Esas No: 2022/3447
Karar No: 2022/6399
Karar Tarihi: 31.10.2022
Yargıtay 7. Hukuk Dairesi 2022/3447 Esas 2022/6399 Karar Sayılı İlamı
7. Hukuk Dairesi 2022/3447 E. , 2022/6399 K."İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 03/08/2015 gününde verilen dilekçe ile geçit ... tesisi istenmesi üzerine bozma ilamına uyularak yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 02/03/2022 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı ... vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün evrak incelenerek gereği düşünüldü:
K A R A R
Davacı vekili, davacının maliki olduğu 24 ada 54 parsel sayılı taşınmaz lehine davalılara ait 24 ada 38 ve 140 ada 3 parsel sayılı taşınmazlardan veya mahkemenin uygun göreceği başka güzergahlardan 3 metre eninde geçit ... kurulmasını dava ve talep etmiştir.
Davalı ..., davacı taşınmazının yol ihtiyacının olup olmadığının araştırılması gerektiğini, ihtiyaç olması halinde davalılara en az zarar verecek şekilde yol geçirilmesi gerektiğini, 3 metre eninde yolun fazla geniş olduğunu beyanla davanın reddini savunmuştur.
Diğer davalılar, kendi taşınmazlarından geçit verilmesi halinde taşınmazın bütünlüğünün kaybolacağını ve işlevselliğinin azalacağını belirterek davanın reddine karar verilmesini istemişlerdir.
Mahkemece davanın kabulüne, davacının 24 ada 54 parsel sayılı taşınmazı yararına krokide ve raporda 4. alternatif olarak gösterilen 140 ada 3 parselde (E) harfli 315,73 m²'lik yerden geçit ... kurulmasına dair verilen kararın davalı ... tarafından temyizi üzerine Dairemizin 18.09.2019 tarihli, 2016/13916 Esas, 2019/5451 Karar sayılı ilamı ile "... dosyada mevcut kadastro müdürlüğü tarafından gönderilen dava konusu taşınmazları gösterir birleşik krokiye göre yararına geçit istenen davacıya ait 24 ada 54 parsel sayılı taşınmazın batı sınırında bir boşluk görülmekle birlikte paftasında bu boşluğun niteliği belirtilmemiştir. Ancak, yerinde yapılan keşif sonucu düzenlenen bilirkişi raporunun ekindeki krokide bu boşluğun yol ve güney kısımda da ark olduğu yazılmıştır. Mahkemece, bilirkişilerden ek rapor alınarak gerektiği takdirde ise yeniden keşif yapılarak krokide yol ve ark olarak yazılan bu yerin niteliği belirlenip davacı taşınmazının yol ihtiyacının bulunup bulunmadığı saptanarak sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken, değinilen bu yön gözardı edilerek eksik inceleme ile yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiş, hükmün bozulması gerekmiştir.
Kabule göre de; davacı taşınmazının batı sınırında görülen boşluk bölüm ile geçit kurulan taşınmazlar arasında bir bağlantı kurulmadan geçit ... tesis edilmek suretiyle kesintisizlik ilkesinin ihlal edilmesi ve kurulan geçit hakkının tapuda özel sütununa tesciline karar verilmemiş olması da doğru görülmemiştir..." gerekçesiyle hükmün bozulmasına karar verilmiştir.
Mahkemece, bozma ilamına uyularak yapılan yargılama neticesinde davanın kabulü ile, 24 ada 54 parsel sayılı taşınmaz lehine, bilirkişilerce düzenlenen 07/02/2021 tarihli rapor ve rapora ekli krokide(2.alternatif olarak belirlenen) “C” harfi ve yeşil renkle boyanarak gösterilen tescil harici yol olarak sınırlandırılmış kısımdan 20,02 m2’lik alandan ve bilirkişi raporuna ekli krokide “B” harfi ve kırmızı renkte boyanarak gösterilen 140 ada 3 parsel sayılı taşınmazdan 315,40 m2’lik alandan 5.531,80 TL karşılığında geçit ... tesisine karar verilmiştir.
Hükmü, davalı ... vekili temyiz etmiştir.
Bu tür davalar ülkemizde arazi düzenlenmesinin sağlıklı bir yapıya kavuşmamış olması ve her taşınmazın yol ihtiyacına cevap verilmemesi nedeniyle zorunlu olarak açılmaktadır. Geçit ... kurulması davalarında amaç, genel yola bağlantısı olmayan taşınmazların yolla bağlantısının sağlanmasıdır. Bundan dolayı, geçit kurulurken ihtiyaç içinde olan taşınmaz kesintisiz olarak genel yola bağlanmalıdır. Buna uygulamada “kesintisizlik ilkesi” denilir.
