Esas No: 2022/6639
Karar No: 2022/9363
Karar Tarihi: 24.10.2022
Yargıtay 9. Ceza Dairesi 2022/6639 Esas 2022/9363 Karar Sayılı İlamı
9. Ceza Dairesi 2022/6639 E. , 2022/9363 K.Özet:
Sanık bir kişi hakkında yapılan yargılama sonucunda beden veya ruh sağlığını bozacak şekilde nitelikli cinsel saldırıya teşebbüs suçundan beraat ve konut dokunulmazlığını ihlal suçundan açılan kamu davasının şikayet yokluğu nedeniyle düşmesine karar verilmiştir. Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından yapılan itiraz sonucunda kararın onanması, ardından yapılan itirazın reddedilerek dosyanın Yargıtay Ceza Genel Kurulu'na gönderilmesi kararlaştırılmıştır. Karşı oyda ise mağdurenin beyanları ve tanık ifadeleri dikkate alınarak eylemin cinsel saldırı suçunu oluşturduğu görüşü savunulmaktadır.
Kanun Maddeleri:
- 6352 sayılı Kanunun 99. maddesi
- 5271 sayılı CMK'nın 308. maddesi (üçüncü fıkra)
"İçtihat Metni"
Sanık ... hakkında beden veya ruh sağlığını bozacak şekilde nitelikli cinsel saldırıya teşebbüs ve konut dokunulmazlığını ihlal suçlarından yapılan yargılama sonucunda; beden veya ruh sağlığını bozacak şekilde nitelikli cinsel saldırıya teşebbüs suçundan beraat ve konut dokunulmazlığını ihlal suçundan açılan kamu davasının şikayet yokluğu nedeniyle düşmesine dair Çorlu 1. Ağır Ceza Mahkemesinden verilen 16.04.2014 tarih ve 2012/10 Esas, 2014/204 Karar sayılı hükümlerin O Yer Cumhuriyet Savcısı tarafından temyizi üzerine, Dairemizin 02.11.2021 gün ve 2021/21813 Esas, 2021/8782 Karar sayılı ilamı ile beraat kararı yönünden verilen onama kararına karşı, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 15.04.2022 gün ve 14-2014/280151 sayılı itirazname ile 6352 sayılı Kanunun 99. maddesi ile eklenen 5271 sayılı CMK.nın 308. maddesinin iki ve üçüncü fıkraları gereğince itiraz edilmesi üzerine dosya Daireye gönderilmekle tetkik edildi, gereği görüşüldü:
Dairemizin 02.11.2021 gün ve 2021/21813 Esas, 2021/8782 Karar sayılı onama ilamı usul ve kanuna uygun olup, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından ileri sürülen itiraz nedenleri yerinde görülmediğinden Reddiyle, dosyanın 6352 sayılı Kanunun 99. maddesiyle eklenen 5271 sayılı CMK'nın 308. maddesinin üçüncü fıkrası uyarınca itirazın Yargıtay Ceza Genel Kurulunca incelenmesi için dosyanın Yargıtay Birinci Başkanlığına gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 24.10.2022 tarihinde Başkan ... ve Üye ...'ın karşı oyu ve oyçokluğuyla karar verildi.
KARŞI OY
Sanık ... hakkında mağdure ...'nun oturduğu evin açık olan kapısından gündüz vakti saat 12:30 sıralarında girerek nitelikli cinsel saldırıya teşebbüs etme suçunu işlediği iddiasıyla görülen davada;
Mağdure ...'nun aşamalardaki ifadelerinde özetle; sanık ...'ı ara ara mahalleye gelip gitmesinden dolayı tanıdığını, olay günü öğlen saatlerinde evde temizlik yapmakta iken aniden içeri giren sanığın sus bağırma diyerek ağzını kapattığını, diğer eliyle de elbiselerini çıkartarak göğüslerini elleyip öptüğü ve yüzü koyun yere yatırdıktan sonra anal yoldan ilişkiye girmek istediğinde bir anlık fırsat bularak bağırdığını, kendilerini bu halde iken birlikte yaşadığı ...'nin annesi ...'nin de gördüğünü, sanığın bunun üzerine bırakıp kaçmak zorunda kaldığını, karakola giderek sanıktan şikayetçi olduğunu,
Sanık ise suçlamaları reddederek mağdureyi aynı mahallede oturan akrabalarına gidip geldiği için tanıdığını iddia edildiği gibi kendisine karşı cinsel saldırıda bulunmadığını savunmuştur.
Mağdure ile aynı evde yaşayan ve olayın görgü tanığı ... ise beyanında mağdurenin anlatımlarını doğrulayarak daha önceden tanımadığı sanığın evlerine girerek gelinine saldırdığını, zorla elbiselerini çıkardığını, engel olmaya çalıştığını ancak sanığın kendisini zorla dışarı çıkarttığını, tekrar içeri girdiğinde sanığın da pantolonunu çıkardığını gördüğünü bağırması üzerine sanığın kaçarak uzaklaştığını söylemiştir.
Mağdurenin bitişik komşusu olan tanık Neşe ise eve uzun boylu esmer bir kişinin girdiğini görünce mağdurenin akrabası sandığını, ancak tanık ...'nin bağırma sesleri üzerine bu kişinin evden çıkıp gittiğini ifade etmiştir.
Mağdurenin 18.02.2010, 22.12.2011 ve 28.12.2012 günlü raporlarında darp ve cebir izi bulunmadığı, yaşadığı olay sonucu anksiyete bozukluğu, travma sonrası stres bozukluğu ve depresif belirtilerin ruh sağlığını etkilediği ancak bu etkinin ruh sağlığını bozacak mahiyet ve derecede bulunmadığının belirtildiği görülmüştür.
Mağdure ile önceye dayalı bir tanışıklığı bulunmayan sanık ...'ın açık bulunan kapıdan içeride temizlik yaparken gördüğü mağdurenin bulunduğu eve girdikten sonra ağzını kapatıp elbiselerini çıkararak yere yatırdığı, göğüslerini elleyip öptüğü, sanığın kendi pantolonunu da çıkardığı sırada bir fırsatını bulan mağdurenin bağırması üzerine kayın validesi tanık ...'nin sanığa engel olmaya çalıştığı ancak başarılı olamayınca kapı önünde bağırarak yardım istediği, bağırma sesi üzerine eylemine son veren sanığın evden çıkıp gittiği, bağırma sesini duyan tanık ...'nin de evden ayrılan sanığı gördüğü,
Özellikle briketten yapılı ve iki odadan ibaret evde birlikte yaşayan mağdurenin kayın validesi tanık ...'nin de olay anında evde bulunduğu göz önüne alındığında sanığın mağdurun rızası ile içeri girerek vaki eylemi gerçekleştirdiğine ilişkin kabulün hayatın olağan akışına aykırı olduğunun anlaşılması karşısında;
Olayın intikal şekli ve zamanı, mağdurenin aşamalardaki beyanları, tanık anlatımları ve tüm dosya kapsamı nazara alındığında sanığın mevcut haliyle sübuta eren eyleminin 5237 sayılı TCK'nın 102/1. maddesinde düzenlenen cinsel saldırı suçunu oluşturduğu gözetilerek Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının itirazının kabulüne karar verilmesi görüşünde olduğumuzdan itirazın reddine dair sayın çoğunluğun görüşüne iştirak etmiyoruz.