Esas No: 2015/1824
Karar No: 2016/3875
Suç işlemek amacıyla örgüt kurma - suç işlemek amacıyla kurulmuş olan örgüte üye olma - örgüt faaliyeti çerçevesinde uyuşturucu madde ticareti yapma - Yargıtay 20. Ceza Dairesi 2015/1824 Esas 2016/3875 Karar Sayılı İlamı
20. Ceza Dairesi 2015/1824 E. , 2016/3875 K.
"İçtihat Metni"
Mahkeme : Ağır Ceza Mahkemesi
Hükümler : a) Sanıklar ...., ....,..., ....ve ... hakkında suç işlemek amacıyla örgüt kurma, sanıklar ...ve ...hakkında ise suç işlemek amacıyla kurulmuş olan örgüte üye olma suçlarından; mahkûmiyet
: b) Tüm sanıklar hakkında örgüt faaliyeti çerçevesinde uyuşturucu madde ticareti yapma suçundan; mahkûmiyet
Dosya incelendi.
GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ:
A- Sanıklar... , ... ve....hakkında suç işlemek amacıyla örgüt kurma, sanıklar .... ve .... hakkında ise suç işlemek amacıyla kurulmuş olan örgüte üye olma, sanıklar ..., ....,..., ... ve .... hakkında örgüt faaliyeti çerçevesinde uyuşturucu madde ticareti yapma suçlarından kurulan mahkûmiyet hükümlerinin incelenmesi:
Yargılama sürecindeki işlemlerin kanuna uygun olarak yapıldığı, aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların toplanan tüm delillerle birlikte gerekçeli kararda gösterilip tartışıldığı, eylemlerin sanıklar tarafından gerçekleştirildiğinin saptandığı, vicdanî kanının dosya içindeki belge ve bilgilerle uyumlu olarak kesin verilere dayandırıldığı, eylemlere uyan suç tipi ile aşağıda belirtilenin dışında yaptırımların doğru biçimde belirlendiği anlaşıldığından, yerinde görülmeyen diğer temyiz itirazlarının reddine, ancak;
5237 sayılı TCK’nın 220. maddesinde düzenlenen “suç işlemek için örgüt kurmak” suçunun işlendiğinin ve örgütün varlığının kabul edilebilmesi için; üye sayısının en az üç kişi olması, üyeler arasında soyut bir birleşme değil gevşek de olsa hiyerarşik bir ilişkinin bulunması, suç işlenmese bile suç işlemek amacı etrafında fiili bir birleşmenin olması, niteliği itibariyle devamlılık göstermesi gereklidir. Örgütün yapısı, sahip bulunduğu üye sayısı ile araç ve gereç bakımından, amaçlanan suçları işlemeye elverişli olması da aranmalıdır. Örgüt yapılanmasında, işlenmesi amaçlanan suçların konu ve mağdur itibariyle somutlaştırılması mümkün, ancak zorunlu değildir. Soyut olarak sanık sayısının üç kişiden fazla olması örgütün varlığının kabulü için yeterli olmayıp, bu durumda iştirak ilişkisinden söz edilebilir.
1- Örgüt oluşturmak için sanık sayısı yeterli ise de, tüm dosya kapsamına göre sanıkların aralarında hiyerarşik ilişki ile işbölümü saptanamadığı, buna bağlı olarak TCK"nın 220. maddesinde düzenlenen “suç işlemek amacıyla örgüt kurma” ve “suç işlemek amacıyla kurulmuş olan örgüte üye olma” suçunun unsurlarının oluşmadığı gözetilmeden, sanıklar hakkında beraat yerine mahkûmiyet hükmü kurulması,
2-Suç işlemek amacıyla örgüt kurma suçu ile bozma nedenine göre, koşulları bulunmadığı halde, sanıkların cezalarının TCK‘nın 188. maddesinin 5. fıkrası uyarınca artırılması,
3- Sanık ..."in,14.12.2006, 30.12.2006, 04.01.2007 ve 05.01.2007 tarihlerinde uyuşturucu madde sattığı kabul olunmasına göre, bir suç işleme kararının icrası kapsamında uyuşturucu madde ticareti yapma fiilini değişik zamanlarda birden fazla gerçekleştirdiği ve eylemlerinin zincirleme suçu oluşturması nedeniyle, hakkında TCK’nın 43. maddesinin uygulanması gerektiğinin gözetilmemesi,
4- Anayasa Mahkemesi"nin 08.10.2015 tarih ve E.2014/140; K.2015/85 sayılı kararının 24.11.2015 tarih ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe girmiş olması nedeniyle TCK"nın 53. maddesiyle olarak yeniden değerlendirme yapılmasında zorunluluk bulunması,
5- Kriminal Polis Laboratuvarınca alınan tanık numunelerin de müsaderesine karar verilmesi gerektiğinin düşünülmemesi,
6-Adli para cezasının, 5083 sayılı Kanun"un 1. maddesi ile hükümden sonra 01/01/2009 tarihinde yürürlüğe giren Bakanlar Kurulu"nun 04/04/2007 tarih ve 2007/11963 sayılı kararının 1. maddesi uyarınca Türk Lirası (TL) olarak belirlenmesinde zorunluluk bulunması,
Bozmayı gerektirmiş, sanıklar müdafilerinin temyiz itirazları bu nedenle yerinde görülmüş olduğundan hükümlerin BOZULMASINA, CMUK"nın 326/son maddesi uyarınca sanık ..."in kazanılmış hakkının saklı tutulmasına,
B- Sanık ... hakkında “suç işlemek amacıyla örgüt kurma ve örgüt faaliyeti çerçevesinde uyuşturucu madde ticareti yapma” suçlarından kurulan hükümlerin incelenmesi;
Kendisinde uyuşturucu madde ele geçirilmeyen ve diğer sanıkların uyuşturucu madde ticareti eylemlerine iştirak ettiğine dair her türlü şüpheden uzak, kesin ve yeterli delil bulunmayan sanığın beraati yerine mahkûmiyetine karar verilmesi,
Kanuna aykırı, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu nedenle yerinde olduğundan, hükümlerin BOZULMASINA,
C-Sanık ... hakkında “suç işlemek amacıyla örgüt kurma ve örgüt faaliyeti çerçevesinde uyuşturucu madde ticareti yapma” suçlarından kurulan hükümlerin incelenmesinde :
Hükümden sonra UYAP sistemi üzerinden MERNİS"ten alınarak dosyasına konulan nüfus kayıt örneğinde; sanığın 14/08/2013 tarihinde öldüğünün belirtilmesi karşısında, sanığın ölüp ölmediğinin Mahkemece araştırılarak, ölmüş olduğunun tespiti halinde hakkındaki kamu davasının 5237 sayılı TCK’nın 64/1. maddesi uyarınca düşmesine karar verilmesinde zorunluluk bulunması,
Bozmayı gerektirmiş, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu nedenle yerinde görülmüş olduğundan, diğer yönleri incelenmeksizin hükümlerin BOZULMASINA,
16.06.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.