Esas No: 2015/61
Karar No: 2015/3471
Karar Tarihi: 09.09.2015
Uyuşturucu madde ticareti yapma - Yargıtay 20. Ceza Dairesi 2015/61 Esas 2015/3471 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
Mahkeme : Ağır Ceza Mahkemesi
Suç : Uyuşturucu madde ticareti yapma
Hüküm : Mahkûmiyet
Dosya incelendi
GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ:
1-5271 sayılı CMK’nın yürürlükte bulunan “Gizli soruşturmacı görevlendirilmesi” başlıklı 139. maddesine göre; “Madde 139-(1) Soruşturma konusu suçun işlendiği hususunda somut delillere dayanan kuvvetli şüphe sebeplerinin bulunması ve başka surette delil elde edilememesi hâlinde, kamu görevlileri gizli soruşturmacı olarak görevlendirilebilir. Bu madde uyarınca yapılacak görevlendirmeye ağır ceza mahkemesince oy birliğiyle karar verilir. İtiraz üzerine bu tedbire karar verilebilmesi için de oy birliği aranır.”
Maddeye göre gizli soruşturmacı görevlendirilmesi için;
1- Suç, kanunda sayılan ve gizli soruşturmacı kullanılabilecek suçlardan olmalıdır,
2-Suçun işlendiği konusunda somut delillere dayanan kuvvetli şüphe sebeplerinin bulunması,
3- Başka yolla delil elde edilme imkânının bulunmaması,
4- Ağır ceza mahkemesince oy birliğiyle karar verilmesi,
5-Suçun örgüt faaliyeti çerçevesinde işlenmiş bir suç olması
Gereklidir.
Somut olayda; Bursa ili Yıldırım ve Osmangazi ilçelerinde bazı kişilerin uyuşturucu madde ticareti yaptıklarına ilişkin istihbarî bilgi edinilmesi üzerine, gizli soruşturmacı görevlendirilmesi kararı alınmıştır. Gizli soruşturmacı 20/08/2014 tarihinde Yıldırım ilçesi Anadolu mahallesinde sanık ile iletişime geçerek, sanıktan 30 TL karşılığında MDMA içeren 2 adet uyuşturucu hap satın almıştır.
Sanık atılı suçu "örgüt faaliyeti çerçevesinde işlemediğinden” bu suçla ilgili gizli soruşturmacı atanması kanuna aykırıdır. Ancak kolluk görevlisi “suçu ve failini belirleme, suçla ilgili delilleri toplama” konusundaki genel görevi kapsamında, örgüt faaliyeti çerçevesinde işlenmese de, uyuşturucu ticareti yapma suçu ile ilgili olarak, alıcı rolüne girerek sanıktan uyuşturucu madde alabilir. Bu şekilde elde edilen delil gizli soruşturmacının adli kolluk görevlisi olması halinde hukuka uygundur.
Bu kapsamda işlem yapan gizli soruşturmacıların adli kolluk görevlisi olup olmadıklarının sorularak sonucuna göre hüküm kurulması, gerektiğinin gözetilmemesi,
2-Kabule göre de; gizli soruşturmacının 20/08/2014 tarihinde sanıktan 30 TL karşılığı 2 adet MDMA içeren uyuşturucu hap satın alması üzerine sanığın "satmak için uyuşturucu madde bulundurma" suçu belirlenmiş ve bu suçun delili elde edilmiştir. Buna rağmen, başka bir gizli soruşturmacının sanıktan tekrar 05/09/2014 tarihinde 15 TL verip 1 adet MDMA içeren uyuşturucu hap satın alması gereksiz olduğu gibi görevleri kapsamında da değildir. Öte yandan, gizli soruşturmacıların asıl amacı "uyuşturucu veya uyarıcı madde satın almak" değil, "suçu ve failini belirlemek, suçla ilgili delilleri elde etmekten ibarettir." Bu nedenlerle gizli soruşturmacı tarafından sanıktan ikinci kez uyuşturucu madde alınması, ayrıca suç oluşturmayacağı ve gerçek anlamda bir "alım - satım" söz konusu olmadığı gözetilmeden atılı suçun zincirleme olarak işlendiği kabul edilerek, sanığın cezasının TCK’nın 43. maddesi ile artırılması suretiyle fazla ceza tayin edilmesi,
Kanuna aykırı, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu nedenle yerinde olduğundan hükmün BOZULMASINA, 09/09/2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.