Türk Medeni Kanununun 747/2 maddesi gereğince geçit isteği, önceki mülkiyet ve yol durumuna göre en uygun komşuya, bu şekilde ihtiyacın karşılanmaması halinde geçit tesisinden en az zarar görecek olana yöneltilmelidir. Zira geçit ... taşınmaz mülkiyetini sınırlayan bir irtifak ... olmakla birlikte, özünü komşuluk hukukundan alır. Bunun doğal sonucu olarak yol saptanırken komşuluk hukuku ilkeleri gözetilmelidir. Geçit ihtiyacının nedeni, taşınmazın niteliği ile bu ihtiyacın nasıl ve hangi araçlarla karşılanacağı davacının sübjektif arzularına göre değil, objektif esaslara uygun olarak belirlenmeli, taşınmaz mülkiyetinin sınırlandırılması konusunda genel bir ilke olan fedakârlığın denkleştirilmesi prensibi dikkatten kaçırılmamalıdır.
Uygun güzergah saptanırken önemle üzerinde durulması gereken diğer bir yön ise, aleyhine geçit kurulan taşınmaz veya taşınmazlar bölünerek kullanım şekli ve bütünlüğünün bozulmamasıdır. Şayet başka türlü geçit tesisi mümkün değilse bunun gerekçesi kararda açıkça gösterilmelidir.
Yararına geçit kurulacak taşınmazın tapuda kayıtlı niteliği ve kullanım amacı nazara alınarak özellikle tarım alanlarında, nihayet bir tarım aracının geçeceği genişlikte (emsaline göre 2,5-3 m.) geçit ... tesisine karar vermek gerekir. Bu genişliği aşan bir yol verilmesinin zorunlu olduğu hallerde, gerekçesi kararda dayanakları ile birlikte gösterilmelidir.
Saptanan geçit nedeniyle yükümlü taşınmaz malikine ödenmesi gereken bedel taşınmazın niteliği gözetilerek uzman bilirkişiler aracılığı ile objektif kıstaslar esas alınarak belirlenmelidir. Bu bedel de hükümden önce depo ettirilmelidir. Geçit bedelinin belirlenmesinden sonra hüküm tarihine kadar taşınmazın değerinde önemli derecede değişim yaratabilecek uzunca bir süre geçmiş veya bedel tespitinden sonra yörede taşınmazın değerini artıracak değişiklikler meydana gelmiş olabilir. Bu gibi durumlarda mülkiyet ... kısıtlanan taşınmaz malikinin mağduriyetine neden olmamak ve diğer tarafın hakkın kötüye kullanılması sonucunu doğuracak olası davranışlarını önlemek için hüküm tarihine yakın yeni bir değer tespiti yapılmalıdır.
Kurulan geçit hakkının Türk Medeni Kanununun 748/3 ve 1012. maddesi ile Tapu Sicil Tüzüğünün “İrtifak hakları ve taşınmaz yükünün tescili” başlıklı 30. maddesi gereğince kütük sayfasında ayrılan özel sütununa tesciline karar verilmelidir.
Geçit ... kurulmasına ilişkin davalarda davanın niteliği gereği yargılama giderleri davacı üzerinde bırakılmalıdır.
Somut olayda; bozma ilamına uyulmasına rağmen bozma gerekleri yerine getirilmemiştir.
Mahkemece 10.12.2020 tarihinde mahallinde yapılan keşif sonucu düzenlenerek hükme esas alınan 07.02.2021 tarihli fen bilirkişi raporunda 24 ada 54 parsel sayılı taşınmaz lehine geçit ... kurulabilecek beş farklı alternatif belirlenmiştir. Mahkemece ikinci alternatiften geçit ... tesis edilmiştir. Ancak geçit ... tesis edilen ikinci alternatifin 20,02 metrekarelik alanı tescil harici bırakılmış yol olarak sınırlandırılmış kısımdır. Tescil harici bırakılmış bir kısımdan geçit ... tesisi mümkün değildir. Yine bilirkişi tarafından belirlenen diğer alternatifler incelendiğinde; birinci alternatifin kesintisizlik ilkesine aykırı olarak arka bağlandığı; yine üçüncü, dördüncü ve beşinci alternatiflerinde bir bölümünün tescil harici bırakılmış yol olarak sınırlandırılmış kısımdan geçtiği anlaşılmaktadır.
Bu durumda mahkemece, yukarıda açıklanan ilkeler gözetilerek, mahallinde uzman bilirkişiler marifetiyle yeniden keşif yapılmak suretiyle kamu malı niteliğinde olan yerlerden geçit ... tesis edilemeyeceği ve geçit davalarında uygulanan kesintisizlik ilkesi göz önünde bulundurularak lehine geçit ... tesisi istenilen taşınmazın yola ulaşımının sağlanmasının mümkün olup olmadığı araştırılmalı, bilirkişi tarafından belirlenen tüm alternatif güzergahlar tek bir krokide-raporda denetime elverişli olarak gösterilmeli, yukarıda açıklanan ilkeler gözetilerek en uygun alternatif belirlendikten sonra, usulüne uygun olarak geçit ... bedelinin depo edilmesi için süre verilerek sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiş, bu nedenle kararın bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davalı ... vekilinin temyiz itirazlarının kabulüyle hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan harcın yatırana iadesine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 31.10.2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.