Yargıtay 7. Hukuk Dairesi 2021/2156 Esas 2022/5777 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
7. Hukuk Dairesi
Esas No: 2021/2156
Karar No: 2022/5777
Karar Tarihi: 04.10.2022

Yargıtay 7. Hukuk Dairesi 2021/2156 Esas 2022/5777 Karar Sayılı İlamı

7. Hukuk Dairesi         2021/2156 E.  ,  2022/5777 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ : İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 14. Hukuk Dairesi

    Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 01/11/2016 tarihinde verilen dilekçeyle satış vaadi sözleşmesine dayalı tapu iptali ve tescil talep edilmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın reddine dair verilen 21/11/2018 tarihli hükmün istinaf yoluyla incelenmesi davacı-tereke temsilcisi Yonca Duman vekili ve asli müdahil vekili tarafından talep edilmiştir. İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 14. Hukuk Dairesi'nce ... vekilinin istinaf talebinin, ...'nın asli müdahil sıfatı kazanmadığından reddine, davacı-tereke temsilcisi vekilinin istinaf talebinin kamu düzeni nedeniyle kabulü ile yerel mahkeme kararının HMK'nın 353(1)-b-2. maddesi gereğince kaldırılmasına, davanın davacının aktif husumet yokluğu nedeni ile reddine dair verilen kararın Yargıtayca, duruşmalı olarak incelenmesi davacı-tereke temsilcisi ... vekili ve asli müdahil Kadriye Aka mirasçıları vekili tarafından istenilmekle, tayin olunan 04/10/2022 günü için yapılan tebligat üzerine temyiz eden davacı tereke temsilcisi vekili Av. ..., asli müdahil ... mirasçıları vekili Av. ... ve davalı vekili Av. ... ... geldiler. Açık duruşmaya başlandı. Süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra gelenlerin sözlü açıklamaları dinledi. Açık duruşmanın bittiği bildirildi. İş karara bırakıldı. Bilahare dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği görüşülüp düşünüldü:
    KARAR
    1.DAVA
    1.1. Davacının annesi muris ... ... ...'un davaya konu Muğla ili, Marmaris ilçesi, 119 ada 14 parselinde kayıtlı taşınmazın ... ...'tan satış vaadi sözleşmesi ile satın alındığını, satış vaadi sözleşmesinin imzalanmasından hemen sonra anılan taşınmazın davacıya devir ve teslim edildiğini, bu tarihten itibaren de dava konusu taşınmazın murisin ve davacının kullanım ve tasarrufunda olduğunu, dava konusu aynı taşınmazdaki bir kısım hissenin de davacının babası ... tarafından, ... ... ile muris ... ...'tan satış vaadi sözleşmesi ile satın alındığını, sözleşmenin imzalanmasından hemen sonra da dava konusu taşınmazın davacının babasına devredildiğini, davaya konu taşınmazın, ise ... ... ... mirasçıları tarafından 04/07/2011 tarihinde davalı şirkete 500.000 TL bedelle satıldığını, iş bu taşınmazın davacının kullanım ve tasarrufunda olduğunu, davalı şirketin, dava konusu taşınmazın davacıya ait olduğunu, içerisinde davacının kiracısının olduğunu bilerek kötü niyetli olarak satın aldığını, dava konusu 119 ada 14 parsel sayılı taşınmazın davalı adına olan tapu kaydının iptali ile davacının adına hissesi oranında kayıt ve tesciline karar verilmesini talep etmiştir.
    2.CEVAP
    2.1. Davacının dayanağı olan satış vaadi sözleşmesinin zamanaşımına uğradığını, davacının murisinin başkaca mirasçıları da olduğundan iş bu davanın dava şartı yokluğundan reddini talep ettiğini, satış vaadi sözleşmesinde taraf olmayan davalı şirketin, borçların nispiliği ilkesi gereği iş bu davada taraf sıfatı bulunmadığını, davacı tarafın eksik harcı tamamlaması gerektiğini, davaya konu satış vaadi sözleşmesinin Noterlik Kanunu'na uygun olarak düzenlenmediğinden geçersiz olduğunu, taşınmaz satış vaadi sözleşmesinin ayni değil kişisel hak verdiğini, ayni hak ile şahsi hakkın yarışması durumunda ayni hakka öncelik tanınacağını, davalının kötü niyetinden bahsetmenin mümkün olmadığını belirterek; davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
    3.ASLİ MÜDAHİL
    3.1. Muris ... ... ...’un mirasçılarından ... vekili; davacı ...’nın, asli müdahil olmak isteyen Kadriye’nin kardeşi olduğunu ve davanın neticesinin Kadriye’nin de haklarını etkileyeceğinden davacı yanında davaya müdahil olmak istemiştir.
    4. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
    4.1. İlk derece mahkemesi, açılan davanın zamanaşımı nedeniyle reddine karar vermiştir.
    5. BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ KARARI
    5.1. İlk derece mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı tereke temsilcisi ... vekili ve asli müdahil ... vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
    5.2. İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 14 Hukuk Dairesi, asli müdahil vekilinin istinaf talebinin, ...'nın asli müdahil sıfatı kazanamadığından reddine, davacı-tereke temsilcisi vekilinin istinaf kanun yolu başvurusunun ise, kamu düzeni nedeniyle kabulü ile ilk derece mahkemesi kararının 6100 sayılı HMK'nın 353/(1)-b-2. maddesi gereğince kaldırılarak, davanın, davacının aktif husumet yokluğu nedeni ile reddine karar verilmiştir.
    6. TEMYİZ
    6.1. Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararını süresi içinde davacı tereke temsilcisi ... vekili ve asli müdahil ... mirasçıları vekili temyiz etmiştir.
    6.2. Temyiz Nedenleri
    6.2.1. Davacı tereke temsilcisi vekili temyiz dilekçesinde; muris ... ......’un terekesine ...’ın temsilci olarak atandığını ve taraf sıfatına ilişkin eksikliğin tamamlandığını, bölge adliye mahkemesince asli müdahilin harç yatırmadığından taraf sıfatı yokluğu gerekçesiyle istinaf başvurusunun reddine karar verilse de asli müdahile eksik harcın tamamlanması için süre verilmediğini, dava konusu taşınmazın satış vaadinin yapılmasından itibaren muris ... ... tarafından kullanılageldiğini ve zamanaşımının geçmediğini, dinlenen tanık beyanlarından da anlaşılacağı üzere davalının taşınmazı kötü niyetli olarak iktisap ettiğini, tanık beyanları arasında çelişki olmadığını ileri sürmüştür.
    6.2.2. Asli Müdahil ... mirasçıları vekili temyiz dilekçesinde, bölge adliye mahkemesinin istinaf başvurularını harcın tamamlanmamış olması nedeniyle taraf sıfatı yokluğu nedeniyle reddine karar verdiğini, oysa ki mahkemeye yatırılacak olan harçların ve miktarının mahkeme tarafından belirlendiğini, taraflara ait olmadığını mahkemece harcın tamamlanması için taraflarına süre verilmediğini, kaldı ki asli müdahil olarak yargılamaının her aşamasına iştirak ettiklerini, asli müdahil ...’nın vefat ettiğini, dolayısıyla mirasçıların davet edilerek davaya devam edip etmediklerinin sorulması gerektiğini, muris ... ve ...’un dava konusu taşınmazı birlikte kullandıklarını, zamanaşımı süresinin geçmediğini, ilk derece mahkemesince davanın zamanaşımı nedeniyle reddine karar verilmesinin doğru olmadığını ileri sürmüştür.
    7. YARGITAY KARARI
    7.1. Asli müdahale, hukukumuzda ayrı (genel) bir kanun hükmü ile düzenlenmiş değildir. 6100 sayılı HMK’nın asli müdahale başlıklı 65. maddesinde;
    “(1) Bir yargılamanın konusu olan hak veya şey üzerinde kısmen ya da tamamen hak iddia eden üçüncü kişi, hüküm verilinceye kadar bu durumu ileri sürerek, yargılamanın taraflarına karşı aynı mahkemede dava açabilir.
    (2) Asli müdahale davası ile asıl yargılama birlikte yürütülür ve karara bağlanır.” hükmü getirilmiştir.
    Asli müdahale talebiyle birlikte harç yatırılması, mahkemece asli müdahillik yönünden bir karar verilmesi gerekir.
    7.2. ... vekili, davacı yanda müdahillik için müdahale talebinde bulunmuş, ilk derece mahkemesince 31.05.2017 tarihli celsede müdahillik talebinin kabulüne karar verilmiştir.
    7.3. İlk derece mahkemesince asli müdahillik talebinin kabul edildiği, asli müdahilin yargılamalara iştirak etmiş olduğu anlaşıldığından bölge adliye mahkemesince eksik harcın ikmal edilmesi, harç ikmal edildikten sonra asli müdahilin talebi hakkında bir karar verilmesi için dava dosyasının ilk derece mahkemesine gönderilmesi gerekirken, ...’nın nispi harç yatırmaması nedeniyle asli müdahil sıfatı kazanmadığı gerekçesiyle istinaf talebinin reddine karar verilmesi doğru görülmemiş, kararın bu nedenle de bozulmasına karar vermek gerekmiştir.
    8. SONUÇ:
    Yukarıda açıklanan nedenlerle ... mirasçıları vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile HMK 371. maddesi gereğince İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 14. Hukuk Dairesi kararının BOZULMASINA, bozma nedenine göre sair temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, sair temyiz itirazlarının şimdilik incelenmemesi nedeniyle Yargıtay duruşma vekalet ücreti 8.400 TL’nin davalıdan alınarak ... mirasçıları vekiline verilmesine, peşin alınan harcın yatırana iadesine, HMK 373/2. maddesi gereğince dosyanın İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 14. Hukuk Dairesine GÖNDERİLMESİNE, 04/10/2022 tarihinde oy birliği ile karar verildi.
















    Hemen Ara