20. Ceza Dairesi 2016/454 E. , 2016/3212 K.
"İçtihat Metni"Mahkemesi :Ağır Ceza Mahkemesi
Suç : Uyuşturucu madde ticareti yapma
Hüküm : Mahkûmiyet
Dosya incelendi.
GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ:
A)Sanık müdafiinin temyiz istemi yönünden hükmün incelenmesi:
Sanık müdafii tarafından 11.12.2015 tarihinde hüküm temyiz edilmiş ise de; sanığın ceza infaz kurumundan gönderdiği 15.12.2015 tarihli dilekçesinde “cezasının onaylanmasını istediğine” ilişkin talebinin temyizden vazgeçme niteliğinde olması ve temyiz talebinin reddine ilişkin 08.01.2016 tarihinde verilen ek karara yönelik temyiz bulunmaması nedeniyle; hükmün İNCELENMESİNE YER OLMADIĞINA,
B)Cumhuriyet savcısının temyiz istemi yönünden hükmün incelenmesi:
... plaka numaralı aracın müsaderesine yönelik iddianamede bir talep bulunmadığından tebliğnamede bu hususta bozma içeren düşünceye iştirak edilmemiştir.
Yargılama sürecindeki işlemlerin kanuna uygun olarak yapıldığı, delillerin gerekçeli kararda gösterilip tartışıldığı, vicdani kanının dosya içerisindeki belge ve bilgilerle uyumlu olarak kesin verilere dayandırıldığı, eylemin sanık tarafından gerçekleştirildiğinin saptandığı, eyleme uyan suç tipi ile aşağıda belirtilenler dışındaki yaptırımların doğru biçimde belirlendiği anlaşıldığından, yerinde görülmeyen diğer temyiz itirazlarının reddine, ancak;
1-Sanığın isimlerini belirttiği ... ve ... ile birlikte uyuşturucu madde naklini yaptıklarını savunması ve uyuşturucu madde taşınan poşet ve ambalajlar üzerinde ...’nın parmak izinin bulunduğunun ... Emniyet Müdürlüğü Biyometrik Veri İşlemleri Büro Amirliği’nin 27.04.2015 tarihli uzman incelemesi raporuyla anlaşılması karşısında anılan şahıslar hakkında Cumhuriyet Başsavcılığı’na suç duyurusunda bulunulup, dava açıldığı takdirde her iki dosyanın birleştirilerek sanığın hukuki durumunun tespiti ve hakkında TCK’nın 192/3. ve diğer şahısların hukuki durumları ile birlikte aynı Kanun"un 188/5. maddelerinin uygulanıp uygulanamayacağının belirlenmesi gerektiği gözetilmeden, eksik araştırma ile hüküm kurulması,
2-Kabule göre de;
TCK’nın 53. maddesinin (1) numaralı fıkrası uygulanırken, sanığın bu hakları kullanmaktan yoksunluğunun; (3) numaralı fıkra gereğince kendi altsoyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri açısından koşullu salıverilmesine kadar, (2) numaralı fıkra gereğince ise diğer haklar ve yetkiler yönünden hapis cezasının infazı tamamlanıncaya kadar süreceği ve Anayasa Mahkemesi"nin 08.10.2015 tarih ve E.2014/140; K.2015/85 sayılı kararı ile oluşan ve hüküm tarihinde yürürlükte olan duruma göre TCK"nın 53. maddesinin uygulanması gerektiğinin gözetilmemesi,
Kanuna aykırı, Cumhuriyet savcısının temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan, hükmün BOZULMASINA, 26.05.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.