Esas No: 2022/2695
Karar No: 2022/6859
Karar Tarihi: 14.11.2022
Yargıtay 7. Hukuk Dairesi 2022/2695 Esas 2022/6859 Karar Sayılı İlamı
7. Hukuk Dairesi 2022/2695 E. , 2022/6859 K.Özet:
Mirasçılıktan çıkarma isteğiyle açılan davada, davacılara göre davalı evlatlık olarak vazifelerini yerine getirmediği için mirastan çıkarılmalıdır. Ancak, mirasçılıktan çıkarma ölüme bağlı bir tasarruf olduğundan bu talep yerine getirilemez. Bu nedenle, mahkemece davacıların taleplerinin reddine karar verilmesi gerektiği hükmedilmiştir. TMK madde 258 ve 457'ye göre, mirasçılıktan çıkarma ve evlatlık ilişkisinin kaldırılması, yalnızca muris tarafından ölüme bağlı tasarruf yapılarak gerçekleştirilebilir. Ancak bu haklar şahsa sıkı sıkıya bağlı haklar olduğundan mirasçılara geçmez, sadece muris tarafından kullanılabilir.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Davacılar vekili tarafından, davalı aleyhine 31/01/2013 gününde verilen dilekçe ile mirasçılıktan çıkarma istenmesi üzerine Yargıtay 8. Hukuk Dairesinin bozma ilamına uyularak yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 25/10/2021 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün evrak incelenerek gereği düşünüldü:
K A R A R
Dava, mirasçılıktan çıkarmaya (ıskata) isteğine ilişkindir.
Davacılar vekili, müvekkillerinin müşterek evlilikten çocukları olmaması üzerine davalı ...'ı Edirne 1. Sulh Hukuk Yargıçlığının 2001/925 Esas, 2002/23 Karar sayılı evlat edinmeye izin kararı üzerine Edirne 2. Noterliğinin 24.01.2002 tarih ve 1041 yevmiye sayılı evlat edinme sözleşmesi ile birlikte evlat edindiklerini, evlat edinmeden sonra müvekkilinin anne ve baba olarak üzerlerine düşen bütün görevlerini yerine getirdiklerini ancak davalının müvekkillerini ziyaret etmediği, ihtiyaç ve hastalıkları ile ilgilenmediğini, davalının yaklaşık bir yıl önce kızının nişanlanması sırasında müvekillerinden büyük miktarda para istediğini, müvekillerine nişanda bir ana-baba gibi davranmadığını belirterek, müvekkilleri ile davalı arasındaki evlatlık ilişkisinin kaldırılmasına, bu talebin yerinde görülmemesi halinde davalının müvekkillerinin mirasından ıskatına karar verilmesini talep etmiştir.
Davacılardan ... yargılama aşamasında vefat etmiştir.
Davalı vekili, dava dilekçesinde açıklanan olayların gerçek olmadığını, belirterek davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece her iki talep yönünden de aile mahkemesi sıfatı olmaksızın işin esası incelenerek; evlatlık ilişkisinin kaldırılması isteminin reddine, mirasçılıktan çıkarma isteminin ise kabulüne karar verilmiştir.
Hüküm, davalı vekili tarafından temyizi üzerine Yargıtay 8. Hukuk Dairesinin 25.09.2019 tarih 2019/993 Esas, 2019/8027 Karar sayılı ilamı ile “evlatlık ilişkisinin kaldırılmasında aile mahkemesi görevli olduğundan iş bu talep yönünden tefrik kararı ile ayrı bir esasa kaydedilmesi ve bu esas üzerinden Aile Mahkemesi sıfatı ile görülmek üzere görevsizlik kararı verilmesi, mirasçılıktan çıkarma talebinin ise bu dosya üzerinden görülmesi, Aile Mahkemesi sıfatı ile görülecek evlatlık ilişkisinin kaldırılması davasının sonucunun kesinleşmesinin beklenmesi gerekirken her iki talebin esasının incelenerek yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiştir." gerekçesiyle hüküm bozulmuştur.
Mahkemece, bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonunda, davalı aleyhine açılan mirasçılıktan ıskat davasının kabulü ile davalının davacı ...'in mirasçılığından çıkarılmasına karar verilmiştir.
Hükmü, davalı vekili temyiz etmiştir.
Mirasçılıktan çıkartma, saklı payın temelini teşkil eden aile dayanışmasının zedelendiği hallerde, mahfuz hisseli mirasçıyı mirastan uzaklaştırma olanağını miras bırakana tanıyan ölüme bağlı bir tasarruftur.
Mirasçılıktan çıkarma murisin tek taraflı ölüme bağlı bir tasarrufu ile gerçekleşir.
Mirasçı, mirasbırakana veya mirasbırakanın yakınlarından birine karşı ağır bir suç işlemesi, mirasbırakana veya aile üyelerine karşı aile hukukundan ... yükümlülükleri önemli ölçüde yerine getirmemesi halinde miras bırakanın yapacağı ölüme bağlı tasarrufla saklı paylı mirasçısını mirasçılıktan çıkartabilir. Mirasçılıktan çıkarılan (ıskat edilen) kimse mirastan pay alamayacağı gibi tenkis davası da açamaz. Ölüme bağlı tasarrufta mirastan çıkarma sebebi gösterilmişse ıskat geçerlidir. Mirastan çıkarma sebebinin varlığını ispat etmek çıkarmadan yararlanan mirasçıya ait bulunmaktadır.
Aynı nedenlerle evlatlık da mirasçılıktan çıkarılabilir veya aynı nedenlere dayalı olarak evlatlığın evlatlık ilişkisinin kaldırılması davası da açılabilir (MK. madde 258, 457).
Ancak, bu haklar şahsa sıkı sıkıya bağlı haklardan olduğundan mirasçılara geçmez, sadece muris tarafından kullanılabilir. Mirasçılar bu konuda açılmış bir dava varsa murisin ölümü halinde bu davalara devam edebilirler.
Somut olaya gelince; davacılar tarafından evlat edindikleri davalının kendileri ile ilgilenmediği ve evlatlık vazifelerini yerine getirmediği iddiası ile mirasçılıktan çıkarma davası açmış iseler de; mirasçılıktan çıkarma yukarıda değinildiği gibi TMK 510. madde hükmünde sayılan sebeplerden birine dayanılması ile birlikte şekil şartı olarak miras bırakan tarafından yapılan bir ölüme bağlı tasarrufu işlemi ile gerçekleşir. Dava açmak suretiyle mirasçının mirastan iskatı hakkında karar verilmesini istemek mümkün değildir. Bu sebeple mahkemece davanın reddine karar verilmesi gerekirken, yanılgılı değerlendirme ile davanın kabulüne karar verilmesi doğru görülmemiş, hükmün bu nedenle bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, bozma nedenine göre sair temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, peşin yatırılan harcın yatırana iadesine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 14.11.2022 tarihinde oy birliği ile karar verildi.