Esas No: 2021/2464
Karar No: 2022/8041
Karar Tarihi: 21.09.2022
Yargıtay 9. Ceza Dairesi 2021/2464 Esas 2022/8041 Karar Sayılı İlamı
9. Ceza Dairesi 2021/2464 E. , 2022/8041 K.Özet:
Sanığın cinsel saldırı suçundan mahkumiyeti ile kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçundan beraati karara bağlandı. Kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçundan kurulan hüküm usul ve kanuna uygun bulundu ve temyiz talebi reddedildi. Ancak, sanığın cinsel saldırı suçundan mahkumiyeti incelendiğinde, hizmet ilişkisinin sağladığı nüfuzun kötüye kullanılması halinin uygulanması için sanığın yazılı veya sözlü hizmet akdine istinaden kendisine bağlı çalışıp, belli yetkilere sahip olması gerektiği belirtildi. Olayda bu ilişkinin bulunmadığı, sadece kısa süreli, ani ve kesintili bir cinsel saldırı eyleminin gerçekleştiği tespit edildi. Bu nedenle, suç vasfının tayininde yanılgıya düşülerek karar verildiği gerekçesiyle sanık müdafis ile katılan vekilinin temyiz itirazları yerinde görüldü ve karar bozuldu. Kanun maddeleri: 5237 sayılı TCK'nın 102/3-b. maddesi, 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi, 1412 sayılı CMUK'nın 321. maddesi.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇ : Nitelikli cinsel saldırı, kişiyi hürriyetinden yoksun kılma
HÜKÜM : Sanığın cinsel saldırı suçundan mahkumiyeti ile kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçundan beraati
İlk derece mahkemesince verilen hükümler temyiz edilmekle başvurunun muhtevası ve inceleme tarihine kadar getirilen kanuni düzenlemeler nazara alınarak dosya tetkik edildi, gereği görüşüldü:
Sanık hakkında kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçundan kurulan hükmün incelenmesinde;
Tüm dosya kapsamı ile gerekçe içeriğine göre mahkemece kabul ve takdir kılınmış beraat hükmü usul ve kanuna uygun bulunduğundan, katılan vekilinin yerinde görülmeyen temyiz talebinin reddiyle hükmün ONANMASINA,
Sanık hakkında cinsel saldırı suçundan kurulan hükmün incelenmesine gelince;
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin soruşturma ile kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya içeriğine göre yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine,
Ancak;
5237 sayılı TCK'nın 102/3-b. maddesinde düzenlenip, temel cezada artırım sebebi olarak kabul edilen hizmet ilişkisinin sağladığı nüfuzun kötüye kullanılması halinin uygulanabilmesi için sanığın yazılı veya sözlü hizmet akdine istinaden kendisine bağlı çalışıp, bu kapsamda işe alma, işten çıkarma, ücretini belirleme şeklinde üzerinde sahip olduğu bir kısım yetkilerin sağladığı nüfuzu kötüye kullanmak suretiyle çalışanına karşı işlenmesinin zaruri olduğu nazara alınarak yapılan değerlendirmede, mevcut olayda anılan ilişkinin bulunmadığı gibi başkasına ait işyerinde ustabaşı olarak çalışan sanığın aynı işyerinde birlikte çalışan reşit katılanın kolundan tutarak kendine doğru çekmesi şeklindeki mahkemece kabul edilen eyleminin de kısa süreli, ani ve kesintili gerçekleşmesinden dolayı sarkıntılık suretiyle cinsel saldırı suçunu oluşturduğu halde suç vasfının tayininde yanılgıya düşülerek yazılı şekilde karar verilmesi,
Kanuna aykırı, sanık müdafisi ile katılan vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükmün 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gözetilerek 1412 sayılı CMUK'nın 321. maddesi gereğince BOZULMASINA, 21.09.2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.