Yargıtay 7. Hukuk Dairesi 2022/1823 Esas 2022/6579 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
7. Hukuk Dairesi
Esas No: 2022/1823
Karar No: 2022/6579
Karar Tarihi: 03.11.2022

Yargıtay 7. Hukuk Dairesi 2022/1823 Esas 2022/6579 Karar Sayılı İlamı

     Özet:

Mahkeme kararı, bir mecra irtifakı davasına ilişkindir. Davacı vekili, davalının malik olduğu taşınmazda bulunan mecraya tecavüz ettiğini iddia ederek müdahalenin önlenmesi talebinde bulunmuştur. Mahkeme, sulama işleminin kapalı sistemle yapıldığı gerekçesiyle davanın reddine karar vermiştir. Ancak Adalet Bakanlığı, kanun yararına temyiz istemiyle kararın bozulması talebinde bulunmuştur. Bakanlık, mecra irtifakının komşuluk hukukuyla ilgili olduğunu ve taşınmazın mecra ile ayni hak olarak yüklenmesinin irtifak hakkının kurulması suretiyle mümkün olduğunu açıklamıştır. Ayrıca, mecra irtifak hakkında yüklü taşınmaz malikinin irtifak hakkının kullanılmasını engelleyecek ya da zorlaştıracak davranışlarda bulunamayacağı belirtilmiştir. Kanun maddeleri detaylı olarak Türk Medeni Kanunu'nun 744, 786, 727. maddeleri olarak açıklanmıştır. Sonuç olarak, mahkeme kararı usul ve yasaya aykırı bulunarak bozulmuştur.
7. Hukuk Dairesi         2022/1823 E.  ,  2022/6579 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

    Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 14/05/2018 gününde verilen dilekçe ile elatmanın önlenmesi talebi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın reddine dair kesin olarak verilen 27/01/2021 tarihli hükmün Adalet Bakanlığı Hukuk İşleri Genel Müdürlüğü'nün 22/03/2022 gün ve 39152028-153.01-1951-2021 Esas, 697/10807 sayılı tebliğnamesi ile HMK'nin 363. maddesi gereği kanun yararına bozulması istenilmiş olmakla dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü:
    K A R A R
    Dava, mecra irtifakına yapılan müdahalenin men’i ve kal talebine ilişkindir.
    Davacı vekili davacının maliki olduğu ... ili, Bozdoğan ilçesi, ... Köyü 177 ada 1 parsel (eski 2649 parsel) sayılı taşınmaz lehine, davalının malik olduğu ... ili, Bozdoğan ilçesi, ... Köyü 177 ada 2 parsel (eski 2650 parsel) sayılı taşınmazın 375,35 m2’lik kısmında mecra irtifak ... bulunduğunu, davalının mecra irtifak hakkının bulunduğu kısma tarım arazisi olarak kullanmak ve ağaç dikmek suretiyle tecavüzde bulunduğunu ileri sürerek davalının müdahalesinin men’ine ve ağaçların kal’ine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
    Davalı davanın reddini savunmuştur.
    Mahkemece dava konusu mecra irtifakının kullanıma ihtiyaç kalmadığı, sulama işleminin kapalı sistem ile yapıldığı bu haliyle mecra irtifakının kısıtlanmadığı gerekçesiyle davanın reddine 27.01.2021 tarihinde miktar itibariyle kesin olarak karar verilmiştir.
    Hüküm Adalet Bakanlığı tarafından, 6100 sayılı HMK’nın 363'üncü maddesinin birinci fıkrası uyarınca kanun yararına temyiz edilmiştir.
    Mecra irtifakı Türk Medeni Kanununun 744. maddesinde “Her taşınmaz maliki, uğrayacağı zararın tamamının önceden ödenmesi koşuluyla su yolu, kurutma kanalı, gaz ve benzerlerine ait boruların, elektrik hat ve kablolarının, başka yerden geçirilmesi olanaksız veya aşırı ölçüde masraflı olduğu takdirde, kendi arazisinin altından veya üstünden geçirilmesine katlanmakla yükümlüdür. Mecra geçirilmesinin kamulaştırma kurallarına bağlı olması halinde, bu kanunun mecralara ilişkin komşuluk hükümleri uygulanmaz. Mecrayı geçirme ..., hak sahibinin istemi üzerine ve giderleri ödenmek koşuluyla tapu kütüğüne tescil edilir.” şeklinde düzenlenmiştir.
    Mecra irtifakı kurulması isteğine ilişkin davalar, özünü komşuluk hukuku ilkelerinden alması nedeniyle komşu taşınmaz malikleri birbirlerinin haklarının korunması açısından katlanma ve kaçınma yükümlülüğü altına girmektedirler. Bu yükümlülükler olmadan komşu taşınmazların tahsis oldukları amaca uygun bir şekilde kullanılmaları zor yahut imkansız hale gelir. Bu kapsamda mecra irtifak hakkında yüklü taşınmaz malikinin irtifak hakkının kullanılmasını engelleyecek ya da zorlaştıracak davranışlarda bulunamayacağı Türk Medeni Kanununun 786. maddesinde ifade edilmiştir. Aynı maddede mecra irtifak ... sahibine de irtifak hakkının korunması ve kullanılması için gerekli olan önlemleri alabileceği konusunda yetki verilmiştir. Bu yetki çerçevesinde mecra irtifak ... sahibi hakkının kullanılmasına engel olan veya ... kullanmayı güçleştiren kişilere karşı müdahalenin önlenmesi davası açabilir.
    Türk Medeni Kanunun 727. maddesi uyarınca, komşuluk hukukunun gerektirdiği haller dışında bir taşınmazın mecra ile ayni hak olarak yüklenmesi ancak irtifak hakkının kurulması suretiyle olabilir. Mecralar dışarıdan bakıldığında taşınmaz üzerinde rahatça görülemiyor ise mecra irtifak ... tapu kütüğüne tescil ile doğar.
    Sınırlı ayni hakların en önemli ve en kapsamlı ... olan irtifak ... ise tapu sicilinden terkin edilmekle ya da taşınmazlardan birinin tamamen zayi olması halinde sona erer. Bu nedenle mecranın uzun süre ya da geçici süre kullanılmaması, mecra irtifakı kurulmasına ilişkin şartların değişmesi ya da irtifakın sahibine sağladığı yararın yükümlü taşınmazdaki güce oranla son derece azalması hakkın yararının olmaması sonucunu doğurmadığı gibi hakkın sona ermesine de neden olmaz. Mecra irtifak ... da ancak tapu sicilinden terkin ile son bulur.
    Tüm bu açıklamalar ışığında somut olaya bakıldığında; davacının maliki olduğu taşınmaz lehine, davalının maliki olduğu taşınmazın 375.35 m2’lik kısmında su geçirme ... bulunduğu, davalı tarafından su geçirme ... bulunan kısım üzerine haklı ve hukuki bir sebep bulunmadan ağaç dikmek suretiyle müdahalede bulunulduğu, mecra hakkının konusunu oluşturan su borularının yer altına alınmış olmasının el atmaya haklı gerekçe olmayacağı gibi davalı tarafından mecra irtifakına ilişkin koşulların değiştiği ileri sürülerek irtifakın tapudan terkinine dair bir işlemde de bulunulmadığı göz önüne alındığında, irtifak hakkının korunması amacıyla eldeki el atmanın önlenmesi istemli davayı açan davacının hukuki yararının bulunduğu kabul edilerek işin esasına girilerek karar verilmesi gerekirken yazılı gerekçelerle davanın reddine karar verilmesi doğru bulunmamıştır.
    Hal böyle olunca mahkemece verilen karar usul ve yasaya aykırı olup, Kanun Yararına bozma isteğinin açıklanan sebeplerle kabulü gerekmiştir.
    SONUÇ: Adalet Bakanlığının kanun yararına temyiz istemi açıklanan gerekçelerle yerinde görülmekle Bozdoğan Asliye Hukuk Mahkemesinin 27.01.2021 tarih, 2018/140 Esas ve 2021/92 sayılı Kararının HMK 363. maddesi gereğince hükmün sonuçları ortadan kalkmamak koşuluyla KANUN YARARINA BOZULMASINA, dosyanın MAHKEMESİNE İADESİNE, aynı Yasanın 363. maddesinin 3. fıkrası uyarınca Resmi Gazete’de yayınlanması için bozma kararının bir örneğinin ADALET BAKANLIĞI'NA GÖNDERİLMESİNE, 03.11.2022 gününde oybirliğiyle karar verildi.


    Hemen Ara