Esas No: 2021/5700
Karar No: 2022/6723
Karar Tarihi: 09.11.2022
Yargıtay 7. Hukuk Dairesi 2021/5700 Esas 2022/6723 Karar Sayılı İlamı
7. Hukuk Dairesi 2021/5700 E. , 2022/6723 K.Özet:
Davacı, imar uygulamasının iptali nedeniyle kadastral mülkiyetin ihyasına yönelik tapu iptali ve tescil isteğine ilişkin dava açmıştır. Ancak, 3194 sayılı İmar Kanununda yapılan değişiklik nedeniyle dava konusu talebin idareye başvuru yoluyla çözülmesi gerektiği belirtilerek, yerel mahkeme kararı bozulmuştur. 7221 sayılı Coğrafi Bilgi Sistemleri ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılması Hakkında Kanunun 7. maddesiyle 3194 sayılı İmar Kanununun 18. maddesine eklenen fıkra ise, imar uygulamalarının mahkeme kararıyla iptal edilmesi nedeniyle geri dönüşüm işlemlerine ilişkin kuralları belirlemektedir. Buna göre, davaya konu parselin hak sahiplerinin muvafakati alınmak kaydıyla uygulama sahası içerisinde idarece uygun bir yer tahsis edileceği veya anlaşma olmaması halinde davacı hak sahibinin kök parseldeki yeri dikkate alınarak uygulamadaki düzenleme ortaklık payı kesintisi düşüldükten sonraki taşınmazın rayiç bedeli üzerinden değerinin ödeneceği belirtilmektedir.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : Gaziantep Bölge Adliye Mahkemesi 14. Hukuk Dairesi
İLK DERECE
MAHKEMESİ : Adana 2. Asliye Hukuk Mahkemesi
Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 11/01/2011 tarihinde verilen dilekçeyle kadastral parselin ihyası talep edilmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 05/10/2016 tarihli hükmün istinaf yoluyla incelenmesi davalılar vekili tarafından talep edilmiştir. Gaziantep Bölge Adliye Mahkemesi 14. Hukuk Dairesince istinaf talebinin kabulüne, hükmün kaldırılmasına, davanın reddine dair verilen kararın davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içeriğindeki tüm kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü.
K A R A R
Dava, imar uygulamasının iptali nedeniyle kadastral mülkiyetin ihyasına yönelik tapu iptali ve tescil isteğine ilişkindir.
Davacı, 1359 (2044) parsel sayılı taşınmazın 5569,72 m2'lik kısmının devletin hüküm ve tasarrufu altındaki yerlerden olduğu halde Adana Büyükşehir Belediyesi adına ihdasen tescil edilerek, adı geçen belediyece yapılan imar uygulaması sonucu kamu alanında kullanılmak üzere terkin edildiğini, bu ihdas parselinin anılan miktarı üzerine de 5501 ada 2, 3, 6, 7, 8, 9, 11, 12 ve 13 sayılı imar parsellerinin oluşturulduğunu; ancak, belirtilen şuyulandırma işleminin ve öncesinde aynı bölgede Seyhan Belediyesince yapılmış olan 37 no'lu imar düzenlemesinin idari yargı yerinde iptal edildiğini ileri sürerek; tapu iptali ve Hazine adına tescil ile tapu kayıtlarının eski hale iadesinin sağlanmasını istemiştir.
Davalılar, davanın reddini savunmuşlardır.
Mahkemece, Seyhan Belediyesi hakkında karar verilmesine yer olmadığına, diğer davalılar hakkında davanın kabulüne karar verilmiştir.
Bir kısım davalılar vekili istinaf talebinde bulunmuştur.
Gaziantep Bölge Adliye Mahkemesince davalılar vekillerinin istinaf başvurusunun kabulü ile hükmün kaldırılmasına, davanın reddine karar verilmiştir.
Hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
20 Şubat 2020 tarihli Resmî Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren 7221 sayılı Coğrafi Bilgi Sistemleri ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılması Hakkında Kanunun 7. maddesiyle 3194 sayılı İmar Kanununun 18. maddesine yeni bir fıkra eklenmiştir.
Eklenen bu hükme göre, 3194 sayılı Kanunun 18. maddesi kapsamında yapılmış imar uygulamalarının kesinleşmiş mahkeme kararlarıyla iptal edilmesi nedeniyle; davaya konu parselin imar planı kararları ile umumi ve kamu hizmetlerine ayrılan alanlara denk gelmesi veya iptal edilen uygulama ile tahsis ve tescil edilmiş parsellerde hak sahiplerince yapı yapılmış olması ve benzeri hukuki veya fiili imkânsızlıklar nedeniyle geri dönüşüm işlemleri yapılarak uygulama öncesi kök parsellere dönülemeyeceğinin parselasyon planlarını onaylamaya yetkili idarelerin onay merciince tespiti halinde, öncelikle davaya konu parselin hak sahiplerinin muvafakati alınmak kaydıyla uygulama sahası içerisinde idarece uygun bir yer tahsis edileceği veya anlaşma olmaması halinde davacı hak sahibinin kök parseldeki yeri dikkate alınarak uygulamadaki düzenleme ortaklık payı kesintisi düşüldükten sonraki taşınmazın rayiç bedeli üzerinden değerinin ödeneceği belirtilmiştir.
3194 sayılı Yasaya eklenen bu hüküm uyarınca dava konusu uyuşmazlığın idareye başvuru yoluyla çözülmesi gerektiğinden, imar parselinin kadastral parsele ihyasına yönelik dava konusu talebin, kanun değişikliği nedeniyle reddine karar verilmesi için yerel mahkeme hükmünün bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, bozma nedenine göre diğer temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, dosyanın İLK DERECE MAHKEMESİNE, kararın bir örneğinin ilgili Bölge Adliye Mahkemesine GÖNDERİLMESİNE, 09.11.2022 tarihinde oy birliği ile karar verildi.