Esas No: 2021/7001
Karar No: 2022/5973
Karar Tarihi: 17.10.2022
Yargıtay 7. Hukuk Dairesi 2021/7001 Esas 2022/5973 Karar Sayılı İlamı
7. Hukuk Dairesi 2021/7001 E. , 2022/5973 K.Özet:
Sulh Hukuk Mahkemesi'nde açılan dava sonucunda davacı vekili, mirasın gerçek reddi istemiyle başvuruda bulunmuştur. Mahkeme, davanın borç ilişkisine dayandığı gerekçesiyle davanın görev yönünden reddine ve görevsizliğe karar vermiştir. Ancak, Türk Medeni Kanunu'nun 605/1. maddesi gereği mirasın kayıtsız ve şartsız reddi istemiyle açılan dava sulh hukuk mahkemesinde görülmelidir. Mahkeme kararında yanılgılı değerlendirme yapıldığı belirtilerek hükmün bozulması talep edilmiştir.
Türk Medeni Kanunu'nun 605/1. ve 2. maddelerine göre, mirasçılar üç ay içinde mirası kayıtsız ve şartsız reddedebilirler. Mirasın gerçek reddi istemiyle açılan dava ise sulh hukuk mahkemesinde görülmelidir.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi
Davacı vekili tarafından, 10/06/2014 gününde verilen dilekçe ile mirasın gerçek reddi istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; mahkemenin görevsizliğine dair verilen 04/07/2014 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün evrak incelenerek gereği düşünüldü:
K A R A R
Talep, TMK 605/1. madde gereğince mirasın gerçek reddi istemine ilişkindir.
Talep eden, muris ...'nin 19.03.2014 tarihinde vefat ettiğini, muris ile görüşmediğini, murisin bir takım borçları olduğunu belirterek, mirasın reddine karar verilmesini istemiştir.
Mahkemece, talebin asıl dayanağının murisin borç ilişkisine dayalı olduğu ve bu nedenle mirasın hükmen reddi isteğine ilişkin olduğu gerekçesiyle dava dilekçesinin görev yönünden reddine ve mahkemenin görevsizliğine karar verilmiştir.
Hüküm, talep eden vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Yasal koşulların gerçekleşmesi halinde mirasçılar Türk Medeni Kanununun 605/1. maddesine dayalı dava açabilecekleri gibi, Türk Medeni Kanununun 605/2. maddesine dayalı dava da açabilirler.
Talep, Türk Medeni Kanununun 605/1. maddesine dayalı mirasın kayıtsız ve şartsız reddine ilişkindir. Miras, üç ay içinde reddolunabilir. Bu süre, yasal mirasçılar için, mirasçı olduklarını daha sonra öğrendikleri ispat edilmedikçe miras bırakanın ölümünü öğrendikleri, vasiyetname ile atanmış mirasçılar için miras bırakanın tasarrufunun kendilerine resmen bildirildiği tarihten itibaren işlemeye başlar (TMK m. 606).
Türk Medeni Kanununun 609. maddesi uyarınca, mirasın gerçek reddi isteminde görevli mahkeme, sulh hukuk mahkemesidir.
Somut olayda, talep eden dilekçesinde muris ...'nin mirasının reddinin tespit ve tescili olduğunu belirtmiş ve alacaklılar hasım gösterilmemiştir. Talep eden vekili tarafından temyiz dilekçesinde de talebin, mirasın gerçek reddine ilişkin olduğu beyan edilmiştir. Mirasın gerçek reddinde, mirasçıların, mirası kayıtsız şartsız reddettiğine ilişkin sözlü veya yazılı beyanı yeterli olup, talep edenler herhangi bir alacaklıya husumet yöneltmeden mirası kayıtsız şartsız hak düşürücü süre içinde reddederler. Terekenin borca batık olduğunu belirtmek mirasın hükmen reddi istemi olarak anlaşılamaz.
Mahkemece, işin esasına girilerek inceleme araştırma yapılıp, bir karar verilmesi gerekirken yanılgılı değerlendirme ile görevsizlik kararı verilmesi doğru görülmemiş ve hükmün bu nedenlerle bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle talep eden vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan harcın yatırana iadesine, 17.10.2022 tarihinde oy birliği ile karar verildi.