Esas No: 2017/9104
Karar No: 2020/4918
Karar Tarihi: 02.07.2020
Yargıtay 13. Hukuk Dairesi 2017/9104 Esas 2020/4918 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : ... Bölge Adliye Mahkemesi 13. Hukuk Dairesi
Taraflar arasındaki alacak davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı ilk derece mahkemesi sıfatıyla ... 3. Asliye Hukuk Mahkemesince 2014/1582 esas 2016/892 karar sayılı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükme karşı yapılan istinaf başvurusunun esastan reddine dair ... Bölge Adliye Mahkemesi 13. Hukuk Dairesi"nin 2017/1233-2017/1534 karar sayılı kararının süresi içinde davacı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü.
K A R A R
Davacı, davalı ile arasında imzalanan 05/12/2011 tarihli mobilya ve dekorasyon işçiliği konusunda Kurs Eğitim Hizmetleri Sözleşmesinin istihdam yükümlülüğü ediminin davalı tarafından yerine getirmemesinden dolayı, sözleşmenin 10.10 maddesi gereğince kursiyer sigorta prim giderleri dışında kurslar için yapılan tüm giderler karşılığı olan toplam 78.074,85 TL"nin ödeme tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte tahsiline karar verilmesini istemiştir.
Davalı, davaya cevap vermemiştir.
Mahkemece, açılan davanın kabulü ile, 65.300,04 TL asıl alacağın temerrüt tarihi olan 03/06/2014 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte tahsiline karar verilmiş; hükme karşı, davacı taraf istinaf yoluna başvurmuştur.
... Bölge Adliye Mahkemesi 13. Hukuk Dairesince de; ""kararın aleyhe istinaf olmadığından usul ve yasaya uygun olduğu anlaşıldığından davacı tarafın istinaf başvurusunun HMK"nın 353/1-b-1 maddesi gereğince esastan reddine"" karar verilmiş; hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir.
1-HMK’nın 297/2. maddesi gereğince, hükmün sonuç kısmında, gerekçeye ait herhangi bir söz tekrar edilmeksizin, taleplerden her biri hakkında verilen hükümle, taraflara yüklenen borç ve tanınan hakların, sıra numarası altında, açık, şüphe ve tereddüt uyandırmayacak şekilde gösterilmesi gerekir. Somut olayda davacı, davalının aralarında düzenlenen sözleşme gereği istihdam yükümlülüğünü yerine getirmediğini ileri sürerek, 78.074,85 TL"nin faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini istemiş, harca esas değer olarak da 78.074,85 TL. göstermiştir. Mahkemece, davanın kabulü ile, 65.300,04 TL asıl alacağın temerrüt tarihi olan 03/06/2014 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte tahsiline karar verilmiştir. Davacının fazlaya ilişkin 12.774,81 TL talebine ilişkin bir hüküm kurulmaması usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirmiştir.
2-Bozma nedenine göre davacının temyiz itirazlarının incelenmesine bu aşamada gerek görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda 1. bentte açıklanan nedenlerle ilk derece mahkemesince verilen karara yönelik istinaf başvurusunun reddine ilişkin Bölge Adliye Mahkemesi kararının kaldırılarak ... 3.Asliye Hukuk Mahkemesinin 2014/1582 Esas, 2016/892 Karar sayılı kararının BOZULMASINA, 2. bentte açıklanan nedenlerle davacının temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik yer olmadığına, dosyanın ilk derece mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine GÖNDERİLMESİNE, 02/07/2020 gününde oybirliğiyle karar verildi.