Yargıtay 7. Hukuk Dairesi 2021/6411 Esas 2022/6816 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
7. Hukuk Dairesi
Esas No: 2021/6411
Karar No: 2022/6816
Karar Tarihi: 10.11.2022

Yargıtay 7. Hukuk Dairesi 2021/6411 Esas 2022/6816 Karar Sayılı İlamı

7. Hukuk Dairesi         2021/6411 E.  ,  2022/6816 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ : Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 12. Hukuk Dairesi
    İLK DERECE
    MAHKEMESİ : Göynük Asliye Hukuk Mahkemesi

    Davacılar vekili tarafından, davalı aleyhine 16.11.2015 tarihinde verilen dilekçeyle tapu iptali ve tescil talep edilmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 10.04.2018 tarihli hükmün istinaf yoluyla incelenmesi davalı vekili tarafından talep edilmiştir. Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 12. Hukuk Dairesince istinaf talebinin reddine dair verilen kararın davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içeriğindeki tüm kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü.
    KARAR
    I. DAVA
    Davacılar vekili dava dilekçesinde; kadastro çalışmaları sırasında dava konusu taşınmazın müvekkillerine ait taşınmazda eklenmek suretiyle davalı adına tespit gördüğünü, taşınmazın vekil edenlerin babalarından intikal ettiğini, müvekkilleri tarafından iyi niyetli olarak malik sıfatı ile çekişmesiz ve aralıksız kullanıldığını açıklayarak, dava konusu parsele ait tapu kaydının iptali ile ifraz edilecek taşınmaz bölümünün aynı ada, ayrı bir parsel numarası verilerek veraset ilamındaki hisseleri oranında vekil edenleri adına tapuya kayıt ve tesciline karar verilmesini talep etmiştir.
    II. CEVAP
    Davalı vekili cevap dilekçesinde; dava konusu taşınmazın müvekkilinin kullandığı kısmında hububat tarımı yapıldığını ancak davacıların hak iddia ettiği kısmın uzun zamandan beri kullanılmadığını, teknik bilirkişi raporunda A harfi ile gösterilen dava konusu kısmın etrafının orman olarak gösterildiğini, bu bölümün evvelinin orman olup olmadığının araştırılması gerektiğini, dava konusu bölümün tarım arazisi olmadığını, zilyetlik ve halefiyet koşullarının gerçekleşmediğini açıklayarak davanın reddini istemiştir.
    III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
    İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davanın kabulü ile dava konusu parsel içerisinde kalan fen bilirkişilerinin birlikte hazırladıkları 17.06.2016 havale tarihli raporlarına ekli krokide A harfi ile kırmızı renkte gösterilen 6187,25 m²'lik alanın davalı adına olan tapu kaydının iptali ile bu alanın 198 ada 3 nolu parselden ifraz edilerek aynı köy son ada ve parsel numarasından sonra gelmek üzere yeni bir parsel numarası verilmek suretiyle davacılar adına veraset ilamındaki payları oranında tarla vasfı ile tapuya kayıt ve tesciline, tarla vasfı ile davalı adına kayıtlı Bolu ili, Göynük ilçesi, Karacalar Köyü 198 ada 3 nolu parselin alanının 8746,48 m² olarak düzeltilmiş şekli ile aynen tesciline karar verilmiştir.
    IV. İSTİNAF
    A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
    İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
    B. İstinaf Sebepleri
    Davalı vekili, taşınmazın tarım arazisi olmadığı, uzun yıllardan beri bu amaçla kullanılmadığı belirlenmiş olmasına rağmen, davanın kabulüne karar verilmiş olmasının hatalı olduğunu, taşınmazın evveliyatının orman olup, olmadığı araştırılmadığı gibi Orman İdaresi ile Hazine de davaya dahil edilmeksizin karar verildiğini açıklayarak davanın reddine karar verilmesi isteği ile istinaf kanun yoluna başvurmuştur.
    C. Gerekçe ve Sonuç
    Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile dava konusu taşınmazın öncesinde davacıların babasının 20 yıldan fazla süre ile kullanımında iken 1995 yılında ölümü ile mirasçılarına intikal ettiği ve zilyetliğin mirasçılar tarafından sürdürüldüğü, mirasçılar arasında usulüne uygun biçimde taksim edilmediği dinlenen davacı tanık ve yerel bilirkişiler tarafından bildirildiğine, dava konusu taşınmaz bölümünün kadastro çalışmaları sırasında tarla niteliğiyle tespit edilmiş olup, hububat ekimi yapıldığının belirlenmiş olmasına göre, mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş olmasında bir isabetsizlik bulunmadığı gerekçesiyle, davalı vekilinin istinaf isteğinin esastan reddine karar verilmiştir.
    V. TEMYİZ
    A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
    Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
    B. Temyiz Sebepleri
    1. İstinaf talebinin reddinin gerekçelendirilmediğini,
    2.Taşınmazın tarım arazisi olmadığını, davacıların 2008 yılından önce babalarının ölümünden sonra taşınmazı kullanılmadıklarını ve zilyetliğin devam etmediğini,
    3. Dava konusu 6.187,25 m²'lik kısmın etrafında orman olduğunu, Orman Genel Müdürlüğü'nün davaya dahil edilmesi gerektiğini ileri sürmüştür.
    C. Gerekçe
    1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
    Uyuşmazlık, davanın kabulü kararının eksik incelemeye ve hatalı değerlendirmeye dayalı olup olmadığı noktasında toplanmaktadır.
    2. İlgili Hukuk
    1. 5403 sayılı Toprak Koruma ve Arazi Kullanımı Kanununda (5403 sayılı Kanun) toprağın korunması, geliştirilmesi, tarım arazilerinin sınıflandırılması, asgari tarımsal arazi ve ... gelirli tarımsal arazi büyüklüklerinin belirlenmesi ve bölünmelerinin önlenmesi, tarımsal arazi ve ... gelirli tarımsal arazilerin çevre öncelikli sürdürülebilir kalkınma ilkesine uygun olarak planlı kullanımını sağlayacak usul ve esasları belirlemek amacıyla yeniden bazı düzenlemeler yapılmıştır. (30.4.2014-6537/1. m)
    2. Kanunun “Tarım arazilerinin sınıflandırılması, asgari tarımsal arazi büyüklüklerinin belirlenmesi” başlıklı 8. maddesi gereğince tarım arazileri; doğal özellikleri ve ülke tarımındaki önemine göre, nitelikleri mutlak tarım arazileri, özel ürün arazileri, dikili tarım arazileri ve marjinal tarım arazileri olarak sınıflandırılmıştır. (31.01.2007-5578/2. m)
    3. Yapılan düzenlemelerle, asgari tarımsal arazi büyüklüğüne erişmiş tarımsal arazilerin bölünemez eşya niteliği kazanmış olacağı, asgari tarımsal arazi büyüklüğünün mutlak tarım arazileri, marjinal tarım arazileri ve özel ürün arazilerinde 2 hektar, dikili tarım arazilerinde 0,5 hektar, örtü altı tarımı yapılan arazilerde 0,3 hektardan küçük belirlenemeyeceği, ifraz edilemeyeceği, hisselendirilemeyeceği, Hazine taşınmazlarının satış işlemleri hariç olmak üzere pay ve paydaş adedinin artırılamayacağı hüküm altına alınmıştır. (30/4/2014-6537/4.m)
    4. 5403 sayılı Kanunun “... gelirli tarımsal arazi büyüklüğü” başlıklı 8/A maddesi şöyledir:
    “İl ve ilçelerin ... gelirli tarımsal arazi büyüklükleri bölge farklılıkları göz önünde bulundurularak bu Kanuna ekli (1) sayılı listede belirlenmiştir. Tarımsal araziler bu Kanuna ekli (1) sayılı listede belirlenen ... gelirli tarımsal arazi büyüklüklerinin altında ifraz edilemez, bölünemez. Tarımsal arazilerin bu niteliği şerh konulmak üzere Bakanlık tarafından ilgili tapu müdürlüğüne bildirilir. ... gelirli tarımsal arazi büyüklüklerinin hesaplanmasında, aynı kişiye ait ve Bakanlıkça aralarında ekonomik bütünlük bulunduğu tespit edilen tarım arazileri birlikte değerlendirilir. (…) Bilimsel gelişmeler ve günün koşullarına göre bu Kanuna ekli (1) sayılı listede Cumhurbaşkanı kararı ile değişiklik yapılabilir.”
    3. Değerlendirme
    Taşınmaz tarım arazisidir. 5403 sayılı Kanuna ekli 1 sayılı listeye göre Bolu ili, Göynük ilçesinde ... gelirli tarımsal arazi büyüklüğü (kuru arazide) 150 DA(150.000 m² ) dir. Mahkemece 5403 sayılı yasa uyarınca asgari bölünemez tarım arazisi büyüklüğü dikkate alınmaksızın dava konusu 198 ada 3 parsel sayılı 14.933,73 m² taşınmazdan 6187,25 m²’lik alanın davalı adına olan tapu kaydının iptali ile 198 ada 3 parselden ifraz edilerek yeni bir parsel numarası verilmek suretiyle davacı adına tesciline karar verilmesi hatalı olup bozmayı gerekmiştir.
    VI. KARAR
    Açıklanan sebeple
    1. Temyiz olunan, İlk Derece Mahkemesi kararına karşı istinaf başvurusunun esastan reddine ilişkin Bölge Adliye Mahkemesi kararının ORTADAN KALDIRILMASINA,
    2. İlk Derece Mahkemesi kararının BOZULMASINA, dosyanın kararı veren İLK DERECE MAHKEMESİNE, bozma kararının bir örneğinin kararı veren Bölge Adliye Mahkemesine GÖNDERİLMESİNE, peşin alınan temyiz karar harcının ilgiliye iadesine, 10.11.2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.






    Hemen Ara