MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇ : Hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma, nitelikli dolandırıcılık, özel belgede sahtecilik
HÜKÜM : 1- Sanıklar hakkında nitelikli dolandırıcılık suçundan; Beraat
2- Sanık ... hakkında;
a-)TCK"nın 155/2, 52/2-4, 53/1-2-3 maddeleri gereğince mahkumiyet
b-) TCK"nın 207/1, 53/1-2-3 maddeleri gereğince mahkumiyet

Nitelikli dolandırıcılık suçundan sanıkların beraatine ilişkin hükümler, katılan vekili; hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma ve özel belgede sahtecilik suçlarından sanık ..."un mahkumiyetine ilişkin hükümler sanık müdafi tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
1-Sanıklar hakkında nitelikli dolandırıcılık suçundan verilen beraat hükümleri ile sanık ..."un özel belgede sahtecilik suçundan mahkumiyet hükmüne ilişkin yapılan temyiz başvurularının incelenmesinde;
Katılan ..."ın ... Turizm İnşaat San. ve Tic A.Ş. ve ... Yönetim Hizmetleri Ltd. Şti"nin hissedarı ve yetkilisi olduğu, sanık ..."un ise 1991 yılından beri katılanın yanında muhasebeci olarak çalıştığı, sanık ..."un özel belge niteliğindeki çalıştığı şirkete ait maaş bordrosunu sahte olarak düzenleyip bankada kullanmak suretiyle özel belgede sahtecilik suçunu; diğer sanıklar ... ve ... ile birlikte hareket ederek her iki sanığı fiilen çalışmadıkları halde şirkette çalışıyormuş gibi göstermek suretiyle Sosyal Güvenlik Kurumuna bildirimde bulunarak kurumu zarara uğrattığı, sanıkların bu şekilde nitelikli dolandırıcılık suçunu işledikleri iddia olunan somut olayda;
Sanıkların savunması, katılan beyanı ile tüm dosya kapsamından, suça konu iş yerinin gerçek bir iş yeri olması, işe giriş bildiriminde bulunulan kişilerin isim ve adres bilgilerinin Sosyal Güvenlik Kurumu"na bildirilmiş olması, ilgili kurumun mevzuatı gereği söz konusu işyeri üzerinde denetim yetkisinin bulunması, sanığın kurumun denetim imkanını ortadan kaldıracak mahiyette hileli bir hareketinin bulunmaması, kişilerin sigorta primlerini katılan kuruma yatırmış olmaları halinde, 5510 sayılı Kanun"un 89. maddesince primlerin irat kaydedileceği, aynı kanunun 96. maddesince de yapılan sağlık harcamalarının da geri alınacağının düzenlenmiş olması karşısında, sanıkların üzerine atılı nitelikli dolandırıcılık suçunun unsurlarının oluşmayacağı anlaşıldığından verilen beraat hükümlerinde; sanık ..."un maaş bordrosunu sahte olarak düzenleyip, bankada kullanmak suretiyle özel belgede sahtecilik suçunu işlediği anlaşıldığından, mahkumiyetine ilişkin hükümde bir isabetsizlik görülmemiştir.
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre; katılan SGK Başkanlığı vekilinin özetle, sanıklar ... ve ..."ın fiilen sigortalı olarak bir işte çalışmadıkları halde çalışıyor gibi gösterilerek sahte belge düzenlenmek suretiyle, sigortalı bildirimi yapılarak kurumun zarara uğratıldığına, eksik inceleme ile karar verildiğine, kurum lehine vekalet ücretine hükmedilmediğine, resen gözetilecek sebeplere ilişkin, sanık müdafisinin özetle, eksik inceleme ile karar verildiğine, koşulları bulunmadığı halde teşdiden hapis cezalarına hükmedildiğine, resen bulunacak nedenlere ilişkin ve yerinde görülmeyen ve yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle, hükümlerin ONANMASINA,
2-Sanık ..."un hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma suçundan mahkumiyet hükmüne ilişkin yapılan temyiz başvurularının incelenmesinde;
Katılan ..."ın ... Turizm İnşaat San. ve Tic A.Ş. ve ... Yönetim Hizmetleri Ltd. Şti"nin hissedarı ve yetkilisi olduğu, sanık ..."un ise 1991 yılından beri katılanın yanında muhasebeci olarak çalıştığı, ... Turizm İnşaat San ve Tic.A.Ş."ye ait olan 11.123,97 TL"yi ve ... Yönetim Hizmetleri Ltd. Şti"ne ait 51.274,59 TL"yi uhdesine geçirerek hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma suçunu işlediği iddia olunan somut olayda;
Sanığa yüklenen 5237 sayılı TCK’nın 155/2. maddesinde düzenlenen hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma suçu nedeniyle, 24/10/2019 tarih ve 30928 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak aynı tarihte yürürlüğe giren 7188 sayılı Kanun’un 26. maddesi ile değişik 5271 sayılı CMK"nın 253. ve 254. maddeleri gereğince uzlaştırma işlemleri yapılmasından sonra sonucuna göre sanığın hukuki durumunun değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
Bozmayı gerektirmiş, sanık müdafinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, sair yönleri incelenmeyen hükmün bu nedenlerle 5320 sayılı Kanun’un 8/1. maddesine istinaden uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 01/04/2021 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.