Satışına karar verilen taşınmaz;
a)Paylı mülkiyet hükümlerine konu ise satış bedelinin paydaşların tapudaki payları oranında,
b)Elbirliği mülkiyeti hükümlerine tabi olması halinde satış bedelinin mirasçılık belgesindeki paylar oranında,
c)Hem paylı, hem de elbirliği mülkiyeti halinin bir arada bulunması halinde ise satış bedelinin tapudaki ve mirasçılık belgesindeki paylar nazara alınarak dağıtılmasına karar verilmesi gerekir.
5.İcra ve İflas Kanununun 121. maddesi uyarınca açılacak davalarda da satış bedelinin icra dosyasına yatırılmasına değil ortağa ödenmesine karar verilmelidir. Bu hususun mahkemece re'sen gözetilmesi gerekir.
6.Somut olaya gelince: Mahkemece ortaklığın satış suretiyle giderilmesine karar verilmesinde bir isabetsizlik bulunmamakta ise de; satıştan elde edilecek bedelden davalı borçlunun hissesine düşen kısmın takip dosyasına ödenmesine karar verilmesi, doğru görülmemiş; ancak belirtilen bu husus kararın bozulmasını gerektirmiş ise de, yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununun 438/7. maddesi gereğince hüküm sonucunun aşağıdaki şekilde düzeltilerek onanmasına karar vermek gerekmiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle; 1.Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalı ... vekilinin sair temyiz itirazlarının REDDİNE, 2. (2, 3, 4, 5, 6) numaralı bentler uyarınca davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hüküm fıkrasının 2. bendinin hükümden çıkarılartılmasına, hükmün 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununun 438/7. maddesi gereğince DÜZELTİLMİŞ ve DEĞİŞTİRİLMİŞ bu şekli ile ONANMASINA, peşin yatırılan harcın yatırana iadesine, 27.09.2022 tarihinde oy birliği ile karar verildi.