Esas No: 2022/5391
Karar No: 2022/6110
Karar Tarihi: 20.10.2022
Yargıtay 7. Hukuk Dairesi 2022/5391 Esas 2022/6110 Karar Sayılı İlamı
7. Hukuk Dairesi 2022/5391 E. , 2022/6110 K."İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 7. Hukuk Dairesi
İLK DERECE
MAHKEMESİ : İstanbul 15. Asliye Hukuk Mahkemesi
Asıl ve birleştirilen dava davacısı-karşı dava davalısı vekili tarafından, asıl ve birleştirilen dava davalısı-karşı dava davacısı aleyhine 10.08.2010 tarihinde verilen dilekçeyle asıl ve birleştirilen davalar; irtifak bedelinin tahsili, gecikme zammı alacağı, terkin nedeniyle zararın tazmini, sözleşmenin butlanla malul olduğunun tespiti talep edilmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davaların reddine dair verilen hükmün istinaf yoluyla incelenmesi her iki taraf vekili tarafından ayrı ayrı talep edilmiştir. İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 7. Hukuk Dairesince asıl ve birleştirilen dava davalısı-karşı dava davacısı vekilinin istinaf talebinin kısmen kabulüne, ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına ve yeniden karar verilmek üzere dosyanın ilk derece mahkemesine gönderilmesine dair verilen karar her iki taraf vekili tarafından ayrı yarı temyiz edilmiştir. İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 7. Hukuk Dairesince 18.08.2022 ve 13.05.2022 tarihli ek kararları ile temyiz dilekçelerinin reddine karar verilmiş olup bu ek kararların ayrı ayrı her iki taraf vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içeriğindeki tüm kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü:
KARAR
Asıl ve birleştirilen davada taraflar, irtifak bedelinin tahsili, gecikme zammı alacağı, terkin nedeniyle zararın tazmini, sözleşmenin butlanla malul olduğunun tespiti talebinde bulunmuştur.
Yerel mahkemece davaların reddine karar verilmiş, taraf vekilleri ayrı ayrı istinaf talebinde bulunmuştur.
İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 7. Hukuk Dairesince 09.03.2022 tarihinde asıl ve birleştirilen dava davalısı-karşı dava davacısının istinaf başvurusunun kısmen kabulüne, İstanbul 15. Asliye Hukuk Mahkemesinin 06.07.2021 gün ve 2007/422 Esas ve 2021/248 Karar sayılı ilamının, 6100 Sayılı HMK'nın 353/1. maddesi uyarınca kaldırılmasına, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 353/1-a/6. maddesi gereğince, kesin olmak üzere karar verilmiştir.
Her iki taraf vekilinin ayrı ayrı temyiz talepleri üzerine İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 7. Hukuk Dairesinin 18.04.2022 ve 13.05.2022 tarihli ek kararları ile tarafların temyiz dilekçesinin HMK'nın 366. maddesinin yollaması ile, HMK'nın 346. maddesi uyarınca reddine karar verilmiştir.
Taraflar temyiz isteminin reddine ilişkin ek kararları ayrı ayrı temyiz etmişlerdir.
Somut olayda; İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 7. Hukuk Dairesinin 09.03.2022 tarihli kararıyla, yerel mahkeme kararının HMK 353/1-a/6. maddesi gereğince kesin olarak bozulmasına karar verildiği anlaşılmaktadır. HMK 353/1. maddesinde de açıkça belirtildiği üzere verilen karar kesin nitelikte olduğundan her iki taraf vekilinin temyiz talebinin ilgili bölge adliye mahkemesince reddedilmesine dair verilen ek kararda bir isabetsizlik bulunmadığından, sırasıyla 18.04.2022 ve 13.05.2022 tarihli ek kararlarının onanması gerekmiştir.
SONUÇ: Yapılan yargılamaya, dosya içeriğine ve temyiz olunan ek kararda yazılı gerekçelere göre yerinde olmayan temyiz itirazlarının reddiyle usul ve yasaya uygun Bölge Adliye Mahkemesi ek kararlarının ONANMASINA, onama harcı peşin alındığından yeniden alınmasına yer olmadığına, dosyanın İLK DERECE MAHKEMESİNE, kararın bir örneğinin ilgili Bölge Adliye Mahkemesine GÖNDERİLMESİNE, 20/10/2022 tarihinde oy birliği ile karar verildi